1. kişi anlatımı
Himari TakaoYatakta boş bir şekilde uzanıyordum. Saat sabah 08.12 idi. İçeriden yemek kokuları geliyordu. Ken yemek hazırlıyordu.
Yavaşça yataktan doğruldum ve balkona çıkıp dışarıya baktım. Hava bulutlu, her an yağmur yağacak gibiydi. Ayrıca esiyordu. Üstümdeki ince siyah gecelik rüzgardan uçuşuyordu.
"İçeri gir. Üşüteceksin. Hasta olma."
Her zamanki bu duygudan uzak sesi duyduğumda arkama döndüm.
Ken balkonun kapısında dikiliyordu. Altında sadece bol bir eşofman vardı.
Onu umursamadan önüme döndüm. İç çekti ve içeri geçti. Bir süre daha balkondan etrafa bakıp içeriye girdim.
Ken elinde bir hırka ile önümