🦊9🦊

202 8 10
                                    

        "Soğuk Sevgilin Kaza Yaptığını Öğrenir.."

→ Jeongin / Y/N

Hikâye~

Y/N elindeki kahve fincanını masaya bırakıp sandalyesine oturdu. Yine ve yine tartışmışlardı. Ellerini saçlarının arasında gezdirip sırtını sandalyesine yaslamıştı.

"Müsait değilim yn. Sonra konuşalım yn. Uzatıyorsun yn. Abartma yn.."

Sözleri kulaklarına dolarken açılan kapı ile dolmaya başlayan gözlerini silmiş, ayağa kalkmıştı.

Jeongin: Neden hâlâ burdasın ?"

Y/N yüzündeki ciddi ifadeyle Jeongin'e bakmış, diliyle dudağını ıslatmıştı.

"Burası iş yerim ve ne zaman istersem o zaman giderim."

Jeongin çattığı kaşlarını kaldırarak eliyle önünde durduğu kapıyı kapatmıştı.

Jeongin "Ben burda olmanı istemiyorum şuan. Derhâl eve git."

Y/N yeniden dolmaya başlayan gözlerini sıkıca kapatmış, derin bir nefes almıştı.

"Ağlamamalıyım.. ağlayamam.. daha fazla güçsüz görünmek istemiyorum.."

      İçinden söylediği sözlerle iç çekmiş, dolan gözlerini hızla silmişti. Yüzündeki yalandan gülümseme ile Jeongin'e bakmış, kafasını sallamıştı.

"Varlığım bile rahatsız ediyor seni be adam."

Jeongin gerilen yüzüyle elini yumruk yapıp gözlerini yn'nin yüzünde gezdirmişti.

Jeongin: "Saçmalıyorsun şuan. İyi olmadığın için eve gitmeni istedim."

Y/N kaşlarını kaldırmış, histerik bir gülüş atmıştı.

"Acaba iyi olmadığımı düşündüğün kadar neden iyi olmadığımı düşündün mü ?!"

      Sesi sonlara doğru yüksek çıkmış, Jeongin'i şaşırtmıştı. Jeongin'in bir şey demesini beklemeden askılığa astığı çanta ve paltosunu alıp kapıya yönelmişti.

"Çekilir misin ?"

Fısıltıyla söylediğine karşılık Jeongin kapının sağ tarafına çekilmiş, Y/N''nin geçmesine izin vermişti. Y/N kapıya büyük bir adım atıp hızla kapıyı açmıştı.

Jeongin: "Y/N."

Kulaklarına dolan fısıltılı sesle arkasını dönmüş, Jeongin'in eğdiği yüzüne bakmıştı.

Jeongin: "Tamam benim suçum. Özür dilerim.."

Y/N dişlerini sıkıp Jeongin'in yüzüne bakıp hızla odadan çıkmıştı. Elinin tersiyle gözlerini silmiş, yanından geçtiği iş arkadaşlarına çarpa çarpa kapıya kadar gelmişti. Otomatik açılan kapıyla kendini dışarı atmış, hızlı adımlarla arabasına binmişti.

Kendini koltuğuna bıraktığında başı ağrıdan direksiyona düşmüş, kollarıyla başını sarıp seslice ağlamaya başlamıştı. Sadece zarar veriyordu ona. Sadece zarar..

"Bir kere söylediğim sözün aksini iddia etmeyip kalbimi kırmasaydın be adam.."

Kısık kısık çıkan sesiyle kendi kendine bir şeyler söylüyor, ağlamaya devam ediyordu.. nefes almakta zorlandığında başını kaldırmış, Islanan yüzünü koluyla silmişti. Titreyen elini direksiyona götürmüş arabayı çalıştırmıştı. Ağlamaktan bulanıklaşan gözleriyle önünü görmese de umursamıyor, gaza basıyordu. Başına giren ağrı ile gözünü kapatmış, hemen açmıştı. Aynadan terleyen yüzüne bakıp göz devirmiş, odağını yan koltukta çalan telefonuna vermişti. Tek elini koltuktaki telefona götürmüş, eline almıştı. Yan gözle yola baktığında kendisine doğru hızla gelen kamyon ile yutkunmuş, telefonu koltuğun arasına düşürmüştü. İçinden lanet edip sırtını eğip telefonu almaya çalıştığında üzerinde hissettiği ağırlık ile gözleri kararmış, başına az önceki ağrıdan daha şiddetli bir ağrı girmişti. Bedeninin soğuk zemine savrulduğunu hissettiğinde gözünden birkaç damla yaş firar etmiş, acıdan gözlerini sıkıca kapatmıştı.





Stray kids ReactionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin