10.Bölüm

1 1 1
                                    

"Çünkü sana aşığım."

Şaşkın bir şekilde suratına bakıp konuşmaya başladım.

"Ne?"

"Bunu dememi bekliyordun değil mi?"

"Emir ne saçmalıyorsun sen?"

"Beni dinle. Adımız çıktı bir kere. Bunun sorumlusu benim evet ama bu kadar büyüyeceğini düşünmezdim. Bu sevgililik oyununa bir süre devam edeceğiz. Daha sonra okul kapanınca unutulur gider. Hatta bu dönem sonuna kadar bile yeni dedikodu çıkar ve bunu unuturlar. O zamana kadar sevgili rolü oynayacağız."

"Dalga mı geçiyorsun benimle?"

"Başka bir seçeneğin varsa bilmek isterim."

"Of iyi tamam."

Bu sevgili oyunu hiç hoşuma gitmese de yapacak başka bir şeyim yoktu.

Gün sona ermişti, eve gidiyorduk. Ayla her zaman ki gibi soru sorup beni boğuyordu. Ama yapacak bir şey yok.  O benim kardeşim gibiydi. 

"Zehra?"

"Efendim Ayla?"

"Melis'in dedikleri doğru mu?"

"Evet, yani gibi."

"Enişteme söylesen de Melih ile beni ayarlasa."

Off bir de bu Melih mevzusu var tabi nasıl söyleyeceğim ben bunu bu kıza.

"Bilmiyorum ama sen konuş Emir ile. Sen söyle beni karıştırma."

Çok şükür Allah'a otobüs geldi. Bindik. Ayla hâlâ Melih'i düşünüyordu. Ne yapacaktım ben? Neyse bu konuyu Emir e sorarım.

Eve geçtim. Rutin işlerimi hallettim. Yatağıma geçip biraz kitap okuyup uyudum.

Sabahleyin ev çok sessizdi. Ben de ses yapmadan evden çıktım. Okula geçip Emir'in gelmesini bekledim. Emir gelmiş, arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Ben de onların yanına gittim.

"Günaydın."

"Ooooo günaydın yenge."

"Aydın sus da sevgilime günaydın diyim be! Günaydın aşkım."

"Sana da günaydın Emir. Melih biraz gelir misin?"

"Tabii yengeciğim ne demek hemen."

"Yengenin bacağına sıçarım şimdi gel buraya!"

Melih ile beraber sınıftan bahçeye geçip bir banka oturduk.

"Melih bak seninle bir şey konuşmak istiyorum."

"Konu ne?"

"Konu Ayla... Ayla senden hoşlanıyor. Yeter artık dayanamıyorum. Akşam yatıyorum Melih, sabah kalkıyorum Melih."

"Zehra bunu az çok anlamıştım ama olur muyuz bilmiyorum."

"Ben herşeyi biliyorum. Emir anlattı. Bu bir engel değil ama onu sevmiyorsan ondan uzak dur. O çok kırılgandır. Sana daha fazla bağlansın istemem. Ona karşı bir şey hissediyor musun?"

"Evet, Ayla çok hoş bir kız. Ama ben onu hak ediyor muyum?"

"Düşün ve karar ver. Ayla'yı üzersen yakarım seni. Hadi eyvallah."

"Tamam görüşürüz Zehra."

Sınıfa geçip yerime oturdum. Dersin başlamasına beş dakika kalmıştı. Emir arkamdan fısıldamaya başladı.

"Ne konuştunuz Melih ile?"

"Ayla mevzusunu."

"Ne dedi?"

"Hoşlanıyormuş Ayladan."

"İyi, güzel."

Emir yanıma oturup yanağıma yaklaşıp küçük bir öpücük bıraktı.

"Ne yapıyorsun lan sen?"

"Sevgilimi öpüyorum."

"Emir gerçek değil bu. Bir daha sakın yapma."

Ayla gelmişti. Emir'e dönüp konuşmaya başladı.

"Enişte yerimden kalk."

"Ya Ayla sen benim yerime otursan, ben de sevgilimin yanında kalsam olmaz mı?"

"Ayy tabii ki olur. Çok yakıştınız siz."

"Ayla siktir git."

"Ay tamam Zehra ya hemen kızma gittim."

Ayla Melih in yanına oturdu. Sonra Kenan Hoca sınıfa girdi ve Emirle ikimize baktı.

"Oğlum sen neden yer değiştirdin?"

"Baba Eylül çok konuşuyor dikkatim dağılıyor."

Eylül lafa atladı.

"Ben mi çok konuşuyorum?

" Sus kızım sus şurada sevgilimizle oturuyoruz. "

" Ama o senin sevgilin değil ki "

Kenan hoca lafa girdi

" Tamam susun bu seferlik otur bir daha olmasın sınav notlarını açıklayacağım. "

" Mert 10,Melisa 10, Sinan 15,Eylül 90, Emir 95, Ayla 50, Zeynep 75, ....Zehra 100 "

" Ayy hocam ciddi misiniz 100 mu aldım ?"

" Evet kızım aferin tebrik ederim okulda tek yüz alan sensin."

Dedi ve derse başladı. Zil çalıp ders bitti. Öğle arasına girdiğimiz zaman Eylül yanıma geldi biraz üzgün gibiydi.

" Aydın bana soğuk yapıyor. "

" Neden ki ?"

" Bilmiyorum ki dans ettiğimiz günden beri yüzüme bakmıyor. "

" Sıkma canını hem sen neden bu kadar dert ettin ki ?"

" Ben Aydın'dan hoşlanıyorum. Yüzüme bakmaması bile günümü mahvediyor. Hatta bu hoşlantı değil aşk. Aydın'a aşığım. "

" İnşallah mutlu olursun diyecek bir şey bulamadım. "

Eylül yanımdan kalkıp gitti.  Ben Eylül ün üzülmesine dayanamayıp Aydın'ın yanına gittim.

" Selam Aydın bir gelir misin ?"

" Tabi yenge geliyorum. "

Sonra okulun arkasına geçtik. 

" Kısa ve basit konuşacağım. Eylül e aranda bir sıkıntı mı var ?"

" Hayır yok da neden sordun ki ?"

" O zaman neden kızın yüzüne bak mıyorsun ? Onu ne kadar üzdüğünün farkında mısın ?"

" Çünkü bakamıyorum. "

" Nedenmiş o ?"

" Çünkü ondan hoşlanıyorum. Onun bana karşı böyle gösterdiğini biliyorum. Ondan Uzak durmak için bunu yapıyorum."

"Salak o da senden hoşlanıyor."

"Ne?"

"Aydın salak mısın yoksa salak ayağına mı yatıyorsun oğlum? Kız senden hoşlanıyor işte. Git açıl."

"Tamam Zehra, sağol. Çok sağol."

Aşk-ı UkalaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin