Fasıl VI
#Pençe-i Mevt
İki ay sonra...
Villanın arka bahçesine gizlenip ağır adımlarla yaklaşmakta olan kıza baktı. şapkasını çekip gözlüğünü takarak kadının gelmesini bekledi. Yaklaştıkça kalbi hızla artarken elini yumruk yapıp sıktı. Bir yerde durup bir sigara yaktı ve dudaklarının arasına götürdü. Arkasını döndüğünde fırsat bilip sessizce kadına doğru yaklaştı. Çok dikkatli bir şekilde yaklaşıp saldırıya geçerek kadının gözünü bağladı. Bağırmaması için ağzını sıkıca kapatıp kadını villadan sessizce uzaklaştırdı.
Bahçeden çıktıktan sonra ağzını sıkıca kapatmaya devam ederken sert bir şekilde sırtını duvara yasladı. Kaçmaması için dibine kadar girip duvarla arasına aldı.
"Hıyânet etmek nasıl bir duygu, söyler misin matmazel?""Demek istediğini anlamıyorum... Kimsin sen?"
"Bana korkmuş numarası yapma!.. Şimdi sadece benim söylediklerimi yapacaksın. Seni cazibesi ve yalanlarıyla kendine bağlayan efendin gibi. Şimdi de bana inkıyad edeceksin."
Öyle sıkışmış bir vaziyetin içindeydi ki ruhuna kadar işliyordu. Bir mezarın içinde boğuluyor gibiydi. Aradaki ufak mesafeyle omuzlarını oynatarak:"Ne istiyorsun benden?"
"Biz zamanlar zihnine girip acı çektirdiğiniz gençler gibi bilinçaltınıza girmek... Ölümden daha büyük bir acıyla yaşatmak."
"Hiçbir şey anlamıyorum."
"Anlayamazsın... Anlamak için yaşamalısın, yaşamak için de ölmelisin. Bu yüzden düşlerine kadar inip sana hükmedeceğim. Günahlarının kefaretini ödemek için hazır ol."
"Ne diyorsun hiçbir şey anlamıyorum. Canım yanıyor..."
"Yanmalı, yoksa nasıl anlayacaksın?"
Belinden çıkardığı bıçakla boynuna bir yara izi bırakıp elinin arasına bir kağıt sıkıştırdı. Kulağına doğru yaklaşıp:
"Gözlerini açma sakın, yoksa dalacağın uykudan asla uyanamazsın!.."
Yavaşça gözündeki atkıyı çıkarıp birden göz önünden kayboldu.Kadın, yavaşça gözlerini açıp etrafına bakınmaya başladı. Gördüklerinin bir hayâlden ibaret olduğunu düşünürken boynundaki acıyı hissetti. Elini boynuna koyduğunda kanadığını fark etti. Ruhunu ansız bir titreme sararken usulca çöküp cenin şeklinde oturdu.
Kollarını bacaklarına sarıp bir mücrim gibi zihnindeki düşüncelerle savaştı. Hiçbir şey titremesine mâni olmuyordu. Düşünceleri gittikçe derinleşiyordu. Delirecek gibi olup her defasında intihar etmeyi düşünüyordu. Elinde sıktığı kağıdı açıp içindeki küçük şişeyi aldı ve yazanları okumaya başladı:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nizâm Nâsır: NÂF-I ŞEB (Askıda)
Ficción General#2023 (Askıda) Nizâm Nâsır Serisinin II. Kitabıdır. İlk Kitabın Devamı Sayılmakla Beraber Bu Kitapta Adeta Mürdegân'ın Kaderi Belirlenir. Mürdegân, yıllardır süren gizliliğin ardından yavaş yavaş yeryüzüne çıkar. Nâsır, teşkilatı sadık hafiyelerind...