Sapık sanki inadıma ağır adımlarla bana doğru geliyordu.
Emre işini çok iyi biliyordu, çünkü ilk öpücüğümün ona ait olmasını istediğimi oda biliyordu.
Tek bilmediği şey ben gerçekten bu öküzemi aşığım ,ben böyle birisine nasıl aşık olabildim, şuana dek tanıdığım Emre gerçektende karşımda dikilen Emre miydi.Evet bu oydu, benim sırf ailemden başkasının bana tiksinerek ya da küçümseyerek bakmaması belkide hoşuma gitmişti. Beni hiç bir zaman sevmiceğini bilsemde her zaman onu sevmeye devam ettim gün ve gün ona daha çok bağlandım benim için gerçek aşk tek taraflı aşk olmuştur.
Seni sevmediğini bile bile onu sevmeye devam ediyorsun. Emre benim gözümde her zaman gök yüzündeki yıldız olmuştur elimi uzattığımda sanki avucumun içindeymiş gibi ama avucumun içine baktığımda gördüğüm boşluktu.
Ona hiç bir zaman ulaşamıyordum. Bunları düşünmeyi bırakıp bende sapığa doğru yürüyordum.Her attığım adım beni heyecanlandırmaya yetiyordu ama neden, sapık karşımda bana gülümserken bende ona karşılık verdim. O arada duyduğum sesle ikimizde o yöne döndük.
" Derin seni uyandırmak için söylediğim pamuk prenses ya da herneyse o bir yalandı. Hala ilk öpücüğünü kimseye vermedin ama kasıklarıma yediğim tekme doğruydu, sadece yüz ifadeni ölçmek için yapmıştım ama istediğim sonucu elde edemedim. "
Sapık bana doğru dönüp anlamadığım bir biçimde bakması beni ülpertiyordu.
" Bu p*ç neyden bahsediyor derin "
" İlk olarak benim yanım da bir daha küfür etme küfürden nefret ederim, bu gün bir kaza geçirdim ve beni o çadıra taşımış daha sonra beni uyandırmak için öptüğünü söyled- "
Ben daha sözümü bitirmeden sapık emreye doğru hızla yürüyor hatta koşuyordu.
Arkasından koşup ona yetiştiğimde çoktan emrenin suratını dağıtmaya başlamıştı." Sapık dur dedim sana durr ! "
" Bırak beni derin "
" Zaten şaka yapmış "
" Şaka mı ? Ben onun şakasını si- "
" Demir !!! "
İlk defa adını söylemiştim bir an duraksasada emreyi dövmeye devam ediyor, emrenin tek yaptığıysa karşılık vermeyip gülmek bu görüntüye daha fazla dayanamayıp kolundan tutup kaldırdığım gibi dudaklarına yapıştım.Herkezden bir Ooo sesi yükselince geriye çekildim.
Emreye baktığımda yüzündeki gülümseme yerini öfke ve sinire bırakmıştı. Nedenini bilmiyorum çünkü bizden küçük masum bir öpücüğü isteyen kendisiydi hangi cesaretle sapığın kolundan tutupta dudaklarına yapıştım bilmiyorum ya da neden yaptığımı tek bildiğim şey ilk öpücüğümün küçüklük arkadaşım olan sapığa gitmiş olması bundan pişmanmıyım, şimdilik hayır.Tekrar sapığa döndüğümde karanlıkta bile gözlerinin içindeki pırıltıyı görebiliyorum.
" Ahh teprik ederim çok iyi bir çiftsiniz tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş sabah biri dudağımı patlatıp yakışıklı yüzümü mahfeder öteki akşam beni dövüp çekici vücudumu harap eder "
" Ben şimdi senin o yakışıklı yüzünü si- "
" Boşver değmez o buşuna uğraşma şunla "
" Şuna bakın siz şu konuşan bir zamanlar bana aşık olan şişko derin değil mi ? "
İnsanların fısıltıları git gide yükseldi anlaşılan içlerinde orta okulumdan olan kişilerde vardı.
Duyduklarımsa " bu önceden okadar şişkoydu ki kapıdan geçemezdi " ya da " bunun derin olmasına imkan yok, aslında yüzü andırıyor " gibi cümleler söylüyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soyadımı Soyadın yapmaya varmısın ?
RandomAşk Kaçmaktan Çok Kovalamayı Sever Görmekten Çok Özlemeyi Dokunmaktan Çok Düşlemeyi Ve Aşk Öyle Haindir Ki Nerde imkansız varsa onu sever