Uyandığımda heryerim ağrıyordu. Sanki saatlerce sıkış tıkış bir yerde kısılı kalmışımda sonra yatağıma geri dönmüşüm gibiydi. Yataktan kalktım yüzümü yıkamaya banyoya gittim. Elime geçen ilk şeyi giyip hemen aşağıya indim. Mutfağa indiğimde Sage kahvaltıyı hazırlamıştı bile. Bana yardım edicek hiç bişi kalmamıştı. Sage herkesin yerlerini değiştirmişti. Yeni yerime geçip Tabağımı doldurmaya başladım. Yemeğimi yerken arkadan bir elin saçlarımı toplamasıyla irkildim. Kafamı kaldırdığmda dağınık saçlarıyla boyut gezgini karşımda duruyodu. Yoru yanıma oturduğunda bütün iştahım kaçtı Sage'den izin isteyip kalktım ve odama gitmek için mutfaktan çıktım.
Odama girdim ve kapıyı sıkıca kapattım. Telefonumu ve kulaklığımı alıp biraz müzik açtım. Çekmecemden defterimi ve kalemlerimi alıp masama oturdum ve çizdim...hiç durmadan sadece çizdim. En sonunda birinin kapıya sertçe vurduğunu fark edip kapıyı açtım. Ama kimse yoktu sadece mavi bir kutu ve bir buket ay çiçeği vardı. Kutuyu ve çiçekleri içeri aldım ve yatağımın üstüne koydum. Kutuyu açtığımda içinden çok güzel bir defter ve kalem çıktı. Defterin içini açtığımda içinden bi not düştü. Notta yazanları okuduğumda kutuyu kimin gönderdiğini anlamıştım. "Gece yarısı olmadan b side girişine gel. Sıkı giyinmeye çalış." notu masaya koydum ve duşa girdim. Bir kaç dakikalığına rahatlamaya çalıştım.
Duştan çıktığımda saat 23:00'dı. Elime ne geldisye giydim ve aceleyle dışarı çıktım. B side girişine geldiğimde hiç bir tuhaflık yoktu ta ki...ışıklar sönene kadar. Karanlıktan korktuğum için kafamı kaldırıp gök yüzüne baktım. Gözlerimi açtığımda yıldızlar bana gülümsüyordu. O sırada bir şey dikkattimi çekti. Yerde parlayan küçük bir deniz yıldızı vardı. Kağıdı yerden aldım ve okumaya başladım. "Arkana bak" arkamı döndüğümde duvara asılı bir kağıt daha buldum. Onu da okumaya başladım. "Sana bir sürprizim var. Umarım seversin." bir anda birinin elimi tuttuğunu hissettim. Kim olduğuna bakmak için arkama döndüm ve karşımdaydı. Boyut gezgini..."gelmişsin hadi meteor yağmuru başlicak." Icebox'ın en yükseğindeydik. Ve çok güzel bir meteor yağmuru vardı. Yoru bi anda bana döndü ve dedi ki "Doğum günün kutlu olsun deniz kızı..." ağızımdan tek bir kelime bile çıkmadı. Kendi doğum günümü ben bile unutmuştum fakat yoru hatırlıyordu. "Ama nasıl" diye düşündüm. Tam ağızımı açıp tek kelime edicekken yoru bana doğru eğilip beni yanağımdan öptü. Olduğum yerde kalmıştım. Hiç beklemeden ordan uzaklaştım ve odama kaçtım. Ben az önce ne yaşamıştım? Yoru doğum günümü nasıl öğrenmişti? Neden böyle birşey yapmıştı? Ve ben neden bu kadar mutluydum...kafamda bir sürü soru vardı ama hepsi de cevapsız kalmıştı.
Evet bayadır yazmıyorum. Ve tekrardan yazmaya başlamak çok iyi geldi. Eğer bir şey söylemek isterseniz yorumlardan yazabilirsiniz
Hadi bb UwU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Böyle Seviyorum
Fanfiction"İnsanlar benim hakkımda istediklerini söylesin. Beni istedikleri kadar incitsin. Ama ona...asla dokunmasınlar..."