ɢᴇᴄ̧ᴍɪş ᴅᴏɢ̆ᴜᴍ ɢᴜ̈ɴᴜ̈•

10 1 17
                                    

İçinizde garip bir his olur ya hani. Böyle nasıl desem hem nefesinizi kesen hemde nefes almanızı sağlayan, hem sizi korkudan öldürecek hemde mutluluktan kahkaha attıracak bir his. Hem umutla tırmandığınız o yokuş hemde umutsuzlukla dibine battığınız bataklık gibi bir his. Hem iyi hem kötü şeyler düşündüren bir his. Tıpkı öyle hissediyordum.

5 gün olmuştu. Efran komaya gireli tam 5 gün olmuştu. Çok özlemiştim onu. Benimle inatlaşmasını, bilerek sinir edip sonra gönlümü almasını, nadiren de olsa kahkahalarını. Çünkü o nadiren kahlah atardı. Yüzünde hep hayal kırıklığı taşıyan adam. Şimdiye kadar farkına varmamıştım ama Efran Gökduman hayatımın her anında iz bırakmıştı.

İlk gün uyanamaması normaldir diye bişey demeden öylece beklemiştim. Doktor normaldir demişti. Karhan yemem için bişeyler almıştı ama Efran uyanana kadar yemeyecektim. Kendime söz vermiştim çünkü. 2.gün Dolunay evden bikaç parça temiz giysi bide en sevdiğim böreklerden almıştı. Kıyafetleri alıp odaya girip giyindim. Ama yine bişey yemedim. 3.gün artık doktorda bişeyler yemem gerektiğini söylemişti. Ama ben yine yemedim. 4.gün oturduğum yerde öyle tam dalmışken Efran'ın olduğu yere aceleyle girip çıkan doktor ve hemşirelerle uyanmıştım. Uyku düzenim de yemek düzenim de kalmamıştı. 4 gün içinde 4 kilo bile vermiş olabilirdim çünkü hızlı kilo veren bir bünyem vardı.

Bugün 5.günde de Dolunay sandalyede uyuyakalmıştı. Karhan'ın da nerde olduğunu bilmiyordum. Efran'ın olduğu yerin önünde öylece çökmüş boş bakışlarımla karşıyı izliyordum. O sırada elindeki poşetle bana doğru gelen Karhan'la ayağa kalktım. Oda iyi değildi. Ama bize destek olmak için güçlü görünmeye çalışıyordu. "5 gün oldu ağzına tek lokma bişey sürmedin. Uyku desen toplasan 5 saat uyumadın. Efran uyanınca seni böyle görüp bana da kızacak niye zorla yedirmedin niye zorla uyutmadın diye. Otur şunlardan ye sonra da geç odaya uyu." dedi Karhan halsiz çıkan sesiyle.

Boğazım sanki düğümlenmişti. Hiçbişey yemek istemiyordum ki." Karhan ben yemese-"derken lafımı kesti." Asrın senden yer misin diye rica etmedim. Ye dedim. Bu şekilde bir yere varamazsın."dedi ve poşeti kucağıma koydu. İçinde simit poğaça ve meyve suları vardı. Oda gelip yanıma oturdu ve bir tane meyve suyunu alıp açtı." Isır simitten"dedi. Mecbur ısırdım yoksa tepemden ayrılmazdı. Meyve suyunu da diğer elime verdi. "İç şundan da" dedi. Sonra da kalkıp Dolunay'ın yanına gitti ve boynu ağrımasın diye başını kendi omzuna yasladı.

Bir tane simiti zor bitirip poşetin ağzını bağladım. "Şimdi uyku zamanı hadii" dedi Karhan. "Çocuk muyum ben uyku saati ne" dedim. "Çocuksun bende senin abinim hadi Asrın zorlama işte git uyu" dedi. Gerçekten de 5 gündür bana abi gibi davranıyordu. "Ama ya Efran uyanırsa ve ben uyuyo olursam" dedim. "Söz öyle bişey olursa uyandıracam seni ama şimdi uyu. Zombi gibi gezme ortalıkta" dedi. Sonra da Dolunay'ın saçlarına ufak bir öpücük bırakıp kendi kafasını da onun kafasının üstüne yasladı. Sanırım sevgili olmuşlardı ve eğer bu olaylar yaşanmasaydı Dolunay sabaha kadar her detayıyla anlatırdı bana. Bişey demeden odaya girdim ve yatağa uzandım. Çok geçmeden de günlerin verdiği yorgunlukla uyuyakalmıştım bile.

~°~

"Kız çocuğu uyan bak geldim ben" diyen Efran'ın sesiyle hızlıca kalktım yataktan. "E-efran sen ne zaman uyandın" diye sordum. "Bilmem belkide hiç uyanmadın. Bundan sonra da hiç uyanamam. Seni son kez görmeye geldim kız çocuğu."dedi. " Efran ne anlatıyorsun sen ne son kez görmesi çok özledim seni ben "dedim ve sarılmak için öne doğru uzandım. Ama Efran ayağa kalktı." Dikkat et kendine Asrın. Ve üzülme"dedi sonra da kapıyı açıp odadan çıktı. "Efraaan gitme nolursun gel. Çok özledim Efran bir kere sarılayım bari" dedim gözyaşlarımın arasından.

"Asrın Asrın" diye derinden bir ses geliyordu. "Asrıııın kendine gel hadi" diyen ses Dolunay'a aitti. "Asrıın ya Asrıın" diye bağırınca birden gözlerimi açtım. Kabus muydu gördüğüm şey. "Sonunda uyandın. Kabus mu gördün terlemişsin baya" dedi Dolunay. "Efran. Onu görmek istiyorum ben" dedim. "İzin vermiyolar ki. 5 gün içinde kaç defa izin aldık." dedi. "Ben görecem onu. Görmem lazım" dedim ve odadan çıktım. Karhan beni görünce hemen yanıma geldi. "Doktor nerde" dedim. "Ne yapacaksın doktoru" diye sordu.

O sırada doktorun başka bir hastayla konuştuğunu gördüm. Karhan'a cevap vermeden yanına gittim. "Bana Efran'ı göster" dedim. "Asrın Hanım?"dedi doktor." Efran'ı görmek istiyorum bana onu göster"dedim. "Asrın Hanım bunun mümkün olmadığını-" derken susturdum onu. "Ya beni kendiniz sokarsınız içeriye yada ben kendi yöntemlerimle girerim." dedim. Doktor bir süre bişey demedi. Ondan sonra da peki diyip beni hemşireye yönlendirdi.

Hemşirenin yanına gelince giyinmem için bikaç parça bişey verdi. Son olarakta eldiveni takıp hemşirenin peşinden gittim. Kapıyı açınca karşımda duran Efran'la birlikte tekrar dolmuştu gözlerim. Ama buraya ağlamak için gelmemiştim. Yanına geçip oturdum. Hemşire 10 dakika süre vermişti ve çıkmıştı. "Efran" dedim. Yüzündeki kanlar temizlenmişti. Vücudunda çeşitli kablolar vardı. Kafasında da sargı bezi sarılıydı saçları görünmüyordu. "Bak ben geldim" dedim elini tutup. "Efran çok özledim seni. Nolursun uyan artık. Koskoca 5 gün oldu. Dolunayla Karhan da üzülüyor hem. Uyan Efran lütfen uyan" dedim. Kafamı yatağın boş kalan kısmına koydum. "Seni bu kadar özlemem normal değil. Arkadaşlar birbirini bu kadar özlemez. Ben zaten seni arkadaşım olarak görmüyorum ki. Tabi arkadaşımsın yani yanlış anlama. Ama Karhan gibi görmüyorum mesela seni. Sana karşı hislerimi ilk defa dürüstçe dile getiriyorum sanırım. Çünkü bu konuyu daha önce kendimle bile konuşmadım ben."

Kafamı kaldırıp yüzüne baktım." Efran. Ben sanırım sana aşık oldum"dedim. Bunu ilk defa sesli dile getirmiştim. Efran Gökduman'a aşık olmuştum ben. Söyledikçe söylemek istiyordum. Hemşire gelip süremin dolduğunu söyleyince mecburen ayağa kalktım. "Ben yine gelecem tamam mı."dedim ve eğilip dudağının kenarını öptüm." E buda lunaparkta yediğin tokat için olsun"dedim burukça gülümserken. Tam arkamı dönmüş çıkacakken gelen sesle olduğum yerde kaldım. "Su" dedi Efran. Sesi boğuk çıkıyordu. Hemen yanına gittim. Hemşire de doktoru çağırmak için gitti. "Efran uyandın."dedim." Uyanmasa mıydım"dedi.

Bir insan uyandığı an nasıl karşısındakini sinir etmeye başlar ki. Hızlıca sürahiden su doldurup içirdim. Gözlerini de açmıştı. "Efran çok özledim ben seni" dedim. "Evet evet özlenmeyecek insan mıyım" dedi. "Ya salaksın salak öldüm ben burda 5 gündür sen hala gevşeklik peşindesin" dedim. "5 gün mü? Bugün ayı kaçı" dedi. "13 Ağustos niye sordun" dedim. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı. "Aslında doğum günün için farklı planlarım vardı. Ama malum komaya falan girince yattı o planlar" dedi. Normal bişeyden bahseder gibiydi şuan salak bu cocuk.

"İşte neyse İyiki doğdun Asrın Karayel. İyiki doğdun kız çocuğu ve iyiki varsın."dedi. Unutmamıştı doğum günümü. Bişey demeden canını acıtmamaya dikkat ederek hemen sarıldım." Teşekkür ederim."dedim." Asım ben teşekkür ederim hayatıma girdiğin için"diyip saçlarımın arasına ufak bi öpücük bıraktı. Efran'ı benden almadığın için teşekkür ederim Allahım.

~°~

Yaa sizi yerim yeriim. Bebeklerim yav

İveeet nasılsınız bakalım?

Bölüm nasıldı?

ELZEM •Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin