ÇİSİLDEN
Neden her sabah telefonun sesiyle uyumak zorundayım? Telefonu elime aldığımda Güneş olduğunu gördüm Çisil bittin kızım istemeye istemeye telefonu açtım açmaz olaydım.
-"Çisiiil! Saat kaç sen hala uyuyorsun dimi?" diye cırladı. Saatte baktığımda 11 di bence gayet erken.
-"Saat daha 11 Güneş rahat bırak beni uyucam" Dediğimde bunu kabul etmiceğini bende biliyordum.
-"Yok öyle bir dünya Çisil Hanım ayılar bile uyandı sen hala uyuyorsun kalk bugün çok işimiz var"
-"Ne işimiz var?"
-"Gece Blue Eyes'a gidicez 9 da orda ol"
-"Hayır hayır hiç bar havamda değilim lütfen gelmiyim nolursun"
-"Olmaz Çisil iyice depresyona girdin ya kendine gel kalk ve hazırlanmaya başla seni seviyoruum" diyip telefonu yüzüme kapattı. Nerden çıkmıştı ki bu bar? Neyse ne gitmezsem fena bozulurlardı saatin 9 olmasına daha çok olduğu için kendimi tekrar uykunun kollarına bırakmayı denedim ama uyuyamıyordum. En sonunda pes edip annemlerin yanına indim kaç gündür onlarla da pek ilgilenmiyordum. Aşağı indiğimde annemin mutfakta abim koltuğa yayılmış televizyon izliyordu. Babam ortalıkta yoktu.
-"Oo Merve Sultan döktürmüşsün yine akşama misafir mi var ?" diyip yanağına öpücük kondurdum.
-"Evet bu akşam bir yere çıkamazsın baştan söyleyeyim"
-"Ama anne kızlarla dışarı çıkacaktık lütfen"
-"Çisil olmaz bu akşam gelenler babanın yeni ortaklarından birisi"
Ah evet babam Holding sahibi her ne kadar çok zengin olsakta parayı sevmem baba parasını çok seven ve çok yiyen kızlardan değilim. Özel okula gitmektense Devlet Okuluna gitmeyi tercih etmiştim.-"Anne nolursun ya"
-"Kızım senden 2 yaş büyük oğulları ve yaşıtın bir kızları varmış tanışır kaynaşırsınız"
-"Ben tanışıp kaynaşmak istemiyorum anne"
-"Ömrümü yedin Çisil git naparsan yap git"
-"Ahahah canıım beniiim" diyip öptüm annem ise hala söyleniyordu koşarak odama çıktım her zaman ki gibi duş alıp dolapla bakışmaya başladım. Elime ilk geçen şortumu ve gömleğimi alıp giydim hafif makyaj yapıp saçlarımı doğal haline bıraktım 1 saatim kalmıştı eğer şuan evden çıkmazsam trafiğe takılır iyice geç kalırdım daha fazla oyalanmadan evden çıktım. Barın önüne geldiğimde kızlar gelmişlerdi oyalanmadan içeri girdik. Kızlarla bir masaya oturup konuşmaya başladık.
-"Ee anlatın bakalım nerden çıktı bu bar ?" Dediğimde birşeyler çevirdiklerini tahmin edebiliyordum.
-"Ne biliyim çıkıp kafamızı dağıtalım dedik" dedi Güneş.
-"Aynen bu aralar birileri baya üzgün gibi" diyip imalı imalı konuştu Mısra.
-"Saçmalama ne üzgün olucam ben hiç birşey yapmadım üzülmesi gereken o" diyince kızlar hemen sindiler.
-"Tamam be bişey demedik. "
Etrafa bakınmaya başladım o sırada içkilerimizde gelmişti tam bir yudum alıyordum ki telefonum çalmaya başladı. Kızlara telefonu gösterip dışarı çıkıcağımı işaret ettim.
-"Efendim anne?"
-"Çisil eve gel hadi"
-"Anne ama neden böyle anlaşmamıştık"
-"Çisil baban eve gelsin dedi misafirlerimize ayıp olucak 10 dakika içinde gel seni bekliyoruz"
-"Of anne of tamam geliyorum"
Kızlara eve gitmek zorunda kaldığımı belirten bir mesaj çekip taksi beklemeye başladım o sırada Yağızla Doruk bara girdiler. Bunların burda ne işi vardı? Düşüncelerimden sıyrılıp taksiye bindim.
Kısa bir süre sonra eve geldiğimi farkettim taksinin parasını ödeyip indim. Çantamdan anahtarımı çıkartıp kapıyı açtım. Ya ne güzel kızlarla eğlenecektik nerden çıkmıştı ki bu misafirler? Salona doğru ilerlerken annemi koltukta yanında bir kadınla otururken gördüm annemde beni farketmiş olacak ki-"Çisil hoşgeldin kızım" dedi.
-"Hoşbulduk" diyip salondan içeri girdiğim anda öksürük sesi tüm salonu doldurdu öksüren kişiye dönüp baktığımda bu Ogün Arslanoğlundan başkası değildi.