0.4

60 12 2
                                    

''Belki bir gün yeniden karşılaşırız.

 Şu banka oturur hâl hatır sorarız.

Bir gün yine değer belki gözlerim gözlerine,

konuşmaz, sevgimizi gözlerimizle fısıldaşırız.''

*****************

İkinci buluşma bu sefer düzgün bir restorantta, hoş bir akşam yemeği ile olmuştu. İkincinin ardından üçüncüsü soğuk havaya rağmen yaptıkları yürüyüşle gerçekleşmiş hemen peşinden gelen dördüncüsü ise üçüncü buluşmalarının akşamı Yoongi'yi eve bırakan Taehyung'un geri dönmesi, kapıda öpüşmeleri ve Yoongi'nin onu içeri almasıyla olmuştu.

Hayatın onca garipliği vardı ama Yoongi için en garibi kendisini bulan esmer adamdı. Kendisine her samimiyetle güldüğünde o da gülmekten geri duramıyordu. En çok ona huysuzluk yapıyor, en yumuşak ona davranıyordu. Hâl bu ya Taehyung onun nazını çekme konusunda o kadar başarılıydı ki kendine hâkim olamadan huysuz tavırlarla ilgisini çekmeye çalışıyor ve sevgilisinin verdiği ilgiyi sonuna kadar memnuniyetle kabul ediyordu.

Taehyung içinse sanki Dünya dönmeyi bırakmıştı, onun dünyası sevgilisi olmuştu. Yoongi'yi okuluna bırakıyor saatleri zor geçiriyor bazen çıkacağı saatten çok daha önce kampüsün kapısında onu beklemeye başlıyordu. Geldiği anda biricik sevgilisini kollarına alıyor ne işi varsa erteliyor ve tüm zamanını ona ayırıyordu. Çizdiği tabloların hepsine Yoongi için bir şeyler ekliyor ve her tamamladığı tablosu için ondan ödül öpücükleri istiyordu. 

Kıkırtılarını duymak ve gülüşünü görmek ise delirtiyordu Taehyung'u. Ona hiç acımayan vicdansız kedisi genişçe gülüyordu ve Taehyung onu o anlarda ne kadar öperse öpsün asla doyamıyordu. 

Bir tek an vardı, sevgilisinin güzel gülüşünün onu sinirlendirdiği daha doğrusu kıskandırdığı tek bir an. Kampüsün önünde beklediği biricik sevgilisinin, yanında daha önce görmediği bir arkadaşıyla kendisine doğru yürüdüğü o an. Sevgilisinin yanındaki arkadaşına o güzel gülüşü sergilediğini görmüş, kendisi de sırıtmaya başlarken çocuğun bakışlarına gözü çarpmıştı.

Saf bir hayranlık... Taehyung'un bakışlarına çok benzeyen o bakışlar. Neden öfkelendiğini bile anlamamış, çocuğa ters davranmış biricik sevgilisini mahcup edeceğini düşünmeden hareket etmişti. Arabaya bindiklerinde ona neler olduğunu soran Yoongi'yi de terslemesiyle ilk kavgalarını etmişler ve her zamankinin aksine bu sefer ikisi de kendi evlerine dağılmıştı. 

Çok geçmeden siniri geçip de pişman olan Taehyung nasıl özür dileyeceğini düşünürken beklemediği bir şey olmuş ve ilk adım Yoongi'den gelmişti. Öyle ya Yoongi de onun bu hâline çokça şaşırmıştı hep onu en nahif şekilde seven bu adamı ilk kez böyle davranırken görmüştü. Düşünmeden ona kızdığı için kendisine kızmış, ondan özür dilemişti. Taehyung kötü bir gün geçirmiş olabilirdi, sebepleri olabilirdi... o ise düşüncesizce hep kendisini en özel şekillerde seven sevgilisini bir kerelik alttan alamamıştı.

Öte yandan Taehyung zaten hatalı olduğunu düşündüğü için pişmanken sevgilisinin yaklaşımı ile iyice pişman olmuş evinden apar topar çıkıp kendini onun kapısında bulmuştu.

Kollarını sıkıca sardı sevgilisine, çok iyi biliyordu ki Yoongi ondan başkasına göz ucuyla bile bakmazdı. Utanarak kıskanışını ona açıkladığında ise Yoongi onunla dakikalarca uğraşıp dalga geçmiş sonra onu kaybettikleri birkaç saatin telâfisi için evine çekmişti. Tanrıya kaç defa şükrettiği bilinmez Taehyung'un, her şeye rağmen günün sonunda aynı kalabildikleri için.

Ne olursa olsun birbirlerine açık kapı bırakabildikleri için.

********
Devam edecek...

Sona geldik, umarım keyif almışsınızdır.










la seine- taegiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin