Hastaneden çıktıktan bir kaç saat sonra bahsettiği kafeye giderken Jisoo'nun hastaneye gelmeme sebebini merak ediyordu Lisa, genede arşivci adamın anlatacaklarından sonra bunun sebebini anlayacağına emindi.Girdiği kafede içeriye göz gezdirirken kahvesini yudumlayan Min Gyu'u görmesi ile hızla cam kenarındaki küçük masaya ilerledi ve sandalyeye yerleşti.
"Anlat"
"Bir soluklansaydınız doktor"
"Fazla uzatmayalım sadece anlatın" dedi Lisa masalarına gelen garsonu yok sayarken ancak Min Gyu "Hanfendiye bir kahve lütfen" demişti.
Lisa kendisine emin olmak istercesine bakan garsona "Tanrım...öyle olsun işimiz uzun gibi" dedi ve cebinden sigara paketini çıkarttı.
"Siz sigara içer miydiniz doktor?"
Alayla konuşan adama ters bakışlarını yolladı Lisa "Bu ciğerleri başka nasıl çürütebilirim?"
"Biz çürüttükte ne oldu, hayatımı bir zehire adadım, iyi mi?"
Umursamamıştı Lisa "gerçekten istenilen konuyu konuşmak için ne kadar vermem gerekiyor?" dedi bıkkınca.
Kahkasını attı Min Gyu "hızlı iş sever gibisiniz doktor ancak bir yerde sabırlı olmak gerekir"
Masalarına gelen garson ile ikiside sessizleşmişti Lisa önüne konulan kahve ile dudaklarının arasına yerleştirdiği sigarayı yakarken bir elini saçlarının arasına geçirip geriye taradığı saçlarında havalanan kakülleri alnına geri düşmüştü.
"Min Gyu, dedikleriniz gerçekten etkili ama müşteride bekletilmeyi sevmez, biliyorsunuz"
"Bana ihtiyacı olan müşteri hiçbir şeyi kâle almadan bekleyebilir"
Gülmeden edemedi Lisa, sigarasını içine çekerken kahvesinden bir yudum almayı da eksik etmiyordu "ancak benim size ihtiyacım yok"
"Peki doktor, öyleyse daha fazla oturmak için bir sebep bulamıyorum burada" dedi Min Gyu sinirle, önündeki doktoru fazlasıyla tartmıştı ve hafife alınmaması gerektiğini anlamıştı.
"Oturun lütfen, bana kahveyi siz istediniz. Karşımda eşlik etmemek ayıp olur"
"Eşlik edilmeye ihtiyacınız yok, siz kendinize fazlasıyla yetiyorsunuz"
Sandalyeden kalkan Min Gyu'a karşı alttan sigarasını içerken dik bakışlarını yolladı Lisa. Bu adama güvenmesi gerekiyor muydu bilmiyordu, içinden bir ses Jennie'e bunu yapan adamın adamlarındandır diyordu ama genede söyleyeceklerine ihtiyacı vardı.
"Peki Min Gyu, size nasıl güvenebileceğimi bilmiyorum ama genede buraya kadar gelmişken çocuk gibi davranmayı bırakıp istenilen konu üzerine konuşmaya başlarsak inan ki ikimizde çok rahat edeceğiz"
Kararlılıkla kafasını salladı yaşlı adam "bende öyle düşünmüştüm" dedi yerine geri yerleşirken konuşmaya başaldı. "güvenip güvenmemek size kalmış, sadece bu olay benimde kafamı karıştırmıştı. Doktor Jisoo'nun konuşmasını duyana kadar sizi ciddiye almamıştım ancak ondan sonra anladım. Bu olayın çözülmesini istiyorum ve anlayacağım üzere bu konu hakkında araştırma yapıyorsunuz"
Olumlu anlamda kafasını salladı Lisa ardından bitirdiği sigarasını söndürdü "evet ancak sizin bu konu dışında kalmanızı istiyorum" dedi kendisine şaşkın bakışlar yollayan adama karşı.
"Niyeymiş o?"
Bedenini yaslandığı yerden masaya doğru çekerken ince parmaklarıyla karşısındaki adama yaklaş komutu verdi ardından merakla yüzüne yaklaşan adamın kulağına eğildi "Dün adamlardan biri arkadaşımı bulup beni tehdit etti, siz emekliliğinize ulaşacakken ters bir şey olsun istemem"
Hızla kendisinden geri çekilip etrafına deli gibi bakınan adama karşı Lisa'da geri çekilip kahvesinin son yudumlarını aldı oldukça sakindi. "Ama böyle yaparsanız çok sırıtacaksınız"
"Siz ciddi misiniz? Lütfen benimle kafa bulduğunuzu söyleyin" dedi Min Gyu korkuyla.
"Son derece ciddiyim"
"Peki şu an burada öyle biri var mıdır?"
"Bilemem, o yüzden en iyisi bir an önce anlatıp evlerimize huzurla gitmemiz"
"Tanrım... yaklaşın doktor sessizce konuşmalıyız" dedi Min Gyu kocaman açtığı gözleriyle masaya dayanmışken Lisa omuz silkti ve yavaşça yaklaştı.
"Bakın telefonda bir adamla konuşuyordu ve ona patron diyordu, 'Jennie bizi çok pis oyuna getirdi anahtarları çalıp kapının kilidini açmış, bugün hastaneye yeni bir doktor geldi Lalisa Manobal adında hastaları gezerken Jennie'nin odasına girmiş ve bu ikisi konuşmuş artık ne anlattıysa. Bu kadın arşiv odasına inip Jennie'nin adını arattı, ucuz atlattık patronum son anda fark etmem ile butona bastım anında herkes gerekeni yapıp odayı boşalttı ve doktor hiçbir şey yakalamadı' demişti" dedi duyduklarını bir bir anlatan yaşlı adam.
Lisa bu duyduklarını pekte ilginç bulmamıştı çünkü zaten biliyordu, Jennie bunları gizlice Facebook hesabına yazmıştı ancak bu olanlardan sonra başına bir şey gelebileceği hakkında korkusu büyüktü.
"Peki başka bir şey duydunuz mu?"
Anlattıklarına şaşırmayan doktora şüpheyle baktı Min Gyu "Durduğu yerden uzaklaşması ile peşinden gidip dinleyemedim ancak ibadet odası dediğini duydum" dedi ardından aklına takılan soru işaretiyle "pek şaşırmamış gibisiniz doktor, biliyor muydunuz yoksa?" diye sordu.
Lisa geri yaslandığı sandalyesinde kafasını olumsuz anlamda iki yanına salladı "açıkçası pekte şaşırdığım bir şey değildi çünkü Jisoo'nun bir şeyler çevirdiğini anlamıştım ayrıca konuşup sarıldığım kızın bi anda uçup yok olma ihtimali bana hiç mantıklı gelmemişti. Ben deli değilim Min Gyu deli doktoruyum"
"Doğru, şimdi kazasız belasız evlerimize gidebilir miyiz? Benim bu olayla olan ilişkilerim burada bitmiştir"
"Elbette" dedi Lisa sırıtarak "elbette"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Paradise | Jenlisa.
Mystery / ThrillerJennie oturduğu yerden dizlerini kırıp kendine doğru çekti ve kafasını oraya gömdü "insan alışabilen bir varlık, bende bu odaya ve karanlığına, gözümü her kapattığımda bulunduğum güzel mekanlara alıştım. Az önce uçsuz bucaksız sadece çiçeklerin oldu...