DESTİNY -3-

1.2

"Haftasonu piknik mi yapsak ?"
Dedim
"Olur yapalım"
Dedi Lisa
"Böyle kalabalık bir şekilde"
Dedim
"Çok iyi olur. Kalabalık her zaman en iyisi"
Dedi
"Çok güzel, o halde haftasonu hep birlikte pikniğe gidiyoruz!"
Dedi Jisoo unni bende onu onayladım.

"Bana uyar"
Dedi Lisa
"Sen Jennie ?"
Ded Jisoo unni
"Olur kafa dağıtmış oluruz"
Dedi Jennie unni, herkesten onay aldıktan sonra gülümsedim. Telefonuma gelen mesajla Jisoo unniyle göz göze geldik. Telefonu masadan alarak açtığımdan mesajın Jimin'den geldiğini gördüm.

Sevgilim:
Jungkook piknik işini kabul etti. Yoongi hyunga soracağım şimdi

Ben:
Tamam seni seviyorum

Sevgilim:
Bende seni çok seviyorum

Sevgilim:
Ne yapsak, annemleri Joy'a mı bıraksak ;)

Ben:
Jimin...tam bir aptalsın

Sevgilim:
Özledim seni kızım

Ben:
Akşam görüşürüz :)

Sevgilim:
Ben bu gülüşü biliyorum

"Şaka gibisiniz gerçekten"
Jisoo unninin mesajları okuduğunu unuttuğumda kaşlarım havalandı. Hızla telefonu kapattım.
"Jungkook tamammış şimdi Yoongi oppayı ikna edecek"
Dedim bozuntuya vermeden
"O değil de piknikte karşılaştıklarında olay daha da büyümesin"
Dedi
"Büyümez"
Dedim

"Nasıl bu kadar eminsi-"
"Siz ne fısıldaşıyorsunuz öyle ?"
Dedi Lisa
"Sohbet ediyorduk"
Dedim
"Unni bu arada Bo hyun oppa ne oldu ?"
Dedi Jennie unni
"Bilmiyorum, düğünden sonra birkaç kez aradı sonra ona uzun bir mesaj çektim, özür dolu bir mesaj ama görüldü yedim"
Dedi

"Jin oppayla seni asla bir arada düşünemezdim"
Dedi Lisa
"Bende, Jin oppa hiç Jisoo unnimin tipi değil"
Dedi Jennie unni
"Kader işte"
Dedi Jisoo unni, göz göze geldiğimizde birlikte güldük. Diğerleri ne olduğundan bihaberdi o yüzden sadece boş boş baktılar.

•••••

Yatak odasının kapısı açıldığında içeri Jimin girdi.
"Gelmişsin"
Dedim
"Evet"
Dedi
"Saat 2 oldu"
Dedim
"Şirkette işler yoğundu"
Diyip ceketini çıkartarak kenara attı.

Üstüme doğru gelirken kaşlarım havalandı.
"Ben bu bakışı bir yerlerden tanıyorum"
Dedim sırıtırken
"Yaa öyle mi, nerden ?"
Diyip kravatını çıkarttı. Yanıma geldiğinde önümde eğilip elindeki kravatla bileklerimi bağlamaya başladı.
"Yine mi ?"
Dedim

Alt dudağını ısırırken kravatla bağladığı ellerimi havaya kaldırıp uzanmamı sağladı. Üstümdeki yerini aldığında doğrulup birkaç düğmesini açtı. Karın kaslarını büyük bir açlıkla izlerken yarısında durup beni deli etti. Yaptığının farkında bir şekilde sırıtıp sabahlığımın ipini çekiştirdi. Giydiğim kırmızı uzun dekolteli gecelik açığa çıktığında sesli bir şekilde yutkundu.

"Siktir, en sevdiğim"
Dedi, eğilerek boynuma minik bir öpücük kondurduğunda gözlerimi kapattım. Dudaklarının altındaki nabzım gittikçe hızlanırken aşağıya doğru inmeye başladı. Odanın kapısı bir anda açıldığında Jimin'i hızla üstümden attım.
"Rose kumanda ner-"
Yere düşen Jimin acıyla inlediğinde bağlanmış ellerimle yakalarımı topladım.

Annem önce yerdeki Jimin'e sonra bana en sonda bağlanmış ellerime baktığında gözleri büyüdü.
"Afedersiniz! Hiçbirşey görmedim. İyi geceler!"
Annem kapıyı kapatarak çıktığında Jimin belini tutarak yerden kalktı.
"Sana demiştim onları Joy'a bırakalım diye"
Ayağa kalkıp hâlâ bağlı olan ellerimi Jimin'in beline koydum.

"Özür dilerim acıdı mı ?"
Dedim
"Sadece uyuyalım"
Dedi
"Artık rahatsız etmezler-"
"Boşver Rose, anca banyo yapar uyurum zaten"
Dedi bileklerimi çözerken, ciddi olduğunu fark ettiğimde onun kadar morelim bozuldu.

Jimin bunu fark edince zorla gülümseyip anlımı öptü.
"Yarın devam ederiz sabah erken kalkmak zorundayım saat iyice geç oldu"
Dedi
"Tamam"
Dedim, Jimin odadaki banyoya girdiğinde oflayarak yatağa oturdum. Bir süre olduğum yerde kaldıktan sonra ayağa kalktım.

Sabağlığı çıkartıp yere attıktan sonra odanın kapısını yavaşça kilitledim ve banyoya girdim. Kabindeki Jimin bana baktı. Kırmızı geceliği çıkartarak kenara attıktan sonra yanına girip dudaklarına yapıştım. Ne olduğuna dahi anlam veremezken onu duvarla arama aldım.

Sonunda yerlerimizi değiştirdiğinde soğuk duvar irkilmemi sağladı. Eli kalçama indiğinde dudaklarına doğru inledim. Geri çekilip boynumu öpmeye başladı. Elimi ensesine atarak ayakta durmak için ondan güç aldım.
"Sikeyim, senin yüzünden kalpten gideceğim bir gün"
Diyip dudaklarıma yapışarak cevap vermemi engelledi.