-KAÇAK- // Five Hargreeves

Bölüm 10;

~Andrea~

•Masada oturuyorduk iki Five'da birbirlerine öldüreceklermiş gibi bakıyorlardı masanın altından Five'ın elini tutmaya devam ediyordum fazla yakınlardı ve haliyle ikiside çok gergindi•

L:E? Güzel değil mi? Dördümüz birlikteyiz.

Y.F:Hayır.
F:Hayır.

Y.F:Genç halimle nasıl burada oturup Guinness içtiğimi açıklar mısınız?

F:Yaşlı halinle. Senden 14 gün daha yaşlıyım.

Y.F:Kasık kılım senden zekidir. Bu nasıl olabilir?

F:Açıklayayım. Bir saat sonra çimen tepede Başkan öldürülmeden hemen önce Komisyon'la anlaşmanı bozacaksın. Aklından geçirdiğini biliyorum. Kıyamette geçirdiğimiz yıllar boyu ailemiz için endişelenip durduk.

•Belki Five katı gibi gözükebilirdi ama orada geçirdiği zamandan dolayı böyleydi belki de ailesi için herşeyi yapabilecek kadar iyi ve düşünceli biriydi•

F:Bugün bu konuda birşey yapacaksın. Bugün 2019 yılına seyahat etmeyi deneyeceksin. Ama zamanda sıçrarken bir hata yapıp bu küçük, ergen, yerden bitme vücutta mahsur kalacaksın.

Y.F:Tamam. Sana inandım diyelim, ne yapayım? Sıçramayayım mı?

F:Hayır, sıçraman lazım. Sen sıçramazsan ben yok olurum. Ama doğru sıçramanı istiyorum.

Y.F:Dinliyorum.

F:İlk seferinde hesabımı şaşırdım. O yüzden bu bedende kaldım. Ama artık doğru formülü buldum.

Y.F:Neymiş?

F:Seve seve söylerim. Masanın altındaki çanta karşılığında tabii.

L:Sen aynı planladığın gibi 2019'a döneceksin ama doğru formülü kullanıp yetişkin bedeninde kalacaksın. Karşılığında da ihtiyacın olmayan çantayı biz alacağız.

F:Zaman çizgisi eski haline döner, paradoks çözülür. Herkes mutlu mesut hayatına devam eder.

Y.F:Bir anda hazmetmek zor.
F:Ne dersin?

•Ortama bir sessizlik çöktü sonra Yaşlı Five konuşmaya başladı•

Y.F:Diyorum ki...

•Pür dikkat onu dinliyorduk•

Y.F:Tuvaletim geldi.

•Dedi şaka gibi ama gerçek çantayı aldı ve masadan kalkıp gitti Five'ın elini bırakacaktım ki daha sıkı tuttu bende bırakmayarak diğer elimle bardağın altındaki peçeteyi alıp terini silmeye başladım kan ter içinde kalmıştı bana baktı•

A:Kan ter içinde kalman dışında pek bir sorun yok gibi.

•Elimi tutup indirdi•

F:Hayır, bir sorun var. İçime sinmeyen birşey var.

A:Nasıl yani? Sence anlaşmayı kabul etmeyecek mi?

F:Ona güvenmiyorum yapabilir.
L:Ama o sensin.

F:Aynen öyle.

...

•Luther tuvalete gitmişti bizde Five'la oturuyorduk•

A:İyi misin?
F:İyiyim.

A:Gerçekten ona formülü verecek misin peki?

F:Neden soruyorsun? Vermememi mi istersin?

A:Bak ben bilmiyorum ama galiba sana karşı birşeyler hissediyorum ve bu hiç iyi değil.

F:Ne gibi hisler?
A:Ya aşk işte Five.

•Five dediğim son şeyle sustu•

F:Bende.
A:Ne?

F:Bende öyle hissediyorum.

•Dedi hem sevindim hemde üzüldüm çünkü buradan gitmeleri gerekti ve ben onlarla gidemezdim•

A:Yani şimdi sevgili miyiz?
F:Sen nasıl görmek istiyorsan öyleyiz.

A:En azından bir kaç saat sevgili olabiliriz öyleyse.

F:Evet, olabiliriz.

•Kafamı Five'ın omzuna yasladım o da kafasını benim kafama yasladı•

A:O kadar salağım ki sanki hiç erkek yokmuş gibi gelip sana aşık oldum.

F:Benim neyim varmış?

A:Aynı zamandan değiliz ve zihinsel olarak 58 yaşındasın ayrıca özel güçlerin var. Daha sayayım mı?

F:Gerek yok. Ona bakılırsa bende sana aşık oldum.

A:Benim neyim varmış?

•Dedim sırıtarak•

F:Benden 45 yaş küçüksün, bir hastane kaçağısın, büyük ihtimalle delisinde. Bir sürü şey.

A:O da doğru.

•Kafamı kaldırdım ve Five'a yaklaşmaya başladım o da bana yaklaşmaya başlamıştı ki o anda Luther ve Yaşlı Five içeri girdi (~Yazar~ lütfen bana sövmeyin)•

L:Ighım (~Yazar~ boğaz temizleme sesi işte böyle çıkıyor)

•Five önüne döndü aynı şekilde bende•

F:Tamam mıyız?
L:Tamamız.

Y.F:Anlaştık. Acele etmeliyiz. Kennedy yolda. Gösteriye bir saatten az kaldı.

•Five kalkınca otomatikman bende kalktım çünkü elimi hâlâ tutuyordu umarım yapışmamışızdır•

F:Ne bu acele birdenbire?
Y.F:Sakin ol.

Y.F:Paranoyaklaşıyorsun.
F:Öyle mi?

L:Tamam, hadi gidelim.

•İkisi önden çıktı sonra biz çıktık•

...

Bu bölüm daha kısa çünkü yazmaya üşendim ve iki bölüm kaldı 2. Sezon bitimine, bari bi 30-40 bölüm çıkarabileyim diye uğraşıyorum ama pek olmayacak gibi.