Sağ tarafta beni bekleyen adamı gördüğümde adımlarım durdu. Buz gibi mavi gözler bedenimi baştan aşağıya süzerken bakışlarımı adamın yüzünden ayıramadım. Kendi ten rengimin soluk bir beyaz olduğunu ve benim kadar açık bir tene sahip hiç kimsenin olm...
İlk kitabım Asel'den beri her kitabımda bir mesaj vermeye çalıştım. Kitabı okuyan gençlerin kendilerine katabileceği herhangi bir hikâye sunmak istedim. Asel kitabında aşk için fedakârlık yapmak ve ihanete rağmen güçlü olmak gerektiğini göstermeye çalışırken Yıldızların Laneti serisinde toplumdan dışlanan çocukları anlattım.
Yıldızların Laneti serisi fantastik bir seri olmasına rağmen her bir sayfasında aile, arkadaşlık, ülke sorunları ve toplumsal konularda mesajlar var. Okuyan her kişinin yalnız olmadığını, bu hayatta her zaman onu anlayacak birilerinin olduğunu göstermeye çalıştım.
Kadınların toplumsal sorunlarına ışık tutabilecek, gençlere bu konuda yol gösterebilecek bir kitap yazmayı düşündüğümde aklıma Buz Krallığı düştü. Buzdan bir dünyada, buz gibi bir adamın yanında savaşan bir kadının dik duruşunu göstermek istedim.
Buz Krallığı kitap olacağı için çok mutluyum! Kadınların gücünü gösteren yetişkin romantik türünde bir kitap yazdığım ve onları okuduğunuz için çok şanslıyım! Umarım sizler de bu kitaba benim kadar sahip çıkar ve seversiniz.
Gelelim kapağa...🩵
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Buz Krallığı'nın ilk bölümünü yazdığım andan itibaren aklımda bir sarayı uzaktan izleyen kadın görüntüsü vardı. Kitabın kapağında kesinlikle buzdan bir krallıkta yaşayan bir kadın olmalıydı. Çünkü Megan saraya geldiği ilk andan beri saray hayatını eleştiriyor, kadınların ve adamların toplumsal davranışlarının yanlış olduğunu söylüyordu. Her fırsatta saraydan kaçıyor ama bir şekilde o saraya tekrar geri dönüyordu.
İlk bölümlerde korseye olan eleştirisi, ata pantolonla binme isteği, herkese baş kaldırması ve saraydan kaçması ama bıçaklanıp Ares'in kollarında geri dönmesi...
Megan kafesten kaçan ama her defasında yakalanıp aynı kafese konulan bir kuş gibi...
Sarayın içinde yaşamaya dayanamayan ama ondan bir türlü de uzaklaşamayan, sarayı uzaktan izleyen kadın tam olarak Megan Maureen Sheran'dır. Kitabı okuyan her okur, hemcinseleri için ormanda mı, sarayda mı savaşacağına kararı vermeye çalışan güçlü bir kadının hikâyesini anlattığını bilir.
Dünya üzerinde milyonlarca kitap ve kapak tasarımları var. Ben her zaman kitabın içindeki hikâyeyi en anlamlı şekilde aktaracak kapağın yapılması taraftarıyım. Buz Krallığı'nda yaşayan bir kadını anlatacak en iyi kapak buydu. En güzel şekilde uygulamaya çalıştık. Umarım beğenmişsinizdir.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
