Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
689 beğeni, 89 yorum
Binseo when your hand touches me, as if possessed, as if hypnotized
Minholee a blessing and a curse to each other at the end of a perilous wander and i need you
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
867 beğeni
Binseo i think i lost my mind
(Bu gönderideki yorumlar sınırlandırılmıştır)
🌄
Christopherbang
Changbin biraz konuşmaya ne dersin?
Binseo
Evet dinliyorum
Christopherbang
Arıyorum lütfen telefonunu aç.
🌄
Minho'nun yanından gideli neredeyse yarım saat olmuştu. Aklındaki kişi bir başkasıyken Minho'nun her şeyi kendisine itiraf etmesi hoşuna gitmemiş değildi.
Kendisini değerli hissediyordu.
Minho'nun yanındayken kalbinin hızlı atışlarını duyuyordu ve daha da önemlisi yanında mutlu hissediyordu.
Telefonu titreştiğinde uzandığı yatağında hareketlenmiş ve aramayı cevaplamıştı.
"Hyung?"
"Neden minho?"
Derince bir nefes almıştı Changbin.
"Sana bunun hesabını neden vereceğim?"
"Hadi ama Changbin..." yutkunamıyordu. "Minho benim eskim, bunu nasıl yaparsın?"
"Bu yaptığımın nesi yanlış?"
"Neden onunla ilgileniyorsun? Benimle oyun oynadığını gördün. Neden onunla birliktesin?"
Changbin sesli bir kahkaha attığında Chan susuyordu.
"Çünkü bana senin gibi davranmıyor."
"Ben sana nasıl davranıyorum da onu seçtin?"
"Ben onun yanında huzurluyum, mutluyum. Sen beni hep kırıyorsun, beni fazlasıyla hayal kırıklığına uğrattın." Gözyaşları aksaydı fazlasıyla trajik bir an olacaktı, Changbin artık uzatmak istemiyordu. "Ve sana şunu da söyleyeyim, seni hala seviyorum. Ama bizden asla olmaz anlıyor musun? Beni üzen bir insanla yapmam, yapamam."
"En yakınını hayatından mı çıkaracaksın Changbin?"
"Sen beni hayatından çıkarmıştın zaten, benim yaptıklarımın bir önemi var mı hyung tanrı aşkına? Beni ne kadar üzdüğünüz farkında değil misin?"