-3-

38 13 46
                                    

Yaklaşık 2 hafta geçmişti o kızla konuşalı tam 2 hafta olmuştu. Neden yazmayı bırakmıştı? Okulun koridorlarında boş boş geziyordum eski Ekin olsaydı her gün kavga disiplin cezası falan olurdu.

Bir takım ayak sesi geliyordu hızlı bir şekilde. karşımda bir kız bana doğru koşuyordu. Ne oldu tahmin edin bana çarptı.

"Hey sakin ol"

"Çekilsene be önümden seninle mi uğraşıcam?"

"Hem suçlusun hem güçlü"

Kolunu tutuyordum kendini geri çekti yerdeki kitaplarını alarak uzaklaştı. Biri tarafından kovalanıyor olabilir mi diye merakla kızın geldiği yöne bakındım.

Tahmin ettiğim gibi oğuz ve çetesi tabi adı büyük sadece. kendileri  ödlektir.

Oğuz yanımdan geçerken çelme takmamla yere kapaklandı. Hızlıca kendini toparlayıp kaşlarını çatarak bana baktı.

"Ekin bir kere benimle uğraşma!"

"Sana bulaşmak o kadar hoşuma gidiyor ki"

"Şuan seninle uğraşamam daha önemli işlerim var"

"Bir kızı kovalamak mı? Niye?"

"Nedeni seni ilgilendirmez" gitmek üzereyken söylediğim şeyle duraksadı bana döndü.

"Babanı ilgilendirir ama"

Oğuzun babası müdür yardımcısıydı babasından az da olsa korkardı. Arada artislik taslasada korku başına belaydı.

"Öğrenmek mi istiyorsun? Sadece onu sevdiğimi söyledim ve redderek kaçtı"

"Sense zorla kabul ettirmeye falan mı çalışıyordun?"

"Hayır konuşmaya çalışıyordum."

"Kız kabul etmiyorsa istemiyordur şimdi kaybol yoksa gideceğin yer kızın yanı değil müdür odası olucak"

Ağzında bişeyler geveledi ve geldiği yöne geri dönüp gitti.
Kızın ilerlediği yönde ilerledim. Bu koridorun sonu okul terasına çıkıyordu. Bu nedenle terasa çıkıp etrafıma bakındım.

Bankın üzerinde oturuyordu o kız. Yanına sanki tesadüfen karşılaşmışız gibi gittim.

"Bu iş bu kadar basit" dedim. Söylediğim şeyle bana dik dik baktı.

"Ne istiyorsun neden beni takip ediyorsun!"

"Sakin olur musun lütfen! Ben olmasaydım şuan oğuz seni köşeye sıkıştırmıştı teşekkür edeceğine-"

"Sana mı teşekkür edicem be? Asıl sen olmasaydın hayatım mükemmel olurdu"

Kalkıp gideceği esnada kolundan tuttum gerçekten insanları anlamıyordum.

"Niye atar yapıyorsun durduk yere? İlk kez seninle karşılaştım ve sanki yıllardır beni tanıyormuşsun gibi davranıyorsun"

"Çünkü tanıyorum oldu mu?"

"Olmadı eğer nedenini söylemezsen gidemezsin!"

"Buna sen mi karar veriyorsun?"

Tam ağzımı açacaktım ki yüzüme yumruk yemem bir oldu. Bir kıza göre gerçekten güçlüydü. Attığı yumruk burnuma isabet etmişti. Burnum kanıyordu. Kız kolunu kurtarıp gözden kayboldu.

Ben burnumu tutarak lavaboya gittim. Peçeteyi alarak burnumun kanlarını sildim. Akmaya devam ediyordu. İyilik yapalım dedik düştüğümüz hallere bak. canım yanmıyordu aksine sinirim bozulmuştu.

Evet bir zamanlar gerçekten çok kötü bir çocuktum ancak değişmiştim. Kötü değil iyi biriydim. Kötü olduğum zamanlarda bir sürü düşman edinmiştim.

Lavabodan çıktım sınıfa doğru yürüyordum koridor boştu. Herkesin derste olduğuna eminim. Ayrıca bu kızın ismini öğrenebilirsem onun geçmişini araştırarak bilgi edinebilirdim.
Ne yapacağımada o zaman karar verirdim.

"Sana ne oldu Ekin?"diyerek yanıma Geldi Sıla.

Sıla benim arkadaşımdı. Aslında tek arkadaşımdı. Onu seviyordum kız kardeşim gibi sıradan kardeşler gibiydik. Ona herşeyimi anlatıyordum dedim ya Kardeşim gibi.

"Hiç sorma bir kızdan dayak yedim"

"Olum sana kaç kez söyledim bir kızla konuşmadan önce gel benimle konuş ben sana yardım ederim diye"

" Öyle değil ya kız oğuzdan kaçıyodu oğuzu tehdit falan ettim korktu tabi ödlek kızın yanına gittim konuşmak için terslemeye başladı kolunu tuttum işte cevap vermeden gidemezsin falan dedim. Burnuma yumruk atım kolunu kurtardı kaçtı."

"Oha olum ciddi miisin kim bu yürek yemiş kız? Tamam artık kötü biri değilsin ama bu kızada bişey yapıcaksın değil mi?"

"E bi zahmet onun içinde bişey yapayım dimi?"

"Yani, hadi derse girelim"

Bölüm sonu.

Gençler sizce bilinmeyen numarada ki kız kim?

Zorba/TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin