7, karma

478 49 48
                                    

Bölüme başlamadan önce spoiler dolu bir bölüm olduğunu  unutmamanız ve satır arası yorum istediğimi  söylemem gerekiyor. Bir sonraki bölüm için sizden 20 oy ve 20 yorum bekliyorum.

İyi okumalar.

                                                  *

Bu güne kadar her şey normaldi. Herkesin yaşamı normaldi. Grup şirketten dolayı dağılmış olsa dahi aralarındaki samimiyet bu güne kadar artarak devam etmişti.

O gün Chan öğrenmesini sakıncalı olduğu bir şey öğrenmişti. Minho, fanların yakıştırdığı Jisung'dan değil, sevgilisi olarak kendisinden değil, grupta tamamen ağabey-kardeş ilişkisi yaşadığı Chnagbin'den hoşlanıyordu.

Minho'dan izin alarak girmişti odasına, sadece sweetshirt alacaktı ama yatağının üzerinde duran günlüğü fazlasıyla ilgisini çekmişti. Kalıncana ve siyah kaplı bir defterdi, ve Chan bunun stresini azaltmak için yazdığı sıradan bir günlük olduğunu düşünmüştü.

İçinde kendine yediremediği aşk itirafları, pişmanlığı, başkanlığından kaynaklı üzüntüsü ve Changbin'e karşı olan tüm hislerinden bahsediyordu.

"Bugün, beklemediğim bir şey oldu... Changbin diğerleriyle beraber yemeğe çıktığımız zaman Chan'a o kadar düşmanca baktı ki... bunu beklemiyordum, düşüncelerim Chan'dan hoşlandığına dairdi, ne oldu bilmiyorum. Aralarındaki bozulsun istemiyorum  ama Changbin'i yanımda görmek istiyorum, şu an herkese zarar vereceğini bilmeme rağmen ben onu yanımda olsun istiyorum. "

Chan beyninden vurulmuşa dönmüştü. Sinirden ellerini bacaklarına sürüyor, zaman zaman kahkahalar atarken aniden susuyordu.

O sırada Minho duyduğu sesler üzerine odasına gittiğinde Chan'ın elindekini görür görmez bir tartışma ortamı yaratmıştı.

Ayrılıklarının nedeni buydu.

Öte yandan Changbin büyüklerinin instagram gönderilerini gördüğü gibi Jisung'u aramıştı. Ona anlatılmasa dahi büyük bir kavga ettiklerini biliyordu sadece. Nasıl hissetmesi gerektiğini bilmiyordu lakin huzursuz hissediyordu.

Uzandığı yatağından kalkıp dışarıda yürüyüş yapmak için hazırlanmaya karar verdiğinde saat çoktan 2'yi geçmişti. Etraf zifiri karanlıkta ve yaşadığı kasaba her zamankinden daha sessizdi.

Simsiyah giyinmişti, sanki o karanlıkta kaybolmak ister  gibi; sanki o karanlıkta derin bir yas tutmak ister gibi.

Sokak lambalarının aydınlattığı uzun sokakta ağır adımlarla yürürken telefonun sakin melodisini duymuştu biraz sonra. Arayan kişi Minho'ydu.

Telefonu açmadan önce kaldırıma oturmuş ve derin bir nefes aldıktan sonra açmıştı.

"Efendim?" Elleriyle saçlarını karıştırmıştı.

"Neredesin?"

"Yürüyüş yapmak için dışarıya çıktım, bir şey mi oldu?" Kısa bir sessizlik olmuştu.

"Evinin önündeyim, sanıyorum ki biraz konuşmamız lazım.."  Changbin cevap vermemişti. "Ve tanrı aşkına saat gecenin ikisi, dışarıya neden çıktın?"

"Tamam bekle, birazdan geliyorum."

Eve gitmek istemese dahi, ağabeyi onu beklediği için hızlıca gitmişti eve. Apartmanın önünde Mercedes model arabayı gördüğünde yavaşlamıştı.

Aynı anlarda Minho araçtan inmiş ve Changbin'e yaklaşmıştı. Sanki bir saha görmeyeceksin gibi olan sarılması, Changbin'in kafasında bazı soru işaretlerinin oluşmasına neden olduysa dahi, bunları şu an için bir kenarına bırakarak Minho ile beraber apartmana girmişlerdi.

4. Kattaki küçük dairesinden içeriye girdiğinde bileğindeki sert tutuş artık rahatsız etmeye başlamıştı. Ağabeyini dönüp rahatsız olduğunu söyleyeceğinde, sırtını kuvvetlice bir güçle duvara çarpmış, bileğindeki ellerin suratında gezinmesi onda korkunç bir tedirginlik hissiyatı vermişti.

Evet, Minho gruptaki en yakışıklı üyeydi.  Kendine has bir aurası, mükkemmel bir kişiliği vardı. Kimseye yamuk yapmaz, her daim sevdiklerine saygı duyar ve korurdu.

Ama şu an bunun tam tersini hissediyordu.

"Ne yapıyorsun?" Changbin, fısıltı sayılacak kadar kısık bir sesle sormuştu büyüğüne. "Neden bunu yapıyorsun?"

Minho, kemerli burnunu Changbin'in boynuna sürtmüştü  o sıra.

"Anlamıyorsun değil mi?"

Changbin, neyi anlaması gerektiğini bilmiyordu. Şu an beyni büyük bir karmaşa içindeydi, vücudu titriyor ve elleri kaşınıyordu.

"Ne anlamam gerektiğini  bilmiyorum, neyi anlamamı bekliyorsun?"

Minho ondan uzaklaştığında  Changbin hala kafasında bir şeyleri oturtmaya  çalışıyordu. Şu an yaşadığı boşluk hissi onu rahatsız ediyordu, acilen bu boşluğu anlamlandıracak bir açıklama duymalıydı.

"Lütfen her şeyi unut. Ben gelmedim ve bunlar yaşanmadı. Ben gidiyorum..." Chnagbin'den uzaklaşan Minho, kapıya yönelmişti. "Bu saatte buraya gelmek, seninle konuşmak istemem hataydı zaten, iyi geceler."

Minho'nun evden çıkmasıyla yağmaya başlayan yaz yağmuru, şiddetliydi. Pencereye vuruyor ve tıkır tıkır sesler çıkarıyordu.

Beklemedi Changbin. Aradan bir-iki dakika geçmesine rağmen belki bir umut hala apartmanın önündedir diye dairesinden koşarak çıktı, apartmanın son merdiven basamağından inerken Minho'nun dörtlüsünü yaktığı otomobilini gördü. Hızını kesmeden, arabanın önüne geçti.

"Sana saygımı hiç bir zaman almadım, in aşağıya. Beni bu karmaşada bırakma."

Minho sert bir şekilde bakarken kendisine bir anda arabadan inip Changbin'in yanına gelmiş ve yanaklarını okşamaya başlamıştı ince parmaklarıyla.

"Bebeğim ben seni karmaşada bırakmıyorum ki... sadece söyleyeceklerimi söylemekten vazgeçtim."

Changbin, Minho'nun ona çok güzel baktığını fark  ettiğinde çok geçti.

Onları sokağın başından izleyen Chan ve Hyunjin, ve aniden dudaklarında Minho'nunkileri hisseden Changbin büyük birer şaşkınlık içindeydiler.

Onları sokağın başından izleyen Chan ve Hyunjin, ve aniden dudaklarında Minho'nunkileri hisseden Changbin büyük birer şaşkınlık içindeydiler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

478 beğeni,1 yorum

Binseo Maybe I'm alone in this war, but even when you're not with me, I feel that I draw strength from you @\minholee

    Minholee You are not alone, I will be here any time you want to be with you

(Bu gönderideki yorumlar sınırlandırılmıştır.)

                                           *

Zortladım bu bölümde. Kafamdaki gibi olmadı lakin yine de beğendim. İleride Changbin'i farklı şekillerde görebiliriz.

Beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın. 

İyi geceler❤️

what do you mean, changchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin