drug lord

FİNAL

Bölüm şarkısı:
Half of my heart
Anıl Emre Daldal - B.

☆

Hep güzel kalalım olur mu?

☆

Ben böyle olacağını tahmin etmezdim. Herhalde yine tek başıma olurum, iki üç arkadaşımla takılırım, belki arada bir çılgınlık yaparım falan filan... Ortaokuldan arkadaşlarımla tesadüfen bir barda tanıştığımda her şey normaldi. Normal dediğimde; eskilerden bahsettik, delilerce içtik, sevgili muhabbetleri döndü ve kafası eğik olan tek ben değildim. Hepsi de benim gibiydi. Bana denk insanlar olmuşlardı, büyümüşlerdi.

O sırada bana ortaokulda zorbalık yapan çocuğun numarasını sordum, var dediler. Madem varmış, o halde yazıp hesap sormak istiyorum dedim kendi içimden. Belki evine gidip konuşurum ya da işler karışırsa onu döverim diye düşündüm. Dayak yiyeceğimi hiç düşünmeden hem de.

Ama iş oralara bile gelmedi.

Ben, bana zorbalık yapan kişiyle konuştuğumu sanarken hiç karşılaşmak istemeyeceğim birisiyle yazışmıştım. İşin ilginç tarafı daha ilk yazışmadan beni canımla tehdit etmişti. Kucağımda kıpraşıp duran kırmızı nokta nefesimin kesilmesine ve adam akıllı düşünmeme de engel olmuştu.

Onu ikna edene kadar her şey ciddiydi. O an gerçekten öleceğimi sandım. Keşke şunu daha çok yapsaydım ya da keşke bunu yapmasaydım dediğim şeyleri kafamda o kadar hızlı düşünüyordum ki bana gönderdiği mesajı görünce her şey bir toz bulutu gibi etrafa saçıldı.

'Tadına bakmadan seni öldürmem.'

Aslında ilk başta onu cani biri olarak düşündüm. Yam yam gibi diyebilirim? Daha sonrasında ardı ardına yazdığı şeyler içimdeki korkuyu ve bedenimde istemeden gerçekleşen titremeyi alıp götürdü.

'Asabi oluşun beni etkiledi.'

'Hoşuma gittin.'

'Seni bırakmaya niyetim yok.'

'Çok sevimlisin.'

'Çok tatlısın.'

Bu cümleler beni o zaman asla yumuşatmadı aksine daha çok hırslandım ve onu kendimdem uzaklaştırmak için sürekli tersledim. Ama garip bir şekilde benimle uğraşmaya devam etti. Onu küçük düşürdüm ya da öyle sandım. Ne de olsa bir baronun veya Lord'un adamlarının yanında garipsenecek bir durumun içinde olması, kendi hanesine yazılan bir eksiydi.

Ona saçma sapan bir oyun oynadım. Yenildim. Çünkü düşmanları bizden önce davranmıştı ve az kalsın canından olacaktı. O beni cezalandırmak yerine beni öptü. Beni öyle güzel öptü ki kendimi evrenden soyutlanmış, sanki derinlerimde bir yerde kapanmayan yaram varmışta onu sarmış gibi hissettim.

Ama tabii ki de bunu öfkeyle reddettim içimde. Ona karşı ısınmam biraz daha zaman aldı. Sonra Dimitri bana güvenmediğini, benden şüphe ettiğini söylerek beni dövdü. Onun ellerinden yine Lord kurtardı. Sürekli kendimden itip durduğum adam en yakın adamını sırf beni, yeni tanıdığı beni dövdü diye ona yumruklar savurdu.

Ben yine öfkeme yenildim. Onu bu sefer uçurumun kenarına kadar ittim. Evinde kaldığım günlerde benim rahatım için elimden geleni yapıyordu. Yapıyordu yapmasına da bel altı konuşmalarından dolayı hep atıştım. Ona hep kızdım. Belki de onu ciddiye almamam gerekirdi diye düşündüm. Sonra biraz yumuşadım. Onun evine gittim bir gece ve beraber sarılarak uyuduk. Bana en huzurlu uykum derken ki yüz ifadesi, bir mafyaya göre fazla nahif ve iyi niyetliydi.