Heval

DÜĞÜN

Medya: mirza akdağ

Herkese merhaba kötü bir aksiliklerden dolayı bölüm atamadım. Ama yine burdayız kaldığımız yerden devam ediyoruz. Herkes bölüm olduğu gibi aksin dolu olucak. Tek dileyim okurken zevk alacağınız ve beğenmiş olmanız.

iyi okumalar:)

mardin sokaklarında yine o ses duyuldu, yine korkulur yükseldi. Bu ses herkesin sevdiğini alıyordu.

Duyulan silah sesler ile kadınlar çığlık atarken erkekler silahını çekmişti bile. Kiminin karısı çocuğu vardı. Korku vardı.

Kadınlar korkudan çığlık atarken, konaktan kaçarak çıkmışlardı. Herkes konağı terk ederken aşiret büyükleri kalmıştı. Kimse anlam verememişti bu olaya. Herkes olacaklara beklerken siyabend ve bedirhan kadınları yukarı çıkardı.

mirza Botan'nın karşısına geçip silahı ona doğrutmuştu. Botan bu olaya anlam vermezse bile hangi cüretkarla botan'a silah çekmişti.

"Botan ağa nerede görülmüş söz verilmiş kızı nikahına almak? " mirza gür sesiyle konuşurken botan dediklerinden hiç bir şey anlamamıştı. Botan sinirle ellerini yumruk yaparken, hala karşısında kim olduğu belirsiz ona silah doğruttuyor

" benim olanı benden alamazsın botan ağa! "botan mirza'nın benim olanı heval için söylediğini anlamıştı." nereden senin oluyormuş lan! "

botan'nın Sinirle bağırsağı ile mirza yavaş adımlarla botan'nın yanına vardı. Piran kadınları korku ile olanlara bakıyordu. Zelal hanımın korku sarmıştı yine. Mirza botan'nın kulağına eğilip" babası bana verdi daha doğrusu kızını bana sattı botan Piran "diye fısıldadı.

Botan duyduğu şeylerle buz kesmişti nasıl yapmıştı bunu kızına? Botan duydukları şeyler ile, ilerde duran birindar ağaya çevirdi kafasını, nasıl babaydı bu adam? Yüzünün en sert halini Birindar ağaya sunuyordu. botan alayla konuşan mirza'ya çevirdi yüzünü

" yani anlayacağın botan ağa heval satılıktır. Hemde bana, babası bana sattı parasını aldı sözünü verdi. " bir kadına satılıktır diye hitap eden mirza, kendine yakışanı yapmıştı. "hayde ver benim ola_" sözünü bölen yüzüne gelen yumruk oldu.

Botan mirza'nın satılıktır kelimesi ile sert yumruğunu indirmişti.

"laaaan siktiminin pezevenki bırak almaya o lafı KULLANAMAZSIN" bağıra bağıra konuşup, soluksuz yumruklarını mirza'nın suratına indiriyordu. Durmaksızın vuran botan'ı sar sor almışlardı mirza'nın üstünden "duydun mu adi herif? Hiç bir yere alamazsın artık benim!"

İlerde korku ile olanları izleyen heval konunun o olduğunu anlamıştı. Anlayamamıştı bu adamın ondan ne istediğini.

Mirza alayla ağzına ki kanları tükürüp dağılmış yüzünü patlamış olan dudağıyla sırıttı. "botan ağa inanmıyorsan babasına söyle kimin olduğunu" mirza'nın imalı konuşması daha çok sinirlenmişti botan

Botan yine mirza'nın üzerine atılacaktı ki aşiret büyükleri araya girmişti"kendinize gelin nedir derdiniz konuşup çözelim "diye uyarmıştı iki gençi." aynen aynen konuşalım toplayalım aşireti en kıza zamanda"diyip adamlarını alıp çıkmıştı konaktan mirza.

Avlunun duvarlarında botan'nın gün sesi duyulmuştu yine "dağılın lan herkes dağılsın, siyaben herkesi konağa götür." demişti. Herkes yavaş yavaş avluyu terk ederken "en kıza zamanda aşireti toplanıp konuşulacak Baran ağa" demişti aşiretin en büyüyü.

Avluda sadece birindar ağa botan ve babası vardı. heval'i yukarı çıkarmıştı ayşe, günü mahvolmuş kötü bitmişti. Botan herkesin gitmesini fırsat bilip birindar ağanın iki eli ile sert bir şekilde yakasını kavramış "doğru mu lan? Adi herif yaptın mı lan bunu kızına sattın mı!" yüzüne haykırıyordu sor tutuyordu kendini botan bu adamı öldürmemek için.