16 / Dönüm

3.4K 230 20
                                    

Elyas taha - gece mavisi

Birileri - Halledebilirdik

16 : Dönüm

Asır Aksoy

Uyumaya çalışıyordum ama uyku tutmuyordu kabusla uyanıyordum içimde kötü bir his vardı. Derin nefes aldım. Odamın kapısı açıktı

Holün otomatik lambasının yanmasıyla hole döndüm Arin kapımın önünden geçti. Gözleri uykulu gibiydi.

Gülümseyip ayağa kalktım o mutfağa girerken ben de merdivenlerden iniyordum. Altında siyah bol bir pijama üstünde ise sweat vardı saçları da salıktı.

Mutfaktan duyduğum kısık sesli tiz çığlıkla tüylerim ürperdi. Hızla mutfağa ilerledim.

Bir kar maskeli adam Arinin ağzını kapatmış ona bakıyordu.

" Arhan Alacanın selamı var. " dedi ardından Arine bıraktı.

" LAN " Diye bağırmamla koşarak mutfaktan çıkacaklardı ki tezgahta duran bardağı fırlattım kafasına denk gelirken yere düştü korumalarda sesi farketmiş olacak ki mutfağa girdi. Korumalar adamlara bakarken Merte işaret verdim.

Depoya götüreceklerdi.

Korumalar çıktı mutfaktan.

Arine baktım karanlıkta bile belli olan gözleri parlıyor yaşlar düşüyordu tüm bedeni titriyordu. Sesler çok olmadığı için yüksek ihtimal babamgil uyanmamıştı bile.

" Arin " dedim yumuşak sesimle adamların çıktığı kapıya bakıyordu. Gözlerinden usulca yaşlar dökülüyordu. Yanına gittim yüzünü ellerimin arasına aldım minnacık yüzü ellerimin arasında kaybolmuştu gözleri bana döndü " ağlama tamam geçti gel odana çıkalım orada konuşalım" dedim burada durmamız hiç mantıklı değildi.

Bedeni ellerimin arasında titriyordu ve bir şey yapamıyordum. Gözleri bendeydi ama beni duyduğundan emin değildim.

" Arin hadi güzelim " dedim ama o sanki başka dünyadaymış gibi beni anlamıyordu gözlerinden yaşlar usulca düşüyordu ellerime gözlerini sildim.

Elimi beline yerleştirdim ve onu yavaşça yürütmemle titreyen bedeni daha da titredi. Derin nefes aldım.

Yavaşça merdivenlerden çıktık odasına girdik onu yatağına otutturdum.

" ağlama geçti sakin ol ben varken yanında kimse bir şey yapamaz sana" dedim kısık sesimle. Onu ilk defa bu kadar çaresiz ve kötü görüyordum. Bu beni korkutmamıştı , benim canımı acıtmıştı.

Gözündeki yaşları sildim. Gözleri bana döndü hala yaşlar usulca düşüyordu.

" babamı abimi ya da Acarı birini ister misin? " dedim belki onlarda olursa daha güvende hissederdi.

Kafasını çok az sağa sola salladı. Hayır anlamındaydı. Çekmecenin üstündeki sürahiyi gördüm oraya adımlayacakken eliyle bileğimi tuttu "gitme" dedi fısıldayarak korkuyla. İçimdeki sızı gittikçe büyüyordu.

Geçmişin İzleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin