Sağ tarafta beni bekleyen adamı gördüğümde adımlarım durdu. Buz gibi mavi gözler bedenimi baştan aşağıya süzerken bakışlarımı adamın yüzünden ayıramadım. Kendi ten rengimin soluk bir beyaz olduğunu ve benim kadar açık bir tene sahip hiç kimsenin olm...
Kalplerinizi ısıtacak buz gibi bir hikâyenin yeni bölümünden hepinize merhaba! 🎃
BUZ KRALLIĞI'NA HOŞ GELDİNİZ! 👑
Oy vermeyi ve satır aralarına yorum bırakmayı unutmayın. Keyifli okumalar!
🧊
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🎶Miley Cyrus - Nothing Breaks Like a Heart🎶 🎶Lana Del Rey - Dark Paradise🎶
🧊
• BUZ KRALLIĞI • Sena Nur Işık
BÖLÜM 8: BALKABAĞI
Nancy'nin peşinden hızlı bir şekilde ilerlediğim sırada koridorlardan nasıl geçtiğimi hatırlamıyordum. Kürkümü ve ayağımdaki ayakkabıları koşarken bir kenara bıraktım. Bizi takip eden muhafızları, arkamdan seslenmelerine rağmen umursamadım.
Kardeşimin odasına girdiğimde Nancy, "Midem," diye fısıldarken yatağının üstüne oturdu. Alnından akan terleri silmeye çalıştığımda öğürdü. Odanın köşesinde bulduğum boş kovayı Nancy'nin eline verdim. Kusmaya başladığında parmaklarımı saçlarına doladım ve ensesinde topladım.
Doğru düzgün yemek yemediği için öğürmeye devam etmesine rağmen midesinden sadece sıvı geliyordu. Gözünden yaşlar aktığını gördüğümde, "Nefes al," diye fısıldadım.
Hıçkırarak ağlamaya başladığında aklım karıştı. Elinde tuttuğu kovayı alıp yatağın kenarına bıraktım. Kardeşimin gözyaşlarıyla ıslanan yanaklarını silerken, "Sorun ne?" diye sordum.
Nancy kollarını belime dolayıp başını karnıma yasladı. Ellerimi saçlarının arasından geçirip ona sarıldım. Midesinin rahatsız olduğunu söyleyerek yemek masasından ayrıldığında rol yaptığını sanmıştım. Gerçekten bu kadar kötü hissettiğini düşünmediğim sırada yemek salonuna ilk girdiğimizde de karnını tuttuğunu hatırladım.
