23.Sokakta Çığlık 1.Bölüm

160 11 2
                                    

Hayır bağırmadım. Ben bağırmadım.
Bağırmam için bir sebep yoktu. Ben yalnızca şahit oldum, gördüm. Dört kişi bir adamın etrafını çevirmiş, yüksek sesle şu soruyu soruyorlardı: "Çanta nerede?" Adam ıslarla bilmiyorum dese de çantanın onda olduklarını biliyorlardı. Tekrar tekrar aynı soruyu soruyorlardı. Adam da sürekli inkar ediyordu. Uzun boylu üzerinde uzunca bir paltosu olan adam belinde ki silahı çıkarttı, adama doğrulttu ve üçten geriye doğru saymaya başladı. Adam "dur tamam söyleyeceğim" dedi. Adam çantanın yerini söyledikten sonra bir el silah sesi duydum o anda ürkttüm, saklandığım yerden kafamı hafifçe çıkarttım ve beni aralarından birisi fark etti. "Dur kaçma gel buraya" diye arkamdan bağırsalar da ben arkama bile bakmadan koşmaya başladım ara sokaklara girip karanlıkta izimi kaybettirmeye çalıştım ama arkama baktığımda iki kişi hala peşimdeydi ve aralarından birisi "dur ufaklık zarar vermeyeceğiz" diye bağırarak beni kovalıyorlardı. Çok çok daha hızlı koşmaya çalıştım en yakın polis karakoluna doğru yöneldim, çok yaklaşmıştım kendi kendime "az kaldı biraz daha dayan" diye söylendim. Polis karakolunun önüne geldim ve arkama baktığımda kimse yoktu, pes etmişlerdi ama kendime "neden ben bir cinayete tanık olmuşken neden peşimi bıraksınlar?" diye sordum. Karakola girdim ve birisi seslendi "hey ufaklık nereye gidiyorsun?" döndüm ve kalp ritmim hızlandı, kekeleyerek "birisini öldürdüler" dedim. Daha çocuk olduğum için inanmadı. Polis memuru bana sordu " annen baban nerede?, nerede oturuyorsun sen?, kaç yaşındasın?" gibi sorular sordu ve yarım yamalakta olsa içimde olan korkuyla cevaplamaya çalıştım. Ailemi aradılar, ailem korku içinde karakola geldi. Aynı şeyleri annemede söyledim annemde inanmakta tereddüt etti ama inandı, polis memuruyla konuştu ve polis memuru benim olayın nerede ve nasıl olduğunu anlatmamı istedi. "23.sokakta ve dört kişinin bir adamı sıkıştırdığını" söyledim. Polis memuru kişilerin yüzünü, giyinişini tarif etmemi istedi. Ben sadece bir kişiyi görmüştüm o da uzun boylu, uzunca bir paltosu ve boynunda bir dövmesi olduğunu söyledim. Soruları cevapladıktan sonra polis memuru "şimdi ailenle birlikte eve gidebilirsin" dedi. Annem ve babamla karakoldan çıktık ve arabamıza bindik, eve doğru yavaşça gitmeye başladık. Arkamızdan hızlıca gelen bir araba önümüze geçerek birden durdu ve babamda ani bir fren yaparak durdu. Diğer arabadan üç kişi indi şöför koltuğunda da bir kişi oturuyordu arabayı hazır halde tutuyordu bana göre, babam arabadan seri bir şekilde indi sonra bize dönerek "sakin olun ve arabadan sakın inmeyin." dedi. Ben dışarıya baktığımda ise o adamların 23.sokakta ölen adamın katilleri olduğunu fark ettim ve bağırarak "anne bunlar onlar o adamı öldürenler" dedim. Babam adamların yanına gittiğinde bir el silah sesi duydum, dışarı baktığımda ise babam yere düşmüştü. Annemde arabadan hızlı bir şekilde indi ve "John" diye bağırarak babamın yanına koşmaya başladı ve adamlardan birisi annemin kafasına silahla vurdu ve annem yere düştü bayıldı. Ben arabadan indim ve kaçmaya başladım ama bu sefer beceremedim, yakaladılar beni ve arabaya bindirdiler. Uzun bir yoldan sonra arabadan indirdiler ve etrafıma bakındım hızlı bir şekilde ormanın ortasında küçük bir eve getirmişlerdi. Beni bir odaya sokup, kapıyı kitledikten sonra kendi aralarında tartıştılar ama pek bir şey anlayamadım tartışma konusu herhalde "kim benim başımda nöbetçi olarak kalacak" sorusuydu. Resmen kaçırılmıştım ben daha çocuktum ve babam ölmüştü, annem ise yolun ortasında baygın halde yatıyordu. Ben ise dört tane gangasterin ellerindeydim. Ağlıyordum, bağırıyordum. Çocuk aklımla bir şey yapmaya çalışıyordum. Ama ben her ne kadar çocuk olsamda unuttukları bir şey vardı pencereden atlayıp kaçabilme ihtimalimi yoka saymışlardı resmen ve bende atlayıp kaçmak için uygun zamanı beklemeye başladım...

23.Sokakta ÇığlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin