BELA

210 12 0
                                    

( multimedya - Evrem Aksel. mekana gittikleri kiyafetler ve Evremin dovmesi)
Hayir,hayir,hayir. Bu da neydi böyle? Sabah sabah bu seste neydi ? Gözlerimi zorla acarak aşagidan gelen agir metal mùzigin sesiyle uyandim. Yanki eve gelmiş olmaliydi. Zaten berbat geçen bir geceden sonra sabah böyle uyandirilmayi haketmistim coktan. Agzimda biradan kalma igrenc bir tat ve başımda diktigim iki şişenin bana bıraktigi hediyesi berbat bir agriyla uyanmak gercektende isteyecegim son iki şeyden biriydi. Cünkü bir digeri bu halde kalkip okula gitmekti ve ben ikisini de gerceklestirmek üzereydim.10 dakika daha yatakta oyalandiktan sonra sonunda kalkabilmiştim. Duş alıp dişlerimi fırcalamam yarım saatimi almişti ve bu cok uzun bir süreydi. Okul formalarımı giydigimde calmaması icin dua ettigim telefonum òtmeye başladi. Tabiki Ece arıyordu. Telefonu kulagima götürüp yanıtladim.
- Alo. Sabah Sabah rüyanda mi gòrdün beni ?
-Sence rüyama Justin Timberlake 'i almak varken seninle boşa harcar miyim ?
-E derdin ne Ece? Uykusuzluktan òlmek üzereyim.
-Okula biraz erken gel diyecektim. Derse girmeden laflarız olmaz mi ?
- Olur. Cikarim simdi görusuruz.
Yanit beklemeden telefonu kapatıp,okul cantama sıkıştırdım.Biraz daha uzatirsam Ece susmayacak ve ben erken gitmek bir yana ilk derse yetişemeyecektim. Aşagiya indigimde her zamanki gibi plates topu ve Yankı yi bir bütün halinde yuvarlanırken gördüm. Kahvaltı için kaybedecek vaktim yoktu ki zaten ortada da kahvalti yoktu. Yankı ya bir bakiş atıp kapıyı ardımdan kapadım. Hava bugün biraz serin gibiydi. üşümesemde alisana kadar ürpermiştim.
Dün geceden beri Yasin'le konuşmamıştım. O aramıyordu ve açıkçası benimde umrumda degildi. Onun ilişkiden anladigiyla benim düşùncelerim farkliydi. Her ne kadar ileri gitmemiş olsada dün geceden beri kendimi kirlenmiş hissediyordum.
Okula ulaştigimda Ece'yi heyecanli bir sekilde kapıda beni beklerken buldum.Beni gòrür görmez nefes almadan konuşmaya başladi..
- Aksel geri dònmüş.
-Hangi Aksel?
-Aksel YAMAN. Yani şuan sınırları icerisinde bulundugun Yaman Kolejinin ve Yaman sirketlerinin tek varisi.
-E ne var bumda? Cok uykum.var sınıfa gidip uyumayı düşünüyorum.
dedim ve sınıfa dogru yürümeye başladım. İlk ders Baykuş un dersiydi ve ben uyumayı tercih etmiştim. Sınıfa girdim cantamı sıraya firlattim ve başımı sıraya koydum.Baş agrım henüz geçmemişti ve sınifta cok ses vardı. Gözlerimi aralayıp ne olduguna bakmak icin başımı hafifce kaldirdim. Herkes toplanmiş birseyler konuşuyorlardi. Baykuşun sınıfa girmesiyle herkes yerlerine gecti. O zaman farkettim sınıfımıza yeni biri gelmişti. Koyu mavi gözleri daginik kahve rengi saçları ve şaşırtıcı bir sekilde yakıştırdigim sag kulagına taktıgı küpesiyle Aksel Yaman dan başkası degildi. Cok dikkatli bakmış olmalıyım ki bana dòndü ve göz göze geldik. Bakıslarımı kaçırıp üç gün sonraki kimya sınavı ile ilgili konuşan Baykuş u dinlemeye başladim. Sınıfta kimya konusunda en iyi bendim. Bunun başıma bela olabilecegi aklımın ucundan geçmezdi. Çünkü Baykuş Aksel'e dönüp "Konularda eksik oldugunu biliyorum. Bu konuda Evrem sana yardımcı olacaktır. " İtiraz etmek icin agzımı acmıştımki Baykuş'un sert bakışlarıyla karşılaşınca cenemi kapayıp hafifçe başımı salladım. Diger dersler herzamanki gibi sıradan geçip gitmisti. Aksel'in zil çalar çalmaz çıkmasıyla rahatlamıştım. Sanırım tek ders calışmak istemeyen ben degildim. Tek istedigim eve gidip televizyonun karşısına geçip birseyler atıştırıp rahatlamaktı. Okul kapısından cikmamla birinin "Evrem " diye seslenmesi bir oldu. Dönüp okul otoparkından gelen sese bakınca seslenen kisinin Aksel oldugunu anladim. Birkac adımda aramızdaki mesafeyi kapatarak yanıma geldi. Sırıtarak "Nereye gidiyoruz" dedi ve aynı gülümsemeyle devam etti. " Bildigim cok güzel bir mekan var gidebiliriz"dedi. Bende bir cevap vermem gerektigini düşünüp " Gidecegimiz mekanin ders calışmaya uygun olacagini düsünmüyorum,bize gidiyoruz" dedim ve yürüdüm. Arkamdan yetişip " Ne yani beni eve mi atıyorsun" dedi yüzündeki aynı sırıtmayla. Yüzümün kızardıgıni hissettim.Oda bunu farketmis olacak ki gülümsemesi yüzüne yayıldı. Ona dönüp " Biraz daha saçmalamaya devam edersen Baykuş ile konusup bu iş icin uygun olmadigimi anlatabilirim. Ne dersin?" Gülmeye devam ederken " Arabam bu tarafta " dedi ve otoparka dogru yürümeye başladi. Gözlerimi devirerek arkasından onu takip ettim. Siyah spor arabasının yanında durdugumda kapıyı acma geregi bile duymadi öküzzzz. Dikreksiyona gecti. Yol boyunca hic konusmadik. Eve ulaştigimizda yagmur başladi. Sitenin otoparkiyla evimiz oldukca uzakti. ve ne kadar İslanmamaya calışsakta eve ulaştıgimizda sırılsıklam olmuştuk. Merdivenleri çıkmaya başladıgım sİrada Aksel "Bana da birseyler vermeyecekmisin? Hasta olmamı istemezsin herhalde" dedi titreyen sesiyle. Gercektende hasta olabilirdi. " Tamam " dedim ve yukarı ciktim. Üstümdekileri cıkartıp kırmızı eşohmanimi ve siyah tişörtümü giyip saçımı kuruladıktan sonra kuzenim Yankının odasına dogru yürüdüm. Yankının sevgilisi bazen bizde kalırdı ve birkac esyasını umuyordum ki öyle oldu. Siyah bir şort ve beyaz tişört buldum ve bi havlu alarak aşagıya indim ve Aksel'e uzattım. Yan odayı göstererek " Burda giyinebilirsin bende ikimize kahve yapayim" dedim ve mutfaga dogru yürüdüm. Kahveler hazır oldugunda Aksel'de giyinmiş mutfak kapısında bekliyordu. Suratına baktıgımda sıkıntılı bir ifadesi vardı. Gòzlerim kıyafetine kaydıgında gülmemek icin kendimi zor tuttum. Yankı'nın büyük beden sevgilisinin kıyafetleri Aksel'e oldukca büyük gelmişti ve sanki verdigim sort esohman gibi duruyordu. Daha fazla kendimi tutamayıp kahkaha atmaya başladıgımda bir süre sonra benimle gülmeye başladi. Elimde kahve oldugunu unutup gülerken sarsıntıyla kahve elime döküldü. Elimi soguk suyun altina tuttugumda oda yanıma geldi " Yanık kremi var mİ? " diye sordu. Dolabı gösterip olmasi gerektigini söyledim. Ve kremi alıp tekrar yanıma döndü. Elimi ellerinin arasina alip kremi sürmeye başladı. Başımı kaldırıp ona baktıgım sırada göz göze geldik. Gözlerinde anlam veremedigim bir korku vardi. Böyle düsünürken onun gözlerini kaçırıp " iyimisin ? " diye sormasıyla elimin acısını tekrar hissettim. Ve "iyiyim "deyip elimi cektim."ders calismaliyiz artik " dedim ve salona dogru yürüdüm. Aksel pesimden geldi ve ders calişmak üzere masaya gectik. İki saat kadar ona konu anlattım. Yarın devam etmek üzere kuruyan kıyafetlerini giyip evden ayrıldı. Diger iki günde aynı sekilde ders anlatmaya devam ettim.Sınavdan bir saat önce Aksel yanıma gelip " Bu sınavdan gecersem seni en cok sevdigim yere götürecegim güzellik " dedi . Ters ters bakip " senden böyle bisey isteyenmi oldu san iyi eglenceler" dedim.. " Cok eglenecegiz" deyip sİrasına gecti cünkü sınav baslamak üzereydi.
Sınav başlamıştı ve göz ucuyla Aksel'e baktım. Bana gòz kırpıp kagıdına döndü ve hızlica cözmeye basladi. Sınav bitiminde Baykuş bir sonraki ders sonuçları açıklayacagını söyleyip sınıftan çıktı. Sınıfta gözüm Ece'yi aradı ama onu gòremedim. Sınıfta anlaşabildigim tek arkadaşımdı ve benim şuan dertleşmeye ihtiyacım vardı. Onu bulmak icin sınıftan cıktım önce kantine baktım orada bulamayınca her zaman oturdugumuz agacın arkasına bakmak icin bahceye cıktım. Agaca dogru yaklastigimda Ece'nin biriyle öpüştügünü gördüm. Emre oldugunu düsündüm. Tam geri dönecegim sırada beni fakettiler ki o zaman anladım o cocugun Emre degil Benan oldugunu.Benan benim ilk aşık oldugum cocuktu ve Ece bunu cok iyi biliyordu.Bunu bana yapmış olamazdı. Cok sinirlendim sınıfa cıkıp cantamı aldım ve okuldan uzaklaştım. O sinirle eve nasıl geldigimi anlamadım bile. Telefonu şarja taktım ve duşa girdim.Duşta kac saat durdugumu ben bile bilmiyorum. Cıkıp üstümü giyindim ve yatagıma uzandim.Elime telefonu aldıgımda Ece'den 8 çagrı va Aksel'den 1 mesaj vardı.Ece ile ugrasacak halim yoktu. Mesajlara girip Aksel'den gelen mesaja baktım. " Sonuççç 76. İste bu! Akşam 8'de hazırol bebegim" yazıyordu.Ben bunu tamamen unutmuştum. İtiraz etmenin bir anlami olmadıgını anlayıp hazırlanmaya başladım. Zaten benimde kafa dagıtmaya ihtiyacım vardi. Yaşadıkladım kendimde özenme istegi uyandırdı.Bu gece cok güzel olmalıydım. Dolabı actıgımda karsıma cıkan kotları bir kenara itip gecen ay Yankı'nın dogum günü partisinde giymek icin aldıgım siyah mini elbisemi cıkardım. Sırtındaki derin dekolte dòvmemin gözükmesini saglamıştı.Yüksek topuklu ayakkabılarımı giydim ve uzun zamandır ilk kez saclarımı topladım.Cantamı alıp evden cıktım.Aksel'de yeni gelmiş olmalıydı ki arabasını durdurup indi. Beyaz bir tisört ve üstüne giydigi syah deri ceketi sıradan Aksel'i yansıtıyordu.Muzip bir ifadeyle bakarak " Evrem'e ne yaptın? O nerede?" dedi. Bu sözü beni hafif gülümsetse de yüzümün kızarmasına engel olamadım.Hicbirsey söyleyemedim.Dogruca arabaya gittim.Oda gelip arabaya bindi ve araba haraket etmeye basladıgında hicbirseyin eskisi gibi olmayacagı hissine kapıldım. Araba cok hoş bir mekanın önünde durunca bu hislerimden sıyrıldım.İceriye dogru yürümeye başladık.Kapıdaki koruma "Hosgeldiniz Aksel Bey" dedi.Aksel ciddi bir ifadeyle "Bizimkiler iceridemi ?" diye sordu.Korumada "Evet biraz ònce geldiler efendim " diye cevap verdi.Ve iceri girdik. İcerisi kırmızı neon ışıklarla aydınlatılmıştı ve masalarin üstünde dans pistinde dans eden kızlar neredeyse cırılcıplaktı.Sarışın bir kız seksi bir sekilde dans ederek bize dogru yaklaştı ve Aksel:,'in boynuna sarıldı.Aksel onu kendinden uzaklaştırarak bizi tanıştırmaya basladi.Kiza dönüp "Esin, bu Evrem" dedi. Kız bana dönüp gòzlerini kısıp bakarak elini uzatti ve " Merhaba ben Esin.Memnun oldum " dedi Elimi uzattım ve zoraki bir sekilde gülümsedim. Aksel kapida "bizimkiler" diye bahsettigi kisiler olduklarini tahmin ettigim kalabalik bir grubun oldugu masaya dogru ilerlerken bende onu izledim. Masada neredeyse her cocugun kucaginda bir kiz vardi. bunlar koltuk nedir bilmezler miydi ya? Aksel isimlerinin Kerem , Anıl, Akel oldugunu söyledigi üc arkadasini benimle tanistirmisti.Biran önce birseyler icmek istiyordum. Yerimize oturdugumuzda Aksel birine göz isareti yapar yapmaz aynı kisi masamıza gelip ne icecegimizi sordu.Anlasilan Aksel burada herkes tarafindan tanınıyordu.Ben votka istemistim.Aksel de viski isteyip garsonu gönderdi.İckilerimiz geldi ve icmeye basladik. Votkanin aci tadi bogazimdan gecerken yüzümü burusturdum. Bu elbisem basıma bela olacakti. Kisaligi yüzünden sürekli cekistirmek zorunda kaliyordum.Bana bakan Aksel bunu farketmis olacakki çarpik gülümsemesiyel kulagima egilip "Bence daha fazla cekistirmeyi birak. hicte fena gözükmüyorlar" dedi ve bakislari bacaklarıma sabitlendi. Ben gözlerimi devirerek etrafa bakınırken giriş kapısından kızıl saçlı bir kızın girdigini gòrdüm. Kizin ateş kırmızısı ruju dudaklarını ön plana cıkarmıştı.mavi gözleri beyaz yüzüne cok güzel uymustu. Kız gercekten güzeldi. Ve fazlasıyle seksi.. Siyah deri bir elbise giymişti.Ultra dar elbise kızın bedenine tamamen yapışmişti. Aksel'in kiza baktigini gördüm. Ama gözlerinde begeniden cok endise ve birazda korku vardı. Ve aniden beni belimden kendine dogru cekip dudaklarıma yapısti. Kız iki yanında korumaları oldugunu tahmin ettigim iri cüsseli adamlarla bize dönmustu ve ates sacan gözlerini tam gözlerime dikmişti..
BİRİ BELA Mİ DEMİSTİ?

(Sizce o kiz kim? Aksel neden bu kizi gorunce neden bu kadar endiselendi? Yorumlarinizi ve desteklerinizi bekliyorum arkadaslar. Simdiden tessekurler :) )

A.M.K (Aranan Mutluluk Komada)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin