Jk: The Last Lovebender

7🌊

bu kerata bir haftada 4k okunmuş, artistliği kime bunun sen yokken fireball vardı aslan parçası havalanma hemen 🤺

bu bölüm minik bir düz yazıyla (aynen kardeşim 3k çok minik) geldik bakalım🔥🌬🌊🪨

Arenaya anlaştıkları saati bir dakika bile geçirmeden gelmiş olan adam Avatar'ın onu bekleteceğinin bilincinde olarak platformda beklemiyor, boş seyirci koltuklarından birinde oturuyordu.

Akademiye ait olan bu alana girmek pek de kolay değildi, bu yüzden içinde dışarıya belli etmek istemediği minik bir heyecan taşıyordu. Bu alana daha önce de gelmişti, hatta bu alanda pratik derslerinde birileriyle dövüşmüştü ve söyleyebilirdi ki kesinlikle bundan zevk alıyordu.

Ortak şehirde bulunan arenanın küçültülmüş bir versiyonuydu akademide bulunan. Bükücüleri hayata hazırlamak için sadece teorik dersler vermiyor, bazı derslerde burada elementlerini bükmelerine izin veriyorlardı.

Ve her yıl sonunda kura çekilerek başka uluslarla dövüşmelerine imkan sağlıyorlardı.

Taehyung akademideki en iyi ateş bükücü unvanını boşuna almamıştı. Senelerdir süren ve oturmuş olan bu eğitim sistemi içerisinde görülmüş en iyi öğrenciydi.

Pratik derslerinde ve dövüşlerde bir kez bile yenilmemiş, olağanüstü ateş bükme becerileri, ateş bükme ustalarının öğrettiği teknikleri yorumlayarak kendine özgü teknikler geliştirmesiyle herkesin gözünün üzerinde olmasını sağlamış ve örnek bir öğrenci olmuştu.

Yetenekli olduğunu bildiğinden bu yeteneğinin harcanmasına izin vermemiş, genç yaşında insanların takdirini kazanmıştı.

Tabii takdirini kazanamadığı, bu yeteneğini kabul etmeyen kişiler de vardı ve bu kişilerin başında olan şahıs aklına ne zaman gelse ulusundan gelen özelliği damarlarından akıp taşar ve ona büyük bir sinir olarak dönerdi.

Kendi tabiriyle çizgili çocuk dediği Jungkook yüzünden kontrolünü kaybedip neler neler yakmamıştı!

Jungkook'un Taehyung'u geç kalmaması için tembih ettiği halde kendisinin geç kalmasıyla kan ısısının yükselmeye başladığını fark etti genç ateş bükücü.

Yerinde sıkıntıyla kıpırdandı ve içindeki siniri atabilmek adına avuçlarını açıp küçük bir alev topu oluşturarak alevin renklerini izlemeye başladı.

Alevi renklerine ayrıştıracak kadar izleyebilmek, içindeki sarı, kırmızı, yeşil ve mavi renkleri canlı canlı görebilmek Taehyung'un bulduğu numaralardan biriydi. Bunu her yaptığında meditasyondaymış gibi sakinleştiğini hissediyordu.

Jungkook'un birçok özelliği sinirini bozuyordu ama en ağır basanı şu anda da olduğu gibi genç Avatar'ın umursamaz olmasıydı. Hiçbir şeyi umursamıyordu mavi saçlı çocuk, ne insanları ne de söz verdiği saatleri...

Bu umursamazlığı yüzünden onunla hiçbir zaman anlaşamayacağını düşünüyordu Taehyung. Kendisi harika bir ateş bükücü olmaya çalışırken ve yetenekli doğmuşken, Avatar'ın umursamazca yeteneklerini kullanması onu sinirlendiriyordu. Kendisi Avatar olsaydı çok farklı şeyler yapacağını, şimdiye tüm elementleri bükmeyi öğreneceğini ve hepsinde ustalaşmış olacağını düşünüyordu.

Bunu ne zaman düşünse o an olduğu gibi sinirleniyor ve bunun haksızlık olduğunu düşünüyordu. O çok çalışarak gözleri üzerine çekerken mavili çocuk hiçbir şey yapmadan bunu başarıyordu.