the morning

3.6K 391 395
                                    


Jeongin 👼🏻
Öpersin..
Görüldü (23.47)

Hyunjin ^^
Öper miyim????|

Hyunjin ^^
Yarın hazır ol o zaman
Utanayım falan deme ;)
Görüldü (23.48)

Jeongin'den koca bir görüldü yediğim gecenin ardından sabah uyandım. Görüldü atmasının bir anlamı yoktu çünkü sabahın erken saatlerinde görüşecektik...

Zorla kalkabildiğim yataktan çıktım, hızlıca hazırlanıp bekletmemek için ceketimi ve içi neredeyse boş olan çantamı alıp erkenden çıktım. Buluşacağımız yere geldiğimde ise çoktan bekliyordu.

" Günaydın Jeongin! "

" Günaydın... "

Yüzüme bakmamaya ve göz göze gelmemeye çalıştığı bariz belliydi.

" Bir sorun mu var, durgunsun. "

" Hayır. "

Bugün daha kalın giyinmesine rağmen yine de üşümüş olan yüzünü, kızarık yanaklarından fark etmiştim. Çenesinden hafifçe tutup yüzünü kendime çevirdim.

" Öpecektim sanki seni... "

Gergince yutkundu, yine gözlerini kaçırdı benden.

" Sonra öpersin. Kahvaltı yapalım. " dediğinde hissettiğim teni yanıyordu resmen, yine de ısınmasına yardımcı olmuştum sanırım...

" Sonra dediğin zaman da hızlı gelir... Tamam öyleyse, gel gidelim. " dediğimde peşime takıldı, pek mekana gitmediği için etrafı bilmediğini söyleyip benim götürmemi istemişti. Yakınlarda birkaç güzel yer biliyordum ancak en iyisi olması için biraz araştırmıştım.

Şirin, küçük bir pastaneye geldiğimizde esen rüzgardan hızlıca uzaklaşmak için içeriye girdik. Erken olduğu için o kadar dolu değildi ancak vakit geçtikçe fazlaca dolu olacaktı, burası popüler bir yerdi sonuçta.

" Ne yemek istiyorsun? " diye sorduğumda menüde göz gezdiriyordu.

" Bilmem, canım tatlı şeyler çekiyor ama yersem hiç iyi olmaz sabah sabah... "

" Evet, güzel bir kahvaltı yap ondan sonra yersin tatlını. " dediğimde çalışan masamızın başına gelmişti. Serpme bir kahvaltı ve Jeongin'in en sevdiği içecek olduğundan, iki kivili gazoz istedik. Böyle bir içeceğin varlığından bile haberim yoktu bugüne kadar...

Siparişlerimiz geldiğinde hemen başladık, dersin başlamasına yarım saat kadar kalmıştı. Jeongin sürekli yemek hakkında konuştu, sevdiği şeylerden bahsetti. Mesela yeşil zeytini aşırı seviyormuş, en sevdiği sebzeler havuç ve domatesmiş. Yemek yapmayı severmiş ancak güzel olmazmış çoğu;

" Bir gün yaparsan bakarız güzel mi değil mi. "

" Olur! Güzel bir yemek öğrendiğimde tadına sen bakacaksın! " dedi heyecanla.

Dışarıdan öyle görünmese de konuşurken yerinde duramıyordu. Sevdiği şeylerden bahsederken çok heyecanlı oluyor ve tüm düşüncelerini anlatmak istiyordu. Ben de onu dinlemeyi seviyorum, ne anlatırsa, anlamlı olsun veya olmasın, eğlenceli geliyor bana. Heyecanını izlemek güzel, tıpkı bir çocuk gibi neşeli oluyor ne zaman benimle konuşsa.

drummer,, hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin