UZAY'IN DERİN'LİĞİ

5.BÖLÜM ~ Boya Macerası

Teyzemin evine geldik. Gelene kadar Uzay'ı izlemiştim. O ise içine kapanık bir şekilde sus pus oturup camdan dışarıyı izledi. Onun aslında ne kadar uysal ve sakin bir yapısının olduğunu gördüm. Taş varlık beni yine derinden etkilemişti. Aşağı indi ve denize uzun baktı. Sanki birşeyler düşünüyor gibiydi. Acaba aklından şuan ne geçiyordu? Bunu öğrenmek için nelerimi vermezdim...

"Eveet çocuklar! Evim burası. Zaten Derin ehi biliyordu. Ama Uzay..."

"Harika bir eviniz varmış. "

"Teşekkürler Uzay. Pekâlâ. Hemen eve girelim."

Uzay'ın halası yani Meral Teyze çok tatlı bir insandı. Eee nihayetinde Uzay'ın halasıydı. Bir zahmet o kadar da olsun değil mi?
Teyzem salonda gezinmeye başladı.

"Meralciğim, hadi bir kahve içelim. Haa bu arada Taner Bey nerede?"

Taner Bey yani Uzay'ın eniştesi. Hakikaten o neredeydi? Bir anda gözden kaybolmuştu.

"Ayy tatlım Taner bu akşam bir arkadaşında kalacakmış. Maç izleyeceklermiş beraber."

"Ayy ne güzel. "

"Bu arada bizim çocuklar nerede?"

"Ay onları unuttuk. Ben size oda hazırladım. "

"Derin? Uzay? "

"Efendim teyze?"

"Uzay'a odasını göster tatlım ve kendi odana yerleş!"

"Tamam."

Uzay salondaki koltuğa oturmuş, triplerdeydi. Aslında trip atmakta haklıydı. Çünkü ben hatalıydım.

"Uzay, seni odana götüreyim. "

Uzay beni takip etti.

"Eveeett işte odan burası!"

"Harika. Çıkar mısın? "

"Ne?"

"Çıkmanı istiyorum. "

"Tamam da. Ne bu haller?"
Aptallık bendeydi. Çocuğu hem kırıp hem de hiçbir şey olmamış gibi davraniyordum.

"Sanane! Istediğim gibi davranırım. Ayrıca sen benim neyimsin? Ne hakla bana bu soruyu soruyorsun?"

Haklıydı. Ayrıca bana gönderme yaptı. Kalbinin kırık olduğunu gönderdi. Ne diyebilirdim ki..

"Hâlâ neyi bekliyorsun?"

"Uzay, yeter. Anlıyorum bana kizginsın. Tamam ama böyle davranma!"
Aptal gibi konuşmuştum. Ondan özür dilemeliydim.

"Pekâlâ sen söyle nasıl davranayım? "

"Tamam Ben gerçekten çok özü-"

"Neyse tamam hadi geri bas canım. "

Kapıyı çarpıp çıktım. Ben ondan özür dileyecektim. O ise bunu farkına bile varmadı. Beni kırdı. Bende onu kırmıştım. Artık şartlar eşitti ve ödeşmiştik.
Odama girdim. Bavulumu yerlestirdim. Annem ve babamla konuştum. Yatağıma uzandım. Teyzemin evinde tam beş oda vardı. Iki katliydi. Tam hayalimdeki ev gibiydi. Üstelik bir yazlıktı. Evin giriş katında üç oda vardı. Teyzemin odası, oturma odası ve misafir odası. Meral Teyze, misafir odasında kalacaktı. Yukardaki iki odanın biri misafir odasıydı. Orada da Uzay kalıyordu. Tam benim karşı odamda. Odalar karşılıklı olduğu için onunla karşılaşmaktan cekiniyordum. Bizim kaldığımız katta sadece bir banyo olduğu için, hangimiz girersek olayı olacaktı.
Yatağımdan kalkıp bikinilerimi giyindim. Ilk gün için, siyah ve beyaz poantiyeli bikinimi giyindim. Ayağıma terliklerimi giyinip, odanın kapısını açtım. Uzay'ın odası karşımda olduğu için odasında ne yapıyor diye bir bakmak istedim ama zaten odanın kapısı aralıklıydı. Şöyle bir gizliden bakayım dedim ve içeriden sesler geliyordu. Uzay telefonda konuşuyordu. Acaba kim ile? Neyse baya isteye isteye kulak misafiri oldum.