Sırtımı evimizin soğuk duvarına yaslamış karşımdaki ağaca bakıyordum. Sananın partisi için iyi hazırlanmaya çalışmıştım. Jisooda orada olabilirdi. Umarım olurdu. Gürültülü bir araba sesi geldiğinde Lisa olduğunu anlamıştım. Gaza ayağı yokmuş gibi basıyordu ve benden önce Rose'u aldıysa onu etkilemek için gaza oturmuş bile olabilirdi. Parlak flaşları gördüğümde sırtımı kaldırdım ve duran arabaya yürümeye başladım. Işıktan çok bir şey görünmüyordu ama ön kapıyı açtım. Karşımdaki kişi ile duraksadım. Rose? Ön koltuk? "Napıyon sen burda?" Dediğimde tek kaşını kaldırdı. "Yengeler önde oturur mal" Lisa'ya baktım.
"Atacağın havayı yiyeyim ben senin" söve söve arka kapıyı açtım. Trip attığımı belli etmek için kapıyı sertçe kapattım ama Lisanın pek umrunda değildi. Makyaj yapan Rose'a bakıyordu. Rose çok güzel gözüküyordu. Onun yüzüne sahip olabilmek için ailemin servetini verebilirdim. Kafamı cama çevirdim aslında ne partileri severdim nede öyle ortamlarda takılmayı. Ama sanayı seviyordum sarı saçları ve kahverengi gözleri ile asil bir kızdı güzeldi tek sorunu yasal olmayan işlerle uğraşırdı. Motor yarışları, dövüş kursları veya izlemeye giderdi. Çok yakın değildik bu yüzden ona yapmamasını söylemedim ama konuşabildiğimiz ilk fırsatta uyarmalıydım onu. "Jennie güzelim sana hırka getirdim. O mal şimdi üşür Jisoo'ya güzel gözükmek için götünü dondurur diye çantana koy" O kadar dalmıştım ki Rose'un sesi ile irkildim. Ona gülümsedim ve hırkayı aldım. Çok iyi tanırdı beni.
...
Sonunda gelmiştik. Arabadan inip mekana baktım. Ayna kareler ile yapılmış büyük binanın üzerinde kırmızı yazılar ile Sana yazıyordu. Kendisine yakışan bir yer yapmıştı ama umarım her haftasonu parti yapmazdı. "Orada direk varsa dansözler işsiz kaldı demektir" dedi Lisa. "Sakın öyle bir şey yapma" dedim kaşlarımı çatarak. "Yapacağım, hatta seni de omzuma alacağım" şimdi gülüyorduk ama yaparsa aşırı rezil olurdum. "Üzgünüm Jen ama bu sahneyi görmek için her şeyi verebilirim" dedi Rose.
"Her şeyi? Direkt seni istiyorum" Lisa diyip Rose'a eğildi. Rose ise kendisini öpecek sandı ve geri çekildi. Parmağını sallayıp "daha erken" dedi. Huysuz yaşlı Lalisa ise yüzünü buruşturdu. "Artık girmezsek kapılar kapanacak" dedim ve içeriye geçtik.
İçerisi o kadar güzeldi ki ben absürt bişey beklerken Sana harikalar yaratmıştı. Mavi loş bir ışık en yukarıda tam aşağıdaki tüylü siyah koltuklara vuruyordu. Çok güzeldi heryer ama benim dikkatimi çeken başka bir kız vardı. Jisoo. Bu gün onunla konuşmak istiyordum. Eğer arkadaş olursak her şey daha kolay olabilirdi. Telefonumdan gelen mesajla ceplerimi yokladım.Çocuklarımın anası hatunum
Kim Jisoo: Senden o kadar nefret ediyorum ki Jennie Kim
Sevgisine sahip olamayacağın birinin nefretine minnet etmek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jensooer/yarı texting
Romance"Özgürlüğüm elimden alındığından beri seviyorum seni. Zaten sen almamışmıydın hislerimi?"