Öncelikle selamlar.
Biraz buruk bir şekilde yazıyorum bu yazıyı, ne zaman yayınlarım bilmem ama tamamen kafa dağıtmak için başladım bu kurguya.
Cümleten geçmiş olsun ve başımız sağolsun.
Çok geç oldu farkındayım ancak buraya girecek gücü kendime bulamadım. Çoğu insan gibi benim de kayıplarım oldu.
Moralinizi daha fazla bozmak istemiyorum. Dediğim gibi kafa dağıtmak için yazdım. Eksik yerler, mantık hataları varsa özür dilerim şimdiden
İyi okumalar.
🖤
Kulaklıklarımın duruşunu düzelterek arkamdaki, müdür para ödemediği için yanmayan kaloriferlerden dolayı soğuk olan duvara yaslandım.
Şuan tek umudum Bim'den aldığım yirmi liralık kulaklığın dışarı ses vermemesi, çünkü Ankaralı Namık tüm karizmamı çizebilir arkadaşlar.
"Pera, zil çaldı kızım. Hadi sınıfına!" Ankaralı Namık bozamasa da Nurgül hoca bozmuştu tüm havamı ya.
Sessiz kalarak sınıfa geçtiğimde arka tarafa geçip sırama oturdum.
9. Sınıfa yeni başladığımda kendime bir söz vermiştim; güya herkes beni sessiz kız olarak görecek, evde silah cephanemin falan olduğunu sanacaktı ama yanlışlıkla sessizliğin dozunu abartıp kendimi zorbaların eline teslim etmiştim.
Şimdi yürüsem herkesin gözüne batıyordu neyse ki umursamamayı öğrenmiştim.
Valla övünmek gibi olmasın ama on numara kızdım, nasıl beni dışlayabiliyorlardı anlamıyordum. Ben olsam ayaklarıma kapanır Daye Hatun'a dönüşürdüm.
Sıramda iyice yayılarak otururken içeri favori ve kesinlikle aşırı yakışıklı olan stajyer Melih hoca girdiğinde hızla ayağa kalktım.
Genelde İsmail hocaya bir şey olduğunda o giriyordu dersimize.
Tekrar oturduğumuzda o yoklamayı almaya başlamıştı.
Şimdi şuanki yaşım 17 ama yuvarlarsak 23 falan oluyor. Hocanın yaşını da 26 sayarsak...
Biz evlenebiliriz bence hiç sorun yok.
"Pera Sonat?" Listenin sonundaki adımı okumasıyla elimi kaldırarak beni görmesini sağladım.
Dediğim gibi, sınıfta sessiz oluyordum genelde.
"Derse geçmeden önce İsmail hoca yer değişikliği yapmamı istedi. Onu bir halledelim."
Hayda, nereden çıktı bu şimdi?
Ben ne güzel iki kişilik sırada tek oturuyordum. Mis gibi.
"Mustafa, artık biyoloji derslerinde Pera'nın yanına oturacaksın. Eymen sende Sedef'in yanına geç."
LAN LAN HAYIR!
"Hocam başka birinin yanına otursam?" Mustafa çocuk gibi mızmızlanmaya başladığımda saçlarımı savurarak içimden yedi sülalesine sövmeye başladım.
Sanki ben sana çok meraklıydım kurbanlık koyun!
Mustafa istemeyerek de olsa yanıma geldiğinde, sevgilisi Sera'nın bakışları altında derse başlamıştım.
Allah'ım sen beni Sera'nın gazabından koru.
*
*
"Lan salak mısın Shrek yakışıklı sadece azıcık şerefsiz." Kaşlarımı çatarak Hazal'a baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
can kırıkları
Chick-Lit"Al yavrum, nur topu gibi dört abin oldu." O an duygularımı tam yansıtamıyordum ama... NELER OLUYOR BU AŞAĞILIK EVDE?