10 - gezinti kazası

88 8 39
                                    

Etrafı koklamaya başladı Tsukasa. Bir koku dikkatini çektiği için uyanmıştı. Gözünü açmamıştı hala. Uykusu kaçardı sonuçta. Hayatında aldığı en iyi uykuydu aslında... Fark etmemişti sadece. Daha da keskin alınca gözlerini açıp hemen yatakta doğruldu. Ağzının suyu akmaya başladı.

T: NİKU!!!
(ET!!!)

A: Burada~.

Amane, elindeki kaşığı Tsukasa'ya uzattı.

A: Et çorbası hoşuna gider mi?

Ağzını açtı ve çorbayı içti Tsukasa. Ağzındaki eti çiğnerken Amane, bedenini süzüyordu onun. Terlemişti. Acaba banyo yapsa iyi gelir miydi? Karar verdi hemen. Yaptıracaktı. Yani kendisi Tsukasa'yı yıkayacaktı. Gözlerini hala açmamıştı Tsukasa. Gülümsedi ve söze girdi o çiğnerken:

A: Uyandığında acıkacağını düşündüm. Genelde çorbalar hastalıklara şifadır derler. Sana nasıl çorba içirebilirim diye düşündüm ve aklıma bu geldi. Tadı nasıl?

T: Mmm, kötü değil.

Tsukasa, gözünü açıp Amane'nin elindeki kaşığı aldı. Başını eğdi Amane. Utanmıştı. Parmaklarıyla oynayarak etrafa bakınıyordu. Tsukasa çorba kasesini almış, çorbaya gömülüyordu. Bu onu daha da utandırıyordu.

A: Amane...

T: Amane-? Aa ağzımdan döküldü!

Tsukasa koluyla ağzını sildi ve Amane'ye bakmaya başladı.

A: ...stili.

T: He?

A: Bunu...ben yaptım. A-Amane yapımı.

T: BUNU AMANE Mİ YAPTI?!

A: Evet-.

Amane, başını kaldırıp Tsukasa'ya baktığında çorbayı ağzından akıttığını gördü. Ağzını açmıştı. Tsukasa'nın ağzını kapatıp parmağıyla ağzını sildi.

T: Harika~!!

A: Sevindiğini gördüğüme...sevindim.

T: Başka?

A: Başka mı?

T: E bitti bu.

A: Bitti mi?!

T: He ya.

Amane, kardeşinin ellerinin arasından kaseyi aldı ve kenara koydu. İç çekti. Canı sıkkındı Amane'nin. Sıkıntılarını kimseyle paylaşamıyor, ruhunu yalnızlığın elinden çekip alamıyordu. Alıp da ne yapacaktı? En iyisi tüm duygularını mumyalayıp sandığa kaldırmaktı. Tanrının dayattığı hayatı duygusuz yaşamak gerekirdi! Buna başka nasıl katlanabilirdi ki?

Çaresizce Tsukasa'ya bakarak düşünüyordu. Kelimelerin de yetersiz kaldığı zamanlar olurdu... Hislerin de tutulduğu anlar... Yaşamın anlamını yitirdiği durumlar... Bu durumları Tsukasa'yı bulmadan önce çok yaşamıştı. Aşinaydı bunlara... Yalnız tek sorun, sonbahar havası gibi yaşamının hep kötü bir çizgide seyretmesiydi! Bir anda değişiyordu herşey. Bir sıcak bir soğuk. En çok da soğuk... Bir mutlu bir mutsuz... Bir umutlu bir umutsuz... Bir varmış bir yokmuş gibi... Nokta cümlenin bir başındaydı bir sonunda... Bazen yeni başlıyor gibi, bazen bitiyor gibiydi herşey...

Dertlerini anlatıcak bir sırdaşı olmasını isterdi doğrusu. Bir günlük, hatta birkaç saatlik bir arkadaşlığı olsa bile kimseye söylemediği sürece herkese anlatabilirdi... Derince bir nefes aldı. Soluğunu göğsünde tuttu. Ardından yavaşça bıraktı. Nefesini böyle ağır ağır verirken:

A: Sana...sorunlarımdan bahsedebilir miyim? Uzun sürmez. Özet geçeceğim.

Bilinçsizce düşüncelerini Tsukasa'ya dökmüştü. Sonradan fark etti ne yaptığını. Fakat söylemişken vazgeçmek istemedi. Belki sırdaşı olabilirdi diye düşündü.

Vampir / †§µmåñêHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin