(Günümüz)
Tutun bana güzelim kafanı çarpma arabaya.
-Görkem sen değneği kap gel.
-Oldu bil abi
Bütün bu telaşı görmesem de abimin endişesini iliklerime kadar hissediyordum. Ben mi ? Benn... nedense hiçbirşey hissetmiyorum. Ne bir heyecan ne de bir korku. O şeytan saklandığı delikten çıkmıştı ancak bu neyi değiştirecekti ki artık. Tekrar görebilecekmiydim ya da okuluma devam edebilecekmiydim. Her şeyi geçtim Bora geri gelicekmiydi...
-Geldik
-Ne!
Dudaklarımın arasından ıssızca dökülmüştü şaşkınlığım, ne çabuk geldik.
-Gel Alev bana tutun Atlas abi arabayı park etsin bizde avukatın yanına gidelim olur mu kuzum.
-Eee Ebrar abimi beklesek.
-T-tamam tabi tabi haklısın bekleyelim.
Abim benim gözlerim oldu bu iki yılda. Zaten şu yaşıma kadar herşeyimdi artık tamamen herşeyim elim kolum gözlerim...
Kolumun bi tarafında Eboşum bi tarında Görko ikiside tirtir titriyordu. Benden bin kat daha heyecanlıydılar.
-Geldimm Laydimm koluma giriniz lütfen
Abimin beni rahatlatmaya çalıştığını fark ediyodum ancak gerçekten hiç gergin değildim. Abimin koluna girip mahkeme salonunun olduğu koridora kadar geldik sesinden tanıdığım avukatım hemen yanımıza yaklaşıp abimle tokalaştı. Daha sonra nazik bir hareketle elimden tutup beni bir yere oturttu daha sonra abimle bişeyler konuşmaya başladılar ancak dikkatim orada değildi nasıl olabilirdi ki.
-Davacı Alev Karaca mahkeme salonuna lütfen.
İrkildim evet bu ses beni tekrar gerçekliğe davet etti.
Abim elimi sıkıca tutup beni ayağa kaldırdı. Omuzlarımdan tutup kendine doğru döndürdü.
-Her ne olursa olsun yanındayım korma abicim.
Senden tek isteğim bildiğin hatırladığın her detayı anlat onlara.
Kafamı salladım sadece. İçeri geçtik abim yanımda kalıcaktı diğerleri arkaya gitmişlerdi.
-Abii g-geldi mi ?
-Daha değil güzelim, daha değil.
-Sessizlik
Hakim beyin sesiyle salon gerçekten sessizleşti.
-Davalı Alaz Çınar'ı içeri çağırabilirsiniz.
-Davalı Alaz Çınar mahkeme salonuna lütfen.
Kalbim. Beynim tekrardan kendini soyutladı dış dünyadan. Soyutlanmam abimin elimi sıkarak ettiği küfürü duyana kadar sürdü. Kendisini zor tuttuğuna emindim hatta şuan içinden sövdüğünü sanıyo ama ettiği bütün küfürleri duyuyordum. Arkadan yükselen hareketlilik Görkem'in ayaklanması yüzündendi. Salon görevlisi Görkem'i uyarmaya çalışıyodu ama Görkemin ettiği küfürler salonu inletiyordu. Sinirlenen hakim onu dışarı atıcağını söyleyince ve abiminde ona sakin olması gerektiniğini hatırlatınca mecburen oturdu yerine. Hakim gerekli protokolü uygulayıp avukatıma söz hakkı tanıdı. Avukatım Adem abi o gün o şeytanı gören kişinin bir tek ben olduğumu kamera kayıtlarının o hafta içerisindeki bütün kayıtlarının silindiğini hakim ve savcıya anlatıp topu bana ve bana yardım edicek abime bıraktı. Soru cevap şeklinde emin olucaktık net olarak.
-Korkma ve beni iyi dinle tamam mı güzelim?
-Hııhıı
-1,85 boylarında esmer yarı uzun düz saçlı siyah gözlü. Şimdi bana aklına gelen belirgin özelliklerini anlat canım.
Sessizlik. Abim sakin olmamı herşeyin bizim aleyhimize olduğunu zaten suçunu itiraf ederek buraya geldiğini sadece netleştirmek için bu soru cevabı yaptığımızı söyledi.
-D-Dövme
-Şu bahsettiğin sol işaret parmağından bileğinin yarısına kadar gelen uzun ince şerit dövmesi mi?
-V-var mı?
-Evet güzelim var.
Oh çekti abim duydum.
-Birde sesini duy istersen kızım.
Hakim beyin sorusu oldukça ürkütücüydü. Şartmıydı.
-Konuşun lütfen.
Abimin elini sıktığımın farkındaydım ama bırakamazdım.
-Ben Alaz Çınar. 2020 yılı 6. Ayın 25'i işlediğim cinayeti ve Alev Karaca'yı vurup kaçtığımı itiraf ediyorum.
Temiz bir şekilde ip gibi iki damla göz yaşı süzüldü gözlerimden. Doğum günümdü o gün benim. hayatımın karardığı gün oldu şimdi. Hakim durumu anlamış olacak ki işlemlere başlamıştı bile
-Yaz kızım zanlının işeldiği suçu kesin-
-O gün-
Herkes sustu ve iki dudağımın arasından dökülen sözcükleri dinledi.
-O akşam avucuma bişey koydun. Neydi o...
Gözyaşlarımın arasında bütün cesaretimle sordum bu soruyu. Abimin bana baktığını hissedebiliyordum. Çünkü bunu ona daha önce söylemedim. Aslına bakarsanız bende yeni hatırladım ama çok net hatırlıyorum bu yüzden o cevabı bekliyorum.
Hakim söz hakkı tanıdı o şeytana. Ancak şeytan sustu...
Salon sustu... Ben sustum...O sustu...
Uzunca bir süre sessizliği dinledik...
Aslında ne de çok söyleyeceği varmış sessizliğin...
Sessizlik diyip geçmeyin bazen o sessizlik herşeyi anlatır sana...Eğer o sessizlik bir ölüm sessizliği değilse...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytanın Üzüntüsü
Dla nastolatkówDoğum gününüzde daha neler olduğunu anlamadan kendinizi bir karanlığın içinde bulduğunuzu düşünün. En güzel gününüz en karanlık gününüze dönüşebilir hemde bir şeytan yüzünden. Görme yetinizi hayatını kurtarmak istediğiniz bir kişi yüzünden kaybetmi...