Bölüm şarkısı: Evgeny Grinko- Once upen a time
7. BÖLÜM
"Hayat"
Bir hastalık olup kalbimin her tarafını kaplayan bir his ile başladım sabahlara; ve yine aynı hissin yüz katı ile bitirdim gecelerimi. Hissin adını bilmiyordum, ne diye çağırmalıydım onu? Korku muydu? Değildi, korkuyu çok iyi tanırdım.
Belki aşktır.
Aşk bu kadar acıtmazdı lakin.
Arhan'a karşı hislerim isimsizdi. Onu gördüğümde fani hayatımda ölümsüzmüş gibi hissediyordum. Kimse bana bir şey yapamaz, hayatıma karışamaz gibiydi.
Keşke şu an kapımda üvey babam dururken de yanımda olsaydın, Arhan.
"Se-sen ne arıyorsun burada?" Kekelememi durduramadan sordum, kapıyı kapamaya yeltendim. Gülerek kapıyı güçlü kolları ile aralayıp eve bir adım attı. Ben ise sadece geri adımlayabildim.
Üzerime yürümeye devam ederken konuştu. "Ah, benim küçük Elvin'im. Seni bulamayacağımı mı sandın? O herif yanında değil bakıyorum, sana neler yapsam?"
Türkçe değil de rusça konuşması eski anları yine gözümün önüne getirmişti, ancak direndim. Buna izin vermemeliydim. Ben artık ondan bağımsız, hür bir kadındım.
Ben de onun gibi rusça konuşmaya geçtim. "Bana bir şey yapamazsın artık, Aleksey! Bitti her şey, ben senden kurtuldum. Beni rahat bırak!" Mutfağa girmiştik, elim ile etrafta bıçak arayışına geçmiştim ama o hunu fark edip hızla atıldı. İki kolumdan da tutup beni kendine yasladı. Artık yüzümde iğrenç nefesini hissedebiliyordum.
"Bana bak, Elvin. Sahip olduğun her şey, benim sayemde. Şu anki ünün, benim sayemde. Bir teşekkür de ki etmeyeceksin?" Her cümlesinde büyüyen gülümsemesine karşılık yüzümü ekşitip yüzüne tükürdüm.
Bu sayede beni bırakmıştı. Geri çekilip rusça birkaç küfür savurduktan sonra bana dönecekti ki, masadan kaptığım ekmek bıçağını ona doğrultmuştum. "Çık evimden, Aleksey. Yoksa polisi arayacağım!"
Yüzündeki sinire rağmen yine güldü, gülüşü kahkahaya çevrildi. Gülüşü midemi bulandırdı, öğürdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümün Serenatı
أدب المراهقينO, ruhumu, notalarımı öldüren kes. Kalbimi nasıl aşk melodisiyle doldurmayı başarabilirdi?