Leeknow:
Hina.
Ben, biraz sinirliydim ve senden çıkardım.
Ben, çok özür dilerim.
(Görüldü)
Lilac:
Hayır.
Asıl ben özür dilerim.
Ama kendimden.
Nasıl olur da, böyle birine aşık olurum?
Beni böylesine değersiz hissettiren, en önemlisi beni istemeyen birine.
Leeknow:
Hina...
Lütfen, yapma.
Bak çok üzgünüm.
Eşek herifin tekiyim.
Lilac:
Oyun mu ya bu?
Benim duygularım oyun mu Minho?
Leeknow:
Hayır tabii ki!
Dediğim gibi kendime engel olamadım.
Lilac:
Daha fazla seninle konuşmak istemiyorum.
Okulda da karşıma çıkma.
Yoksa sonra Ryu yine üstüne atlar, biz okuldan atılırız falan aman diyim.
Leeknow:
Fazla abartmıyor musun?
Özür diledim işte, hatamı kabul ediyorum.
Hem sadece ben mi suçluyum?
Ryujin'den dayak yedim ben.
Senin yüzünden hemde.
Lilac:
Seni döven ben değilim Minho!
Ryujin'in böyle bir şey yapacağını bilmiyordum bile.
Gerçekten seni dövdürdüğümü mü düşünüyorsun?
Leeknow:
Neden olmasın?
İyi bari kuzenin jung'ı da üstüme salmadın.
Lilac:
Kimi?
Jaehyun'u mu?
Tanrım...
Bana bak Lee Minho!
Seni dövdürmek istesem kimseye gerek olmaz.
Seni böcek gibi ezerim ben!
Leeknow:
Bak sen!
Ez de görelim Jung Hina.
Lilac:
Kaşınma Minho.
Leeknow:
Valla kaşındım,
Gel de kaşı.
Lilac:
Ulan Minho!
Bugün uyarı almasaydım, yarın bir güzel benzetirdim ben seni!
Leeknow:
Okul çıkışı sizin oradaki parkta olacağım Hina.
Lilac:
Minho, abartma.
Leeknow:
Korktu mu yoksa benim çilek suratım🥺
Lilac:
Siktim belanı, bekle sen.
Leeknow:
Başımı huzurla yastığıma koyacağım.
Yarın görüşürüz çilek kız.
(Leeknow çevrimdışı)
Lilac:
Başını o yastığa koyduğun an, ağzına kedilerin işesin inşallah!
(İletildi)
