Lisa bu olayları bir polise anlatıp anlatmamakta kararsız kalmıştı, doğru olan neydi ne yapmalıydı bilmiyordu. Jennie'nin anlattıklarına göre bu zamana kadar nasıl polisten kurtulmayı başarmışlarsa gene başarabilirlerdi. Bu durumu sadece elinde biriken kanıtlar kurtarabilirdi ama tek sorun elinde iyi bir kanıtın olmamasıydı.Ne kamera kaydı ne başka bir şey, sadece Facebook hesabı vardı o da yeterli olmazdı. Zamanı gençleri çokça trol amaçlı tehlikedeyim hesapları açıp ortalığı karıştırıyordu, Kore polisleride yorulmuştu bu tarz olaylardan. İlgilenmezlerdi.
Akıllıca davranmalıydı.
Bıkkınlıkla derin bir soluk verdi Lisa, bu şekilde iş nereye kadar sürecekti, bir şeyler bulabilecek miydi bilmiyordu sadece bir an önce Jennie'i kurtarmak istiyordu.
Ne zor bir istek.
"O zaman görüşürüz doktor"
Arabasına binen Min Gyu ile daldığı düşüncelerden uzaklaştı Lisa, hızla kendisine el sallayan adama karşı "dikkatli sürün, sağ sağlam evinize varın" dedi, bu saatten sonra hiçbir şey gözden kaçmamalıydı.
Kornasını çalıp uzaklaşan adam ile çevresine bakındı Lisa şu anlık etraf temiz gibi gözüküyordu. Fazla uzatmadan kendiside kaskını takıp motosikletine bindi.
Yorgundu ancak eve gitmek istemiyordu, Min Gyu'nun ibadethane dediği geldi aklına sadece bunu araştırmak istiyordu.
Koskoca Seul'de hangi ibadethaneden bahsettiğini kestiremezdi ancak aklına gelen en mantıklı tek yer hastaneye giderkenki yolda yakınlarda gördüğü kliseydi. Hastane yoluna girmeden sağ taraftaki girişte kalıyordu.
Lisa şimdi heyecanlanmıştı orada mutlaka bir şeyler bulabileceğine olan inancı sonsuzdu. İlerlediği yoldan hızla geri dönüş kavşağına girdi ve döndü, hız yapmaktan çekinmeden ilerlerken yandan az önce oturdukları kafenin önünden geçiş yapmıştı.
Hastane o kafenin ilerisinde dağlık alana girilen yolda kalıyordu. Şimdide akşamın bi' vakti yapacağı şey o dağlık yollardan motoruyla ilerlemek olacaktı.
Yol ağzına gelmesi ile bulunduğu yerden sağa dönerek düz ilerledi ve yokuşun dikleşmesi ile artık hastane yoluna girdiğini anladı.
Sağı ve solu ağaçlarla kaplı olan bozuk betonlu olan yolda ilerlerken Lisa ilk defa bir arabanın daha mı iyi olacağını düşünmüştü. Her zaman kullandığı yolda akşamların hiç bu kadar ürkütücü gözükebileceğini düşünmemişti, tepesinde bulunan aydınlatma bozuk ve yetersizdi sadece motorunun farlarıyla yolu görebiliyordu.
Genede umursamadı basit bir yola korkaklık yapacak değildi ve oradaki kliseye bir an önce gitme konusunda son derece kararlıydı. Biraz daha hız yaptı ve ileride gördüğü hastaneye gidiş yolu tabelası ile yaklaştığını anladı tek yapması gereken o tabelanın tersi yönü sağ taraftaki yola sapmaktı ve öylede oldu.
Girdiği yol öncekine göre daha ıssız ve bozuktu motoru sürekli taşlara takılıp duruyordu her ne kadar belli etmek istemesede şu an ecel terleri döktüğünü söyleyebilirdi.
Biraz daha ilerledi ve yolun sol tarafında kalan yere girerek kliseyi az daha ileride karşısında gördü, oldukça büyüktü bunun yanında bahçesinde bir kaç lüks araç vardı. Sinirle dişlerini sıktı Lisa.
Zaman kaybetmeden kendiside bahçeye girip motorunu rastgele bir yere park etti. Bu eski orman yolundaki klisede böyle lüks araçların ne işi vardı anlamıyordu. Kaskını bir sinirle çıkartırken motorcu yeleği ve yarım eldivenleriyle elleri yumruk şeklinde hızla büyük kapıyı açtı ve içeriyi adımladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Paradise | Jenlisa.
غموض / إثارةJennie oturduğu yerden dizlerini kırıp kendine doğru çekti ve kafasını oraya gömdü "insan alışabilen bir varlık, bende bu odaya ve karanlığına, gözümü her kapattığımda bulunduğum güzel mekanlara alıştım. Az önce uçsuz bucaksız sadece çiçeklerin oldu...