Sağ tarafta beni bekleyen adamı gördüğümde adımlarım durdu. Buz gibi mavi gözler bedenimi baştan aşağıya süzerken bakışlarımı adamın yüzünden ayıramadım. Kendi ten rengimin soluk bir beyaz olduğunu ve benim kadar açık bir tene sahip hiç kimsenin olm...
Kalplerinizi ısıtacak buz gibi bir hikâyenin yeni bölümünden hepinize merhaba! 🪽
BUZ KRALLIĞI'NA HOŞ GELDİNİZ! 👑
‼️ Bu bölüm tetikleyici unsurlar (Taciz, tecavüz, şiddet, kötü söz, küfür vb.) içerir. +18 yaşından büyükler ve rahatsız olmayacak okurlara tavsiye edilir. ‼️
Oy vermeyi ve satır aralarına yorum bırakmayı unutmayın.
Keyifli okumalar!
🧊
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🎶Phantogrom - Black Out Days🎶
🧊
• BUZ KRALLIĞI • Sena Nur Işık
BÖLÜM 20: ÇUKUR
Erote Örgütü'nde geçirdiğim beşinci günde tutsaklığıma alışmaya başlamıştım. Bana verilen işlerin hepsini yapıyor, gözlerden uzak durmaya çalışıyordum. Emirlere itaat ederken örgüt hakkında elimden geldiğince bilgi topluyordum.
Gündüzleri sıcak geceleri soğuk olan havadan dolayı ülkenin güneyinde olduğumuzu tahmin ediyordum. Bir ormanın içine gizlenen kalenin odalarını öğrenmiş, örgüte çalışan adam ve köle olan kadınların sayılarını ezberlemiştim.
Marcus ve diğerlerine saldırdığım günden beri adamlar bana tepkiliydi. Zarar gören arkadaşlarının intikamını almak istercesine bakışlarıyla beni rahatsız ediyorlardı. Himeros durumun farkında olduğundan Sam'i korumam yapmıştı. Genç adam benimle beraber her yere geliyor, yanımdan bir an bile olsun ayrılmıyordu. Nefretle bakan adamların bakışlarından ve dokunuşlarından beni uzak tutmaya çalışıyordu.
Elbisenin altına giydiğim korsenin içinde iki minik hançer vardı. Birini üçüncü gün kilerdeki bir çuvalın içinde bulmuş, diğerini aptal bir nöbetçinin botundan küçük bir oyunla çalmıştım.
