DESTİNY -3-

1.5

"Ne demek yeni biriyle tanıştın ?"
Annem telefonun ucundan utançla güldü.
"Roseanne görsen çok nazik bir adam"
Dedi
"Aman tanrım! Anne sen ciddisin"
Dedim
"Hayatım boyunca hiç bu kadar ciddi olmamıştım"
Dedi
"Bu şanslı adamla tahminen ne zaman tanışırım ?"
Dedim

"Önce birşeylerden emin olmalıyım kızım. Babanda yaptığım hataları tekrar yapmak istemiyorum. Onu hemen hayatıma almayacağım yavaş yavaş"
Dedi
"Sende haklısın anne"
Dedim
"Siz nasılsınız ?"
Dedi
"Çok mutlu"
Dedim gülerek

"Hep böyle olun kızım"
Dedi, kapı sesi duyduğumda dış kapının oraya baktım. Salona giren Jimin'i gördüğümde anneme baktım.
"Kapatsam iyi olur Jimin geldi"
Dedim
"Tamam güzelim seni seviyorum"
Dedi
"Bende seni seviyorum"
Diyerek öpücük attıktan sonra görüntülü konuşmayı sona erdirdim.

Ayağa kalktığımda Jimin yanıma gelerek kollarını ince belime sarıp beni kendine çekti. Vücutlarımız bir yapboz parçası gibi birleştiğinde kafamı boynuna gömüp derin bir nefes aldım.
"Özledim seni"
Dedim, o da aynı şekilde kafasını boynuma koydu.
"Ben hâlâ seni özlüyorum"
Dedi, ondan ayrılıp yüzünü ellerimin arasına aldım.

"Nasıl seni böylesine seviyorum, her uyandığım gün seni ilk günki gibi delicesine seviyorum"
Dedim
"Bu hep böyle gidecek"
Dedi
"Ya yorulursak ?"
Dedim korkumu gün yüzüne çıkartarak
"Neyden ? Birbirimizi sevmekten mi ?"
Dedi

Kafamla onu onayladım.
"Ya sadece bir önceki hayatımızda kavuşamadığımız içinse herşey"
Dedi
"Saçmalama sevgilim. Bizim sevgimiz biz ölsekte yaşamaya devam edecek. Yorulmak söz konusu dahi olamaz"
Dedi, cümlesiyle rahatladığımı hissettim. Jimin bana ölümsüz olduğumuzu bile söylese sırf bu cümle onun ağzından çıktığından buna koşulsuz şartsız inanırdım.

•••••

Yemek yerken kapı çaldığında Jimin'le göz göze geldik.
"Birini mi bekliyordun ?"
Dedi, kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Hayır"
Dedim lokmamı yuttuktan sonra, ayağa kalktım. Jimin'de benimle birlikte kalktı. Birlikte kapıya doğru yürümeye başladık. Kapıyı açtığımda Rocky'i gördüm.

"Rocky sen Busan'da değil miydin ?"
Dedi Jimin
"Geldim abi"
Dedi, arkasındaki kızı fark ettiğimde kaşlarım çatıldı.
"Misafirin kim ?"
Dedim
"Misafirim değil noona misafirimiz"
Kız bir adım öne çıktığında gözlerim büyüdü.
"Soo ah ?"
"Soo ah!"

Jimin'le aynı anda birbirimize bakıp tekrar Soo ah'a döndük.
"A-adımı nerden biliyorsunuz ?"
Dedi Soo ah çekingen tavırlarla
"Cidden kız arkadaşımın adını nerden biliyorsunuz ?"
Rocky'nin dediğiyle kaşlarım havalandı. Soo ah'ı elinden tuttuğum gibi kendi yanıma çektim.
"Bu kızı harcamana izin veremem Rocky! Ne kadar çapkın olduğunu bilmeyen yok"
Dedim

"Onu gerçekten çok seviyorum. O da beni seviyor...gerçekten noona, ayrıca çapkın Rocky artık yok ben bundan sonra Min hyuk'um sadece, beni çapkın kılan lakabımdan vazgeçtim. O kadar çok seviyorum yani"
Dedi
"Bir dakika misafir konusu ne ?"
Dedi Jimin kaşlarını çatarak
"Şey ben Soo ah'ı kaçırdım"
Min hyuk'un dediğiyle Jimin'le aynı anda birbirimize baktık daha sonra ona

"Ne yaptın ?"
"İyi yapmış mıyım ?"
Dedi
"İyi yapmışsın!"
Dedim sinirle, Jimin etrafa baktıktan sonra herkesi içeri sokup kapıyı kapattı.
"Herşeyi baştan sona anlatın"
Dedi
"Anlatacak uzun bir hikaye yok abi, Busan'da aşık olduk babası bize karşı çıktı bende kaçırdım."
Dedi içeri geçip masadaki gimbaplardan yerken

Jimin aldığı tabağı hırsla duvara vurdu.
"Nasıl bir kızı kaçırırsın sen ?! Hadi onu geçtim nasıl marketten domates almış gibi rahatça bunu anlatırsın ?!"
Dedi, Min hyuk bunu beklemiyormuşcasına dondu.
"Abi-"
Jimin Rocky'i yakalarından duvara vurdu.
"Kızı evine geri götür"
Dedi

"İstemiyorum!"
Dedi Min hyuk, ikisinin arasına girdim.
"Jimin sakin ol"
Dedim
"Lan senin de bi kız kardeşin var buna rağmen nasıl böylesine bencil olursun!"
Dedi Jimin, Jimin'den kurtulan Min hyuk Soo ah'ın elini tuttu gidecekken önüne geçtim.

"Min hyuk abini biliyorsun, bekle sakinleşsin biraz"
Dedim
"Bırak noona, etrafa insanların penceresinden bakmaktan hayatını yaşamayı unutmuş"
Diyip beni dinlemeden çekip gitti.
Jimin sinirle masaya oturdu.
"Tanrım! Soo ah'ı gördün mü ? Koskocaman olmuş"
Dedim üstümdeki şaşkınlığı atamayarak

"Sikeyim bir bu eksikti"
Dedi Jimin
"Sende biraz sakin olur musun ?"
Dedim, Jimin yanıma gelip sakinleşmek için kollarımın arasına girdi. Boynumda yatarken elimi saçlarının arasına soktum.
"Sinirlerine hakim olman gerek, belli ki Min hyuk onu gerçekten seviyor. Yoksa kaçırıp başına bela almaz"
Dedim

"Min hyuk'u bilmiyor musun Rose ? İmkansız olduğu için sevdi. En fazla 1 ayı var bıkması için"
Dedi
"Bu sefer ciddi gibiydi. Yıllardır kullandığı lakabından vazgeçiyor. Biliyorsun klüplerde Rocky'nin lakabını bilmeyen yoktur"
Dedim
"Sende inandın"
Diyen Jimin şakaklarını ovarak çalışma odasına girdi.