" Bugün sizinle takılabilir miyiz? " diye sordum.
—
Gerilerek verdiğim bir karar olsa da masanın başına geldiğimde teklif etmiştim. Masadaki bütün gözler bana döndüğünde ters bir cevap alacağımı hissetmiştim resmen.
" Masamız dolu. " diyip göz devirdi minik yüzlü çocuk.
Changbin anlamsız bakışlarla bana bakıyordu, bu kadar kesin reddedileceğimizi düşünmemişti sanırım.
" Felix saçmalama, tabii takılabilirsiniz. " dedi Jeongin gözlerini Felix'e belerterek.
Tek tanıdığım Jeongin olduğundan onun karşısına oturdum, diğerleri de adlarını bile bilmediğim kişilerin yanına.
Jeongin " Üzgünüm. " diyerek fısıldadı, sorun olmadığını belirtmek için başımı salladım.
Boğazımı temizleyip " İsmim Hyunjin, memnun oldum hepinizle. Jeongin'in yeni grup arkadaşıyım, umarım iyi anlaşırız. " diyerek söze başladım.
Daha sonra herkes kendini sıra sıra tanıtmış ve bir yandan yemeklerini yemeye devam etmişti.
Eğlenceli ve samimi kişilikleri vardı hepsinin. Jeongin'in aksine hepsi ona göre daha dışadönüktü. Jeongin'in daha çekingen bir yapısı vardı.
" Öğle arası bitmek üzere, kalkalım. Oturmamıza izin verdiğiniz için teşekkür ederiz, daha çok görüşelim. Sınıflarımız aynı katta, istediğiniz zaman uğrayabilirsiniz." diyip ayaklandım.
Sırasıyla Changbin, Chan ve Minho da ayaklanmış, yemekhane çıkışına doğru ilerlemeye başlamışlardı.
Kapıdayken arkamı döndüğümde Jisung heyecanla bir şeyler söylüyor, Jeongin onun dediklerini reddetmeye çalışıp başını ve ellerini sallayıp duruyor, Felix ve Seungmin de bu garip ortama gülüyorlardı.
Jeongin beni fark ettiğinde gergince sırıttı ve el salladı, gülümseyip başımla karşılık verdiğimde bizimkilerin arkasından gittim.
Minho " İyi insanlar ya. " diyerek konuyu başlattı.
" Evet ama baştaki tavrını hiç beğenmedim şu çocuğun, kırıcı. " dedi Changbin.
" Şu çocuk değil, Felix. "
Arkamızdan gelen sesle yavaşça arkamıza döndüğümüzde Felix'in sinirli yüzünü ve diğerlerini gördük. Henüz sınıfa ulaşmamışken yorum yapmamız iyi olmamıştı...
" Üzgünüm, Felix. " diyip sırıttı Changbin umursamaz bir tavırla.
Felix sinirli suratına daha da sinir eklediğinde Minho " Hadi gidelim. " diyip merdivenleri çıkmaya başlamıştı.
Bu defa Jeongin'e karşı " Özür dilerim. " diye fısıldayan bendim...
—
Akşam olup çıkış saati geldiğinde hafif çantamı sırtlanıp, arkadaşlarımla vedalaştıktan sonra çıkışa ilerledim.
Okul bahçesinin çıkışındaki Jeongin'i fark ettim, selam vermek için yanına gittim. Geldiğimi fark eden Jeongin gülümsedi.
" Selam Jeongin, nasılsın? "
" İyiyim, yorgunum ve hemen eve gitmek istiyorum. Sen? " dedikten sonra arkasındaki Seungmin'e el salladı.
" Ben de öyle, eve gideceğim şimdi. İyi akşamlar! "
" Sana da iyi akşamlar Hyunjin! " diyip şirin bir şekilde gülümsedi.
İkimiz de okuldan çıktığımızda aynı yöne doğru ilerliyorduk. Birkaç dakika sonra yolumuz ayrılır diye düşünürken hiç kesilmedi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
drummer,, hyunin
Fanfiction@hyunjin_hhj: Bateristmişsin sanırım, okulun müzik grubuna neden katılmıyorsun? - 🥇 - # hyunin | 220922 | 🥇 - # yangjeongin | 021022 | 🥇 - # stay | 031022 |