8

500 32 21
                                    

Karagöl daha temizdi. Normalde tamamen kahverengi olan suyundan kıyılarda dibi görünüyordu.

Kıyısında birkaç tane eski kayık vardı. Hepsi tamamen ahşaptı. Hagrid'in öğrencileri ilk sene kendisi getirdiği kayıkların küçültülmüşlerine benziyorlardı. Suya temas eden yerleri çok hafif yosun tutmuştu. Arka taraftaki burunlarından uzanan kalın bir halat kıyıdaki yere çakılmış kazığa düğümlenmişti. Ne kadar eski görünse de herkes kayıkların çok sağlam olduğunu ve büyüyle korunduklarını düşünüyorlardı.

Burdan bi piçlik yapıcağımı çıkartabilirsiniz nihahahahha

Gölün aşağısında bir yerden su önce ince başlayarak kalınlaşıyordu ve biraz ilerleyince küçük bir dereye dönüşüyordu. Üzerinde eski ama yine de (diğerlerinin umrunda değil ama Hermione öyle olması için dua ediyor) sağlam görünen tahta bir köprü vardı. Hafif kararmıştı ve parmaklıkları yoktu.

Otların arasında hafif nemli bir yürüyüş yolu vardı. İmce uzun tahtalar art arda konularak oluşturulmuştu. Arlarından arada küçük mantarlar çıkıyordu.

Yol gereksiz çünkü herkes her yerde oturuyo.
Ben oturtuyom ama neyse.
Ama yol fikri hoşuma gitti bende ekledim bence güzel.
Boşa gitmez ben bişeyler bulurum yine.

Şato da yenilenmişti. Binanın her yerine (kulelere de) sarmaşıklar dolamıştı. Bina yemyeşil denebilecek kadar sarılıydı. Ve yeşiller içindeyken gün batımında sarı turuncu ışıkta gerçekten çok güzel görünüyordu.

İzlemeye gelmişiz amınakoyim mektubumu 4 yıldır getirmeyen o baykuşu bulursam tüylerini tek tek yolacağım yemin ederim.

Harry göz ucuyla baksa bile -ki bahçeyi sonradan gelip izleyeceğine emindi- tüm sevdiklerini alıp sonsuza kadar burada kalmak istediğini düşündü. Burası onun eviydi ve bir sene sonra buradan ayrılacak olması üzücüydü.

Kurumuş boğazım

Ya bi sal artık beni

Neyse ok knk

Hala Hermione ile durmuş etrafa bakıyorken bir ağlama sesi duydu. Ses bir kızdan geliyordu ve tanıdıktı. Çok da uzak değil gibiydi. Diğerlerinin yanına gittiklerinde ses hala kesilmemişti.

"Gidip baksak mı acaba?"

"Ses aslında tanıdık geliyor gibi."

"Evet bana da."

"Luna'ya katılıyorum gidip bakmalıyız bence de."

Onlar hala birbirlerine bakarken Luna ve Ginny yanlarından ayrıldı.
Ses sanki ağlayan kişi yorulmuş gibi kısılmıştı. Arada gelen hıçkırıklar ve iç çekişler boğuktu.

Arkadaşları gidince bulundukları çimenliğe oturdu hepsi.

"Senenin başında daha kim ağlamıştır sizce?"

"Senenin başı ile ne alakası var Ronald?"

"Yani tekrar Hogwarts'ta hep birlikteyiz, kayıplara rağmen savaşı kazandık, büyücü dünyasında düzen tekrar oturmaya başladı falan."

Hermione bıkmış gibi sağ elini kaldırıp avuç içi ile alnına vurdu. Daha sonra sevgilisine doğru sırtını dönüp kendini geriye bırakarak kafasını Ron'un bacaklarına koydu ve gözlerini kapattı. Ron da o rahatça yatabilsin diye tek bacağını çekmiş ve kafasını koyduğu dizini de hafifçe havaya kaldırmıştı.

Nasip et yarabbim

Herşeye dua etme gerizekalı

Evt benle bi dertleri var malsf

Luna ve Ginny geri geldiklerinde hepsi sırtüstü uzanmış gökyüzünü izliyorlardı.

Güneş batıyo bu arada

"Ağlayan kişiyi görebildiniz mi?"

"Hayır."

"Zaten biz sesin ilk geldiği tarafa yaklaştıkça ses giderek kısıldı. Şuan da gelmiyor."

"Sessiz mi ağlıyor diye bahçeyi turladık. Ağlayan kimse yoktu."

"Evet. Ayrıca bahçeyi baya büyütmüşler. Tüm öğrenciler bahçede. Kapılar daha açılmadı galiba."

"Ben halimden memnunum. Burası çok güzel."

+1

Sen kitapta bile yoksun

Tamam sustum
Beni niye sevmiyosunuz ya

Allah'ım sabır ver yine başladı.

Nys git

Meraklı değilim sana hığğ

Moroklo doğolom sono hoo

Bi kere insan taklidi yapsan olmuyor de mi

Evt cnm dğr thmn

"Bende halimden memnunum."

"Katılıyorum."

"Ben de."

"Hmhm."

"Harry?"

"Uyumuştur. Trende de uyumuştu. Yolun başından sonuna kadar."

"Evet. Acaba yorgun mu?"

Ortamdaki herkes Harry'nin Dursley'ler ile olan durumunu biliyordu. Müdire hanımın geçen yaz onları uyardığını -tehdit ettiğini- da.

"AAAAĞH"

"JCKSLXLWLFLWKFLWKD"

evt çok güzel gülüyosun ron

Sağol

"Ron derdin ne?"

Kafasını kaldırıp (doğruldu aslında yerde yatıyordu ama uzatmış oldum) arkadaşlarına baktığında eski düzene geri döndüklerini gördü. Ginny Ron'un, Luna da Neville'in sırtındaydı.

"Hadi kalk uykucu bahçeyi gezeceğiz"

"İki dakka uyutmadınız be insanı."

"Tamam hadi söylenme kalk."

Tekrar kabarık saçlı kızın önünde sırtı ona bakacak şekilde diz çöktüğünde Hermione bu sefer direk sırtına atladı ve kollarını boynuna doladı.

"Bizi bekleyin ama!"

"KARŞIDAKİ BÜYÜK AĞACA İLK VARAN GRUP KAZANIR!"

Hepsi koşmaya başlamıştı. Ama eski hıçkırıkların sahibi ise ağladığı ağaca tekrar sırtını yaslayarak oturmuş ve kafasını dizlerine gömmüştü. Arkadaşlarından biri kafasını omzuna dayamış diğeri de karşısında onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

By Mistake | Drarry (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin