Banyoda ellerimi yıkarken kulaklarıma değişik bir ses gelmişti. Biraz daha dikkat ettikten sonra telefon olduğunu anladım. Çabuk çabuk ellerimi yıkayıb üstümdeki pijamaya silerken koşarak salona gittim. Ekrana baktığımda annem olduğunu gördüm. Kahrersin annem yeni taşımdığım evimin fotoğraflarını istemişti. Ama burası o kadar dağınık durumdaydı ki, neyse arama bitmeden hemen telefonu açtım.
Ben: Efendim anne?
Annem: Victoria günaydın gülüm, nasılsın?
Ben: İyiyim annem, sen nasılsın?
Annem: Bende iyiyim kızım ama hala evini çok merak ediyorum.
Ben: Anne bu akşama kadar sana fotoğrafları göndermesem gelib kendi gözlerinle görmene izin vericem.
Annem: Niye hemen şimdi o koca götünü kaldırıb evi bana göstermeyi denemiyorsun şımarık kız seni.
Ben: Anne hadi ama. İşteyim şuan da. Akşam göndericem söz.
Annem: Tamam tamam. Hadi görüşürüz kolay gelsin.
Ben: Görüşürüz anne.
Ohh be sonunda. İyiki bu gün 1 saat erken uyanmıştım. İşe gidene kadar evi toparlamalıyım. Annem böyle bir dağınıklık içinde yaşadığımı görse beni evlatlıktan reddeder. Ya aslında dağınık bir kız değilim. Derli toplu olmayı severim ama son zamanlar hiç bunları yapıcak istek yok.
Kollarımı kaldırıb şöyle bir göz gezdirdim eve. Evet bir saate bitirsem süper okucaktı.
1 saat sonra:
Evi temizlemiş hatta fotoğrafları çekib anneme göndermiştim bile. Daha yeni temizlememe rağmen yine de kirli bulmuştu benim annem. Hemen duş alıb üstümü giyindim.
Son 15 dakika. 15 dakika sonra işte olmam gerekiyordu.
3 -4 saat aralıksız çalışıyordum. Çok yorulmuştum. Kendime bir şeyler sifariş vermek istedim çünkü artık öğle yemeği yemem gerekiyordu. Her zaman kullandığım uygulamaya girdim ve kendime bir kahve ve hamburger sifariş verdim. Kuryerin yakında olduğunu aöylediler ve zaten çok geçmeden gelmişti kuryer. Daha önce de bu kuryeri bir kaç defa görmüştüm. Yine yanına gidib paramı verib sifarişlerimi aldım. Para üstümü verirken bana gülümsedi ve çunları söyledi.
Kuryer: Sağlığınıza dikkat etmeniz gerekiyor güzel hanımefendi. Sürekli dışarıdan yemek sana iyi gelmez.
Ben: Aslında sürekli dışarıdan yemem sizin iyiliğinize oluyor. Götürecek bir sifarişiniz daha oluyor işte.
Motoruna geri bindi. Son kez bana gülümseyib başını salladı ve kaskını takıb uzaklaştı. Bende arkasından gülümseyib başımı salladım ve içeri girdim. Paketi açtım ve içeriden bir not çıktı. Hemde peçetenin üstüne yazmış her kimse. Sanırım kağıt bulamamış.
"Tam güldüğün yerde başlar tüm hikayeler."
Ne kadar oldu bilmiyorum ama en az 10-15 dakika peçeteye bakıb durmuştum. Bir anda boynuma sarılan kollarla kendime geldim.
Maria: Ne oldu kız? Dondun kaldın.
Ona peçeteyi gösterdim ve gülümsedim. Yalan yok çok hoşuma gitmişti. Gerçekten.
Maria: Oha kız, kim bu şair ruhlu adam?
Ben: Bilmiyorum. Yani biliyorum ama tanımıyorum kendisini.
Maria: O zaman sorumu düzeltiyorum: Kim bu şair ruhlu yabancı?
----------------------------------------------------------------------
Merhaba arkadaşlar. Hepinize okuduğunuz için teşekkür ederim. Aslında bu hikayeyi yayınlamak istemiyordum çünkü hikayenin çoğu kısmı yaşanmış. Yani benim hayatım. Sadece bir kaç şey değiştirdim ve karakterleri değiştirdim. Hoşunuza gittiyse eğer yıldıza rokunmayı unutmayın. Teşekkürler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat Kaybettiğin Yerden Başlar.
RomanceYabancı: 2 kere düzgün olmadı diye pes mi ediceksin? Kız: Hayır pes etmiyorum sadece istemiyorum. Yabancı: Hayat kaybettiğin yerden başlar. Kız: Sen ne biliyorsun ki benim hakkımda? Nasıl hayat yaşıyorum ve neler yaşadım biliyor musun? Yabancı: Hay...