BU BÖLÜM KISA OLDU. DAHA UZUN BÖLÜMLERLE BERABER GELECEĞİM.
1 AY SONRA...
Her şey yolundaydı. Asil ile Aden birbirlerini keşfetmiş ve mutlulardı. Taylan'la ilişkimiz çok iyi ilerliyordu. Her gün el ele sokaklardaydık. İnsanların tuhaf bakışlarına aldanmayıp , parmakların üstümüzde dolaşmasına izin veriyorduk. Evet , farklıydık. Normal iki sevgili gibi değil aksine en anormal iki dost gibiydik. Ama seviyorduk , seviyordum.
Balonun üstünden bir ay geçmişti. O olay hala beynimde yankılanıyordu. Sesler , bedenimin kaskatı kesilmesine sebep oluyordu. Bir aydır buna benzer olay yaşamamıştım ama kötü hissediyordum. Ki düşüncelerimden kurtulmamı çalan kapının zili sağladı. İç çekerek ayağı kalktım ve her zaman ki gibi , '' Kim o! '' kapının deliğine adeta yapışmıştım ki , '' Benim , Bilun. Taylan. '' İlginç bir davranış gibi karşılamam normaldi. Ne de olsa Taylan'nın annesi Rus'tu. Kapıyı açıp Taylan'a sarıldım.
'' Günaydın , bebeğim. ''
'' Günaydın , sevgilim.'' Ah oksijen var karbon dioksit var. Unutmayalım bir de Taylan'ın kokusu var. Gülümsedi, hissettim. Başımı göğüsünden kaldırıp ona baktım , '' İçeri geçelim.'' İçeriye doğru adım attı ki arkasını döndü, '' Hadi bugün herkesin gezdiği yerleri değilde yaşadığımız yerin caddelerinde dolaşacağız sevgilim. Ben burada otururken sende hazırlan. '' Taylan'a anlamsız bir bakış atmıştım. Onaylamamı isteyen bir tavırla yaklaştı. Bana gelmesiyle bir adım geriliyordum ki sırtım duvara gelene kadar. Gülümsedim, gülümsedi. Elini belime kibarca yerleştirdi. Diğer eliyle gözlerimi kapattı, dudakları aralandı derin bir nefes aldı ve , '' Yeniden gülümse,'' gözlerimi gözlerimi aralayıp gözlerine kenetlendim. Ve iki dudağımı birleştirip yukarı kıvırdım. Gözlerimi kapatım elimi boynuna doladım. Gözlerimin önüne gelen saçlarımı parmaklarının ucu ile kulağımım arkasına yerleştirdi. Beni kendine daha da yaklaştırıp , kulağıma eğildi, '' Korkuyorum , '' ne olduğunu bilmiyordum , ne hissettiğini. Kalp ritmi hızlanmıştı , sağ göğsümde hissedebiliyordum. '' Senden uzaklaşmak istemiyorum , Bilun.''
Dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı..
...
Hazırdım. Taylan'a seslenip hazır olduğumu belirtme gereği duydum, '' Hazırım yakışıklı. '' Taylan'ı gülümsemiş bir şekilde odamın kapısına yaslanmış durumda buldum , '' Bu cümle tanıdık geldi..'' Ona soru işaretleri dolu bakışlar attım , '' Ha , evet. Yanlarına eğlenmek için gittiğim hayat kadınlarından duymuştum. Aynen şöyle; Ben hazırım yakışıklı, yakşam biraz. '' Demesiyle çok oldum. Yanına yaklaşıp omzuna bir yumruk geçirdim. Gülümseyip kendimizi sokağa attık.
Ellerini elime kenetleyip , yanağıma bir öpücük kondurdu, '' Seni seviyorum. '' Gülümsedim , ''Bende. ''
O kadar çok eğleniyorduk ki bir anda içimden kaçma isteği geldi caddede koşturuyoduk ki , bir kadına çarpıp onu yere serene kadar..
'' Şey.. Ben , çok özür dilerim. '' Kadın bana ölümcül bakışlar atarken Taylan onu kalkmasına yardımcı oldu, '' Özür dileriz. '' Ki yeniden koşmaya başladım, arkamı dönüp Taylan'a bakarak konuşuyordum ki Taylan'ın sesi benim korkama sebep oldu ,
'' Bilun ! '' Kendimi yerde bulmuştum. Arabanın önünde kanlar içinde yatan Taylan'ı görünce kendimi boşlukta buldum. Gözlerim kararıyordu. Ona hiç bir şey olmamalıydı. Yoksa kendimi affetmezdim.
...
Gözlerimi açtığımda önce bir şey anlamasam da hastanede olduğum sonucuna sonradan vardım. Kolumda ki serumu görünce aklıma Taylan gelmişti. Haraket etmeye başlayınca hemşire içeri girip , '' Daha iyi misiniz? '' '' Taylan nerede? '' Hemşireden gözlerimi ayırıp serumu kolumdan çıkardım , '' Durun hanımefendi. '' '' Taylan nerede ? Onu görmek istiyorum. '' Dememle kalmadan odadan dışarı attım kendimi. Danışmaya gidip zorla sesimi çıkararak. Taylan'ın adını fısıldadım , '' İlerde sağda efendim , '' dediğinde koşarak odanın olduğu yere koştum.
'' Taylan, hayır. '' Karşıdan gelen doktora soru dolu bakışlar attım , '' Tanıyor musunuz? '' Evet anlamında başımı salladım. '' Başınız sağolsun. '' Gözlerimden yaşlar tane tane dökülüyordu. Başım dönüyordu , ellerimi Taylan'ın odasının camına yasladım. İçeride ki hemşire üstüne beyaz bir örtü örtüyordu. Ellerim titredi. Anılarım , her şeyim. Kalbim de durdu onunla beraber. Bir kaç saat önce tenimde nefesini hissettiğim adamın nefesi kesilmişti. Ben onu hayatta kalması şartıyla sevmemiştim. Canım acıyordu. Suçlusu bendim bunun. Bu aracın sahibini bulmalıydım. Değişiyorum. İçimde bu acıyı hafifleten intikam duygusu vardı. Yeniden doğuyorum. Düşüncelerimin arasına yabancı bir ses girdi , '' Özür dilerim. O arbanın sahibi benim , '' duyduklarıma inanamamıştım. Gözlerimden akan yaş dizimin üstüne düştü. Kafamı nefretle kaldırıp , '' Sen , ha. Araba kullanmasını bilmiyormusun , '' kalkıp onu yumrukluyordum. '' Senin yüzünden oldu her şey. '' Bir kaç dakika sonra beni sakinleştirip oturttu.
'' Benim adım, Fatih. Fatih Mercan. Benden şimdi şikayetçi olabilirsin. Yeter ki sus! ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilun
Fantasy'' Ben yarım ay. İsminin anlamıyım , Bilun. Sen normal bir insan değilsin. Seçilmişsin ve bu geceye aitsin. '' Ses çıkartamıyordum. '' Farklısın. Sen ateşsin . Ateş ise sen. Yeryüzünün en önemli parçası seni bulacak. Bütün hayatını değişecek Bilu...