Sağ tarafta beni bekleyen adamı gördüğümde adımlarım durdu. Buz gibi mavi gözler bedenimi baştan aşağıya süzerken bakışlarımı adamın yüzünden ayıramadım. Kendi ten rengimin soluk bir beyaz olduğunu ve benim kadar açık bir tene sahip hiç kimsenin olm...
Kalplerinizi ısıtacak buz gibi bir hikâyenin yeni bölümünden hepinize merhaba!
BUZ KRALLIĞI'NA HOŞ GELDİNİZ!
Oy vermeyi ve satır aralarına yorum bırakmayı unutmayın. Keyifli okumalar!
🧊
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🎶 Taylor Swift - Vigilante Shit 🎶
🧊
• BUZ KRALLIĞI • Sena Nur Işık
BÖLÜM 4: DAPHNE
Bütün mücadelem kendi istediğim hayatı yaşamak üzerine oldu. Diğer insanların isteklerini göz ardı edip kendi seçimlerimi yapmaya çalıştım. Dünyaya sadece bir kez geliyorum ve bir başkasının söylediklerine göre bu hayatı mahvetmeyeceğim. Eğer hayatım kötü bir şekilde ilerleyecekse bile bu benim seçimlerimle olacak.
En azından buna izin vermeliler.
İstediğim hayatı yaşadığımı göstermek için balo salonundan kaçtıktan sonra hızlıca üstümü değiştirip sarayın kütüphanesine saklanmıştım. Elimde en çok sevdiğim kitap vardı. Askerlerden gizlenirken rafların arasında oturup kitabın ilk sayfasındaki kelimeye tutunmuştum.
"Kadın."
Parmağımı kelimenin üzerinde gezdirirken insanların beni ciddiye alması için verdiğim mücadeleyi düşündüm.
Küçük bir kız çocuğuyken hiç kimse beni ciddiye almaz ve her zaman babamla konuşurlardı. Eskiden bunu çocuk olduğum için yaptıklarını sanırdım ama aslında sorun çocuk olmam değildi.
Damon'la beraber gittiğimiz kulübün yakınlarında bir pazar yeri vardı. Bir gün yine o pazar yerine gitmiştik ve bir tezgâhta özel bir taş beğenmiştim. Tüccara fiyatını sorduğumda, adam beni duymamazlıktan gelmişti. İkinci defa sorduğumda Damon'a bakmış ve ona doğru cevap vermişti. Tüccar, orada değilmişim gibi davranmıştı. Benim varlığımı, duygularımı ve düşüncelerimi yok saymıştı.
