roommates/taegyu✓

(7)Kalp çarpıntısı

6 saat önce

(Soobin's pov)

"Yeonjun gel bak, buldum galiba!"

Heyecanla Yeonjun'a uzun uğraşlar sonucu bulduğum kutuyu gösteriyordum, benimle dalga geçer gibi tebrik edip eliyle başımı okşamıştı.

"Saçımı mahvettin ya, biri görürse rezil olurum!"

"Kim napıcak ki senin saçını?"

"Taliplerim çok benim, biri görürse imajım sarsılır!"

"O taliplerin kendine eş ararken neredeydi acaba?"

"Çok konuşma da şu kutuyu al, buluşma noktasına gidelim."

"Peki peki."

Kucağımda ki kutuyu alırken elleri ellerimin üzerinden geçip gitmişti, sadece birkaç saniyelik bir an bile olsa heyecandan öleceğimi sandım.

Buluşma noktasına geldiğimizde hemen hemen herkes oradaydı, koşarak görevli öğretmenin yanına gittim.

"Hocam biz kutuyu bulduk."

"İçini açın öyleyse."

Merakla kutuyu Yeonjun'dan alıp içini açtım, bir çift yüzük vardı.

"Bunlar da ne?"

"Birlikte iyi bir iş çıkardığınız için bir simge gibi düşünün."

Yeonjun elimdeki yüzükleri alıp birini kendi parmağına birini de benim parmağıma taktı.

"Yakıştı."

"Her neyse." Kendimi çok utanmış hissedip yüzüğü parmağımdan çıkartıp cebime koydum.

"Yüzükler parmağımı acıtıyor da." 

 (E/N: At yalanı... )

"Anladım."

"Hey!"

Kai apar topar yanımıza gelmişti, ikimiz de merakla ona bakıyorduk.

"Taehyun ve Beomgyu'yu gören var mı?"

"Hayır, buralarda bir yerdedirler herhalde."

"Yoklamada da yoktular, her yere baktım."

"Nereye gidebilirler ki?"

"Kaybolmuşlardır belki."

"HAYIRRR., Ya en yakın arkadaşımı bir ayı yediyse?"

"Soobin abartma burada ayının ne işi var ?"

"Orman değil mi burası? Mal."

"Kesin tartışmayı, etrafa bakalım birlikte."

Farklı yönlere ayrılıp ormanın içinde Taehyun ve Beomgyu'yu aramaya koyulduk, aramadığımız yer kalmamasına rağmen onlardan hala bir iz yoktu."

"Ne yapacağız?"

"Bilmiyorum, bekleyip göreceğiz. Belki hala daha kutuyu arıyorlardır. "

Pazar sabahı

(Taehyun's pov)

"TAEHYUN!"

Beomgyu'nun şiddetle bağırmasıyla sıçrayarak uykumdan uyanmıştım .

"NOLDU?"

Elini başına doğru götürüp hafifçe alnına vurdu.

"Ah, bir an öldün falan sandım! Kaç saattir uyandırmaya çalışıyorum seni."