on sekiz

523 71 26
                                    

𒆜

"Sevmek ve sevilmek ihtiyacında olduğumdan, âşık olduğumu sandım. Başka deyimle, aptallık ettim."

-Düşüş, Albert Camus.

𒆜

Jeon Jeongguk


"Sizi intihardan çoğu kez kurtaran kişinin Namjoon olduğunu söylediniz..."

Karşımdaki psikoloğun son sözlerini dinliyordum. Son seansımdı ve ona göre her şeyi silip en baştan başlayacaktım.

Belki yeni bir başlangıç yaşayabilirim ama her şeyi silemezdim. Çünkü beni ben yapan, yaşadığım tüm anılarımdı. Onlardan çıkardığım dersler...

Kafamı salladım, onay alınca devam etti.

"Size son sorum şu; önceki intiharlarınızın nedenini anlattınız, biliyorum... Ancak bütün nedenler şu an varlığını sürdürmüyor. Bu güzel... Peki son intiharınız ne içindi? Her şeyin düzeldiğini söylemiştiniz, hayatınızda şu an hiçbir problem yok. O halde ne için 1 hafta önce intihara teşebbüs ettiniz?"

Elbette ona intihara kalkıştığımı Namjoon hyung söylemişti. Benim için endişeleniyordu, anlıyordum. Ancak gerçekten her şey düzelmesine rağmen, canavarın ölmesine rağmen huzurlu hissedemiyordum.

"İntihara kalkışmadım. Yalnızca jileti bileklerimde tuttum, kesmedim. Önceki anlarımı hatırladım bir an sadece ama yapma düşüncesi yoktu aklımda. Namjoon hyung suskun bir halde beni görünce yanlış anladı."

Bayan Kim, mırıldandı. Elindeki kalemle oynuyordu.

"Ancak yine de seni huzursuz eden bir şey var."

Nereden anladığına şaşırmadım, en başından beri hangi ruh halinde olduğumu direkt söyleyebiliyordu.

Büyük ihtimalle, sesimin titremesinden arada sözlerine kulak vermeyişimden anladı.

"Seni huzursuz eden şey, Hye Rin değil mi?"

Kaşlarımı çattım.

"Hye Rin?"

Bayan Kim, iç çekti.

"Hye Rin'e yaptıkların için hâlâ suçlu hissediyorsun kendini. Her şeyi ardında bıraktın ama bunu bir türlü aşamıyorsun..."

Haklıydı, geceleri bazen ona yaptıklarımı düşünüp uyuyamıyordum.

Hye Rim'le yaşadığım anları düşündüm sonra defalarca. O zamanlar gerçek bir sevgiye sahibim sanmıştım ancak öyle değildi, sevgiye muhtaç olduğumdan sevdiğimi ve sevildiğimi düşünmüştüm. Sadece aptallık etmiştim.

"Aslında bunun da bir çözümü var..."

"Nedir?" dedim, dikkatimi vererek.

"Jeongguk, onunla uzun zamandır görüşmedin. Belki de daha da görüşme niyetin yok, ancak kendini affedebilmen için son kez dahi olsa onunla görüşmeli ve ondan içten bir özür sunmalısın. Bunu istediğini anlayabiliyorum..."

Yutkundum.

"Peki ya o benimle görüşmeyi istemezse?"

Bayan Kim, gülümsedi.

"Seni affettiğini biliyorsun, sadece bir kere bunu ondan işitmene ihtiyacın var. Hye Rin, bunu yapabilecek kadar cesur ve iyi biri..."

...

𝐑𝐞𝐦𝐞𝐦𝐛𝐞𝐫 𝐭𝐨 𝐑𝐞𝐦𝐞𝐦𝐛𝐞𝐫 𝐦𝐞「 JJK 」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin