7. Bölüm "Mektup"

362 15 0
                                    

Buğra'nın yanından ayrılıp eve gelmiştim. O kasayı açmalıydım. Fakat ağlamamı durduramıyorudum.

"Sen güçlüsün sen güçlüsün asla yenik düşme annenin dediği gibi dimdik ayakta duracaksın sen İzge Çoraklı'sın"

Güçlendiğimi hissetmiştim. Kasaya şifresini girdim bir sürü mektup vardı en göze çarpanı aldım. Çiçekli bir toka bağlanmıştı.

Okumaya başladım:
Sevgili Gelecekteki Kızıma İzge'ye kızım seni çok seviyoruz doktor annene sana notlar yazmasını söyledi annen de yazıyor. Fakat sen çok hareketlisin bir yerinde duramıyorsun yahu.

Sen doğduktan sonra 01.03.2005

Doğmuştun nur gibiydin çok güzeldin. Annenle seni herşeyden sakınır,korurduk annen her gece saat 8'de evden ayrılırdı.biliyorum üzüleceksin fakat annen çok kötü bir şey yapıyordu. Aldatma vb. Değil annen geceri bir suikastçi olup insanları öldürüyordu. Bunu fark ettiğimde onu ihbar etmemem için yalvardı. Onu ele vermedim fakat bardağın son damlasını taşırdı. İşten eve geldiğimde elinde bir bıçakla üstüne yürüyordu senin vücüdun kesik,kan ve çiziklerle doluydu. Hemen ona yaklaştım. Ve elinden bıçağı alacakken bana doğrulttu. Bıçağın ucunu tutup ona çevirdim ve elimden bıçağı alıp senin karnına kocaman bir çizik daha attı ağır kanaman vardı. Yapmam gereken şeyi yaptım mutfağa koşup elime aldığım satırı onun sırtına geçirdim o yere yığıldığında seni hastaneye götürdüm. Eve geldiğimde yattığı yerde yoktu seni yatağına yatırdım tabi sen 3 yaşındasın ne oldu ne yaşandı bilmiyorsun evimiz köy evine benziyordu. Sen dışarı çıkıp bir çocuğu uçurumdan itmişsin köylüler bizi deli sandı. Ve oradan taşınmak zorunda kaldık. Yeni bir eve taşındık. Her gün evimize kan dolu bir tüp geliyordu. Saat 5 te Birgün seni komşuya verdim saat 5te bir kadın geldi onu hemen içeriye çektim ve maskesini açtığımda onu gördüm anneni elindeki bıçağı bana doğrulttu kan tüpünü üzerime fırlattı. Elindeki bıçağı aldığım gibi karnına defalarca sapladım. Seni gördüm. Ağlayarak bize geliyordun bana 'Anneme ne oldu?' Diye sordun. Bende 'Annenin uykusu gelmiş tatlım' dedim. Ve seni kucağım alıp uyudum.

Evet ağlıyordum. Babam bana yalan söylemişti. Ona inanmıştım ama o doğru olanı yapmış. Karnımdaki dev kesiğe baktım. Ve buruk bir tebessümle gülümsedim. "Teşekkürler anne beni sevmediğin için teşekkürler baba beni koruduğun için"

Bir not bulmuştum. Benim küçük el yazıma benziyordu. Alıp okudum.

Geceydi yatağımda uyuyordum karanlığa h
Fobim vardo kapim acildi siyah hayalet bana doğru gelmeee basladi korkmustum hayaletlerden hep korkardim bana doğru yaklaştı ve bana sarildi bende ona sarıldım bu babamdi onu ozlemistim fakat bu bende oldukça büyük bir fobi yaratmisti karanlikta gelen insandan korkma fobisi Bunu google amcadan öğrendim

Herşey o gece olmuştu bunları yazdığım gece keşke ölseydimde onlar ölmeseydi hepsi benim suçum.

Kapı çaldı. Ayağa kalkıyorum kapı yumruklanmaya başladı. Kapının önüne geldiğimde. Delikten baktım bu simsiyah bir insandı.

Okulun rehber kayıtlarına girdim. Buğra'yı bulup aradım "Benim evime gelebilirmisin kapıyı birisi yumrukluyor"

Sesim ince çıkmıştı. Ve kapı sesleri durmuştu adam telefonla konuşuyordu. Buğra'nın hırıltılı nefesi duyuldu. Ve konuştu

"Kapıyı çalan zaten benim"

Basketbolcu SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin