4. Bölüm "Ben Bir Hiçim"

569 23 1
                                    

"Şimdi sessiz ol ve zorluk çıkarma" dediğinde ürpermiştim. Neden bana böyle davranıyorlardı. Nasıl buraya düşmüştüm.

Beni su tankerlerinin olduğu bir yere getirmişti. Burası okulun arkasındaki şu deposu olmalıydı.

Ellerimi tek eliyle tutarak kelepçeledi. Tam içeriye girmek için adım atmışken... eline aldığı halatla ellerimi bağladı. "Ne yaptığını sanıy-" derken beni sertçe yere itti.

Yer sulu ve kaygan olduğundan ötürü sert bir şekilde düşmüştüm. Eteğimin  açık bıraktığı dizlerim kan revan içindeydi.

"Bu acıttı" dediğimde sesim ince çıkmıştı.
Geriden gelen çocuk "Umrumuzda değil bize söylenini okur bize söyleneni yaparız"
Dediğinde ürpermiştim.

Sert adım sesleri yaklaşıyordu ve arkamdaki kapı bir anda sertçe açıldı. Tok adım sesleri yankılanıyordu.

Bir anda arkamdan gelen adım sesleri durdu. Ve birisi omuzlarımdan tutarak beni kaldırdı. Ve kendine doğru çevirdi. Bu o pislikti.

"Seni orospu çocuğu neden peşimi bırakmıyorsun yoksa aşık mı oldun ban-" diyecekken yüzümde patlayan sert tokat sendelememe neden olsada hala ayaktayım.

"Kadını el kalkmaz piç oğlu piç" dediğimde yüzümde bir tokat daha patlatmak için elini havaya kaldırdı fakat. Son anda geriye çekildim.

"Sana öğretmediler mi bunu ayy yazık sana" dediğimde yüzünde mahcubiyet ve hüzün karışımı bir ifade belirdi. Bana acımış mıydı?

Belki acımıştır fakat ben acınacak biri değildim. Bunu ona ödetecektim. Ellerimi açmaya çalıştığımda. İki kol tarafından tutulmaya başladım. "Bırak bırakı-"

Derken ağzıma yapışan bant sinirlerimi hoplattı ve ayaklarımı havaya kaldırıp kasıklarına koca bir tekme patlattım.

Acıyla inledikten sonra bana sinir ve nefret içeren bir ifadeyle baktı. "Sen bittin kızım sonunu bekle sana bunun bedelini çok pis ödeteceğim fare gibi kaçacak delik arayacaksın" dedi inleyerek.

Bende yerimde tavşan gibi çırpınırken mega dev adamlar bana bakıyordu. Aralarında tereyağının içindeki kıl gibiydim.

Kıl gibi olmanın ne demek olduğunu en iyi ben bilirdim. Dışlanma itilme herkes beni babam yüzünden severdi sayardı. Babam olmasa hiç sevilmeyecektim.

Ben sadece herkesin gözünde suçluydum. Herkes için olmaması gerekendim. Kimse sevmemişti beni bu çocuklar bile bana bu yüzden bunları yapıyordu.

"Beni sevmediğiniz için yapıyorsunuz değilmi aslında haklısınız sevilmeyi hak etmiyorum bana duygu sömürüsü yapma diyeceksiniz fakat yapmıyorum sadece sevilmek nasıl bir his merak ettim  ve sana sataştım. Belki beni önemser diye wattpad klişesi gibi oluruz beni arkadaş olarak seversin bende seni fakat olmadı beni sizde sevmediniz şimdi bana istediğinizi yapabilirsiniz." Dediğinde hepsi bana acı içinde baktılar.

"Ne kadar acımasız birisin sen ailen bile seni sevmiyordu. Seni sadece baban kolluyordu. Onunda kolları uzun olduğu içindir."

Sonra diğer tarafımı tutan çocuk konuştu "ne kadar aciz birisin seni kimse sevmicek şurada seni öldürsek bile kimse duymayacak. Kimse seni önemsemeyecek"

"Sadece seksi bir bedeni taşıyorsun onun dışında hiç bir özelliğin yok. Bir çöp parçası gibisin" diğer yanımdan tutan çocuk konuştu

"Yeter susun artık kızıda şu tankere bağlayın siktirip gidelim artık" ona buruk bir tebessümle baktım. Gerçekten dedikleri gibiydim kimse beni duyamazdı kimse beni göremezdi. Ben aslında bir hiçtim.

Kollarımdan tutan iki çocuk beni dizimin arkasında ittiler ve yere sertçe çarptım. Diz kapaklarım bu sefer parçalanmıştı.

Arkamdan tutan iki çocuk gitti ve Buğra ile baş başa kaldık.

"Seni küçük böcek artık her şeyi anlatmanın zamanı geldi"





Basketbolcu SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin