5.Bölüm

53 13 7
                                    

Şu anda ne mi yapıyordum ?? Yaklaşık 10 dakikadır bir odada kim olduğunu henüz öğrenemediğim psikoptla bakışıyordum. Beni kaçırırken söylediği "Benden bu kadar kolay kaçabileceğini mi sandın Su ?" Diye kurduğu cümleden sonra tek kelime etmemişti. Zaten o cümleden bikaç saniye sonra havalandığımı hissetmiştim beni omuzuna atıp bir arabaya bindirmişti. Arabada da aynı şuan olduğu gibi ölüm sessizliği hakimdi zaten. Arabadan beni yine muhtemelen kaçmamam için omuzuna atmıştı. Her ne kadar çırpınsam da o güçlü kollardan kurtulamıyordum. Evi her ne kadar tersten görsem bile kesinlikle harika bir bahçesi ve çok görkemli bir binası vardı. Sonra da beni bu odaya getirip koltuğa fırlattıktan sonra başka hiçbir şey olmamıştı zaten oturup konuşması bekliyordum.Elis kim bilir ne kadar korkmuştu düşünmeden edemiyordum. Annemlerin haberi olduysa emin mi ki kıyamet kopuyordur evde. Bunları düşünmeyi bırakıp odayı incelemeye başladım, yatak örtüsünden perdelere kadar herşey simsiyahdı hep böyle bir odam olsun istemiştim zaten şimdiye kadar siyah tam da benim ruhumu yansıtan bir renkti. Bazı insanlar fazla kasvetli bulabilirdi ancak ben öyle düşünmüyordum.
Ben odayı incelerken bana baktığını hissediyordum, hatta biliyordum ve bu beni çok fazla rahatsız etmeye başlamıştı. Kendimde kafamı kaldırıp yüzünr bakacak cesareti bulamıyordum ama karşısında korkak gibi görünmek de istemiyordum. Bu yüzden kafamı kaldırıp tam gözlerinin içine baktım. Ama sanki tüm duygularını hapsetmiş gibi duygusuz ve soğuk bakıyordu. Gerçekten de harika bir yüzü vardı. Kumral saçları, belirgin elmacık kemikleri, dolgun dudakları ve kaslı vücuduyla kusursuz görünüyordu. Ben ne düşünüyordum böyle ? Adam beni belki öldürecek oturmuş bir psikopatı inceliyordum. Ne düşündüğünü anlamaya ihtiyacım vardı. Lanet olsun ki tek kelime bile etmeyerek beni deli ediyordu. Eğer biraz daha böyle sessiz kalırsa ben konuşmaya başlıyacaktım birkaç saniye sonra konuşmak için ağzını araladı heyecanlanmıştım hem de fazlasıyla.
"Şimdi büyük ihtimalle seni neden kaçırdığımı ve nereden tanıdığımı merak ediyorsundur Su." Dedi. Sadece kafamı sallamakla yetindim gerçekten deli gibi merak ediyordum ve bir an önce eve dönmek istiyordum.
"Beni tanımadın öyle değil mi?" Diye sorduğunda gerçekten artık delirecektim. Ne saçmalıyordu bu adam böyle ? Kendimj toparlayıp konuşmaya başladım.
"Seni tabi ki de tanımıyorum. Sen benimle dalga mı geçiyorsun ?" Diye sordum tam karşımda oturduğu pufta rahatsızca kıpırdandıktan sonra kaşlarını çatıp konuşmaya başladı.
"Birincisi bir daha asla benimle karşında arkadaşın varmış gibi konuşma. İkincisi sen beni tanıyorsun ama bakıyorum da unutmuşa benziyorsun. Ben Ateş, çocukluk arkadaşın eski aile dostunuz olan."
Aman Allahım ne diyordu bu çocuk böyle inanamıyordum hala gerçekten Ateş miydi o ne kadar değişmişti. Ama doğru söylediğine hala emin olamıyordum hayatıma yeni girmişti ve yalan söylüyor da olabilirdi. Fakat şöyle birşey vardı ki o Ateş değilse onu nerden tanıyacaktı. Belki biraz olsun tanımak adına yüzüne baktım aslında eski halini hala anımsatıyordu. Ateşin babasıyla benim babam biz çok küçükken ortaklarıydı fakat sonradan yani bana anlatılana kadar işlerini ayırıp arkadaşlıklarını bitirmek zorunda kalmışlardı. Küçükken çok iyi anlaştığımızı hatırlıyordum bikaç resim sayesinde de yüzünü az da olsa tanımıştım. Ama beni kaçırması ve bir kızı bıçaklaması için mantıklı bir açıklaması yoktu.
"Beni kaçırmanın ve o kızı bıçaklamanın açıklaması ne o halde ? " diye sordum dayanamayıp.
"Babamın neden intihar ederek öldüğünü biliyor muydun ?" Diye sorunca ani konu değişikliği nedeniyle istemsizce 'ha' diye bir kelime çıktı ağzımdan. Babasının ölmesine de çok üzülmüştüm açıkcası her ne kadar hatırlamasamda eski bir tanıdığımdı sonuçta ama bu konuya neden geldiğimizi anlayamadım ve cümlenin sonu hiç hayırlı gelmeyecekmiş gibi bir his vardı içimde.
"Demek bilmiyorsun o zaman anlatmaya başlıyorum, baban ve babamın ortaklıkları bozulduktan sonra ben ne kadar küçük olsam da kötü birşeyler olduğunu hissettim, babam bize yansıtmamaya çalışıyordu fakat gerçekten çökmüş halde eve geliyordu geceleri sonra yavaş yavaş batmaya başladık artık ne eski o güzel evimiz ne de güzel yaşantımızdan eser kalmamıştı.."
