Bu bolum gecis bolumu gibi bir sey oldu, kisa gelmis olabilir onun icin aciklamak istedim, guzel okumalar ❤
Selena Gomez - People you know
-
İnsanlar değişebilir.
Tanıdığın kişilerden tanımadığın kişilere.
Bu gerçeklik yüzüme sertçe çarparken içime çektim kanser dolu havayı. Puro içmek artık bana zor geliyordu. Bunun yerine sigara içmeye başladım son bir kaç gündür.
Saate baktığımda az kalmıştı gece yarısına. Kapalı olan telefonumu kontrol ettiğimde üst üste gelen bildirimler gözlerimi yorduğundan telefonu bıraktım. Kafa dinlemeye bile zamanım yoktu. Önümde biriken dosyaları yırtıp, kurtulmak istesem de yapamazdım.
Her şeyi bilmek acıtıyordu kalbimi. Kalp diye adlandırdığım şeyin atmak dışında da yapacağı eylemler olduğunu öğrenince, kendimi cahil hissettim. Birini sevmek gibi. Birine güvenmek gibi. Birini düşlerken aynı zamanda da kalbinle hissetmek gibi. Bu yaşıma kadar kimseye kalbimi emanet etmemiştim. Babamın katı kuralları, yaşayış tarzı, beni eğitme biçimi falan filan derken... Hiçliğe yakındım sayesinde.
Fakat Jungkook geldiğinde hiçlikten uzaklaşıp benliğime dönmeye başladım. Kim olduğumu sayesinde buldum. Onunla biraz eğlendim, biraz öğrendim, biraz da anladım bazı şeyleri.
İnsanlara kolay güvenen biri değildim.
Ama şimdi gel gör ki en güvendiğimden bile daha çok güveniyordum ona. En yakınım dediğime nasıl duvarlar örüyorum, şahit olurken bile kalbim acıyordu. Dimitri'nin bana böyle bir hatayı yapmış olması onun muhtemelen hayatına mâl olurdu.
Önceki Kim Taehyung'a göre.
Ama şimdi Jungkook merkezli olduğum için, onun gözünde cani sıfatı çizmemek için, dakikalarca belki de saatlerce Dimitri'nin neden beni sırtımdan bıçakladığını öğrenmek istiyordum. Eski ben olsaydım eğer gözümden bir damla bile yaş akıtmadan onu öldürürdüm.
İçime ağlardım çünkü. Dışa yansıtmazdım asla. Bu yaşıma kadar duygularım hem karmakarışık bir şeydi. Gerçi en iyi bildiğim iki ana duygu vardı. Nefret ve kin benim ayakta durmamı sağlayan iki duygu. Düşmanlarıma karşı nefretim, hayata karşı kinim kapışıyordu. Ben de bunun sonucunda korku salıyordum etrafa. Ekmeğimi yiyordum.
Jungkook, jungkook, jungkook... Bir türlü düşmüyor dilimden. Bir türlü çıkmıyor aklımdan, bir türlü dinmiyor sol yanımdaki yarattığı etki... Onu hep anma sebebim; bir çok şeyin başlangıcı olduğu için.
İlk başta, o gün canına kıyacaktım. Benim hayatımda oturup konuşmak diye bir şey yoktu. Direkt öldürürdüm. Tek bir kelime bile dinlemeden. Hatta eğer o gün bana ters tepkiler vermeyip sadece ezik puştlar gibi yalvarıp yakarsaydı, daha sonra benden af dilemek için iş isteyip, bir de üzerine işi beceremiyip, içine sıçıp batırsaydı şuan mezarda; yerin en derininde böcekler kemirirdi etlerini.
Bana karşı koyan ilk kişi.
Benim sevdiğim ilk kişi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
drug lord
FanficLord Kim Taehyung; bütün kötülüklerden sakındığı kalbinin güzeli Jeon Jungkook'u, kollarında bir sır gibi saklıyordu. ☆|semetae ☆|mafia, +18 ☆|text + düz yazı ☆|tamamlandı