Psikopat sevgilim

2. Bölüm

Diego ve klaus sol tarafdaki adamları dövmeye gidiyordu diego adamların birine bıçak fırlattı.

Diego: klaus dikkat et arkandan geliyor.

Klausu arkadan yakalamıştır ve boğmaya başlıyordur.

Klaus: diego yardım et nefes alamıyorum.

Diego klausu kurtarmaya giderken adamlardan biri diegoyu yere düşürür. Adam diego nun üstüne yürümeye başlar.

Diego: has siktir.

Luther adamın ensesine dirseğiyle yumruk atar adam bayılır. Klausu kurtarmaya çalışır adamın yüzüne yumruk atar. ( adam bayılır.)

Luther: iyi misiniz?

Diego: ben iyiyim de klaus senin boynun çok kızarmış.

Klaus: boynum çok acıyor.

Luther: hadi gidelim diğerleri napıyorlar ona bakalım.

Luther , klaus ve diego diğerleri' nin yanına gider. Hepsi görevi tamamlamıştır ama five hariç.

Five: of yeter nerde bu lanet olası çanta. Galiba buldum.

Tam çantayı alıcakken arkadan biri gelir.

Ben: senin burada ne işin var çocuk.

Five: kes sesini.

Ben: sana soru sordum bizim binamızda senin ne işin var?

Five'ı yere iter ve dövmeye başlar. Five ışınlanır.

Five ben 'in üstüne yürür ve ikiside birbirini dövmeye başlar. O sırada y/n gelir.

Y/n: five nerde kal- fiveeeeee ben 'in üstüne atlarsın ve dövmeye başlarsın.

Y/n: five çabuk çantayı al ( five çantayı alır ve senin elinder tutar beraber diğerlerinin yanına ışınlanırsınız )

Luther: nerde kaldınız?

Y/n: dövmemiz gereken kişi vardı da onu halledip geldik.

Allison: çantayı aldınız mı?

Five: aldım.

Y/n: aldım değil aldık.

Vanya: neyse çantayı aldığımıza göre gidelim. ( tam gidecekken serçe ekibi karşınıza çıkar.)

Diego: ben senin yapacağın işi tövbe tövbe.

Vanya: tamam sinirlenme diego.

Y/n: ne istiyorsunuz bizden?

Ben: elinizdeki çantayı bizden izinsiz aldınız ve gizlice malikanemize girdiniz. Hemen elinizdeki çantayı bize veriyorsunuz.

Klaus: istesek verirsiniz sanki.

Five: çantayı vermiyeceğimizi çok iyi biliyorsunuz.

Tam five bizi ışınlıyacakken reginald gelir.

Reginald: çabuk elinizdeki çantayı serçe akademise verin.

Klaus: baba.

Reginald: ben sizin babanız değilim.

Luther: sen bize ihanet ettin. Bu görevi bize sen verdin demekki serçe akademisi için çalışıyordum.

Serçe akademiye istemsizce çantayı verirsiniz.

Ben: şimdi çıkın malikanemizden.

Five sinirlenmeye başlar ve kendi odasına ışınlanır. Y/n gelir.

Y/n: iyi misin five?

Five: git başımdan y/n!

Y/n: hayır sen bu kapıyı açana kadar gitmiyeceğim.

Kapıda 3 saat beklersin. Five çıkar ve senin kapının önünde uyuya kaldığını görür. Seni kucağına alır ve kendi yatağına yatırır. Five aşşağı iner.

Luther: daha iyi misin

Five: biraz daha iyiyim.

Kapı çalar.

Allison kapıyı açar...