Birkaç saniye durdu ve düşündü doğru kelimeyi bulmaya çalışır gibi bir hali vardı. Ama ben de anlattıklarna üzülmüştüm ve bunları neden bana anlattığını merak ediyordum.
"Ama önemli olan bunların hiçbiri değildi. Taa ki geceye kadar. Annemle küçük bir salonda oturduğumuzu hatırlıyorum evde çok gürültülü ve tok bir ses yankılandı sonra annemlr hemen babamın odasına koştuk ve ondan sonra karşılaştığımız manzara nasıldı biliyor musun??" Diye sordu gerçekten artık göz yaşlarımı tutamıyordum bu anlattıkları çok ağır şeylerdi.
Devamını tahmin ettiğim halde anlatmasını bekledim çünkü benimle ne alakası olduğunu merak ediyordum.
"Babam kanlar içinde yerde yatıyordu annem ise onun üzerine eğilmiş hıçkıra hıçkıra ağlıyordu şuan senin yaptığın gibi, ama sakın ağlama dur devamı da var babamı o halde bulduktan birkaç gün sonra masada bir zarf buldum içinde bir mektupla okumayı az çok biliyordum artık. Mektupta kan damlaları vardı babamı o halde gördükten sonra kandan korkuyordum artık mektubu açtım ve okumaya başladım dinle bak içinde neler yazıyordu. Babanın ortak şirketi kendi üzerine alıp babamı beş parasız ortada bırakmıştı hem de babam ona o kadar güvenirken. Babamda depresyona girip kendi canına kıymıştı. O günden sonra söz verdim kendime babamın kanı yerde kalmayacaktı ve ben artık kandan korkmayacaktım öyle de oldu sizi buldum, kandan da korkmuyorum söylesene hangi sadist kandan korkar ki ?"
Artık gerçekten babamın yaptıklarına inanamıyordum gerçekten bunları yapmış olamazdı değil mi ? Kendimi o kadar kötü hissediyordum ki gerçekten beni öldürse bile artık umrumda olmazdı.
"Peki bana ne yapacaksın ?"
Diye sordum artık eskisi gibi korkmuyordum ama bundan sonra ne olacak merak ediyordum.
"Merak etme seni öldürmeyeceğim ama bana yardım edeceksin"
Bunu emreder gibi sormuştu bundan normalde olsa nefret ederdim ancak suan söylediklerinin doğruluğunu tartışıyordum kendi kendime.
Bunu bir şekilde ispat etmeden ona hiçbir şekilde yardım edemezdim. Babamı gerçekten o yediğim dayaklara rağmen seviyordum. Hangi kız çocuğu babasını sevmezdi ki ? babamla şuan aramız çok çok iyi olmasa daa eskisi kadar kötü değildi fakat bana yaşattıkları aklıma geldikçe ondan nefret ediyordum bir yandan. Bunların üstüne eğer eski dostuna ve onun daha masum olan bir çocuğunun bu hale gelmesine neden olduysa artık onu affedemezdim.
"Bu anlattıklarının doğruluk payını öğrenmeden sana yardım edemem." Dedim. Sesim o kadar kısıkdı ki duyduğuna bir an emin olamasam da cevap verdiğinden duyduğunu anladım.
"Bunlar için sana zaman vereceğim ama eğer gerçekse bana yardım edeceksin ?" Dedi soru sorar gibi bir tonda.
"Evet, ama bana zarar vermeyeceğine emin olabilir miyim ?"
"Buna ben bile emin değilim zaten emin olmak zorunda da değilim şuan sana sormam bile aptallık ben ne dersem onu yapacaksın ve kimseye tek kelime etmeyeceksin " diye bağırınca yerimde zıpladım o kadar bağırıyordu ki çok korkmuştum. Biraz önce gayet sakinken neden böyle yaptığını anlamamıştım ego yığınının tekiydi ondan nefet ediyordum tüm duygularımı alt üst etmişti resmen. Benim canımı da acıtacaktı bundan emindim fakat babam gerçekten bunu yapmış mıydı merak ediyordum. Bu işin sonu felaketle sonuçlanacaktı emindim ya karanlıktan çıkacaktım ya da daha karanlığa daha çok batacaktım.
"Al şu lanet telefonunu ve arayan her kimse ona iyi olduğunu ve bir arkadaşınla karşılaştığını söyle bir yalan uydur. Hemen geleceğini söyle." diyip telefonu resmeb suratıma fırlattı. Tabiki de arayan Elis' ti ve ben ne yalan uyduracağımı bilmiyordum.
Telefonu açmaya karar verdim.
"Alo Elis benim sakin ol. Bir yere uğradım hemen eve geliyorum bekle annemlere sakın haber verme"
"Nerdesin Su ne kadar korktum tahmin edebiliyor musun sen ? Az kalsın annenlere haber veriyordum. Çabuk ol evde bekliyorum."
Sonra Atşe'e döndüm
"Beni eve bırakabilir misin ?"
"Seni eve bırakacağım ama kimseye bu olanlardan bahsetmeyeceksin. Yine konuşacağız gerekirse seni alırım ha bi de aynı okula gideceğiz şuan okula gitmediğini biliyorum ben Karahanlar kolejindeyim babanla konuş aynı okulda olunca gözümün önünde olman daha iyi olacaktır." Dedi ve kafasıyla çıkalım işareti yaptı. Bana söz hakkı bile vermiyordu ki ne yapacaktım ben bu adamla.

############

Beni eve bıraktıkdan sonra Elis'e saçma sapan birşeyler zırvalayıp kendimi odama attım . Sonra da duşa gerçekten bu gün yaşadıklarım çok fazlaydı ve kimseye güvenemeyeceğimi bir kez daha anladım babama bile.
Arabadan inerken Ateş bana numarasını vermişti. Zaten onunla da ne yapacağımı da hiç bilmiyordum kendimi bir çıkmazın içinde hissediyordum. Çıkış yolu bulamamak beni deli ediyordu. Tek başıma halledebilir miydim onu da bilmiyordum. Üstüme eşofmanlarımı giyip Elis' in yanında indim o da benimle aynı okula geleceğini biliyordum ama onun haberi olmadan halledecektik ne çelişki ama !
Elis' e okul konusunu açmam gerekiyordu ve şuan ona bu konuyu açacaktım.
Elis'in yanına gidip oturdum kafasını kaldırıp bana baktı yalanıma inanmadığını biliyordum ama üstüme gelmeyeceğini de biliyordum bu yüzden de rahattım zaten. "Ne söyleyeceksin bakalım" dedi güler gibi tabiki de birşey istediğimi anlamıştı.
"Ben okul buldum istersen bu hafta içinde başlayalım diyecektim ama eski okuluma değil Karahanlar kolejine."
"Eski okula neden gitmek istemiyorsun ve Karahanlar koleji de nereden çıktı ?"

"Eski okulumdakileri zaten anlatmıştım sevmiyorum onları. Karahanlar kolejini de duymuştum bir yerden babamla konuşalım mı ?"

"Sen nasıl istersen bu akşam konuşmaya çalışırız. Gel biraz film izleyelim annenler gelene kadar."

###########

Akşam okul konusunu annemlerle konuşunca yazdıracaklarını söylediler bu konuda Ateş'e mesaj atma konusunda kararsızdım. Zaten büyük ihtimalle cevap da vermezdi. Tam yatacakken Can'dan yarın buluşmamız için bir mesaj gelmişti. Aslında biraz kafa dağıtmak iyi gelebilirdi. Bende tamam dedim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Eveet arkadaşlar sizce yarın neler olacak??

Diğer bölümde Ateş'de olacak.

Masum.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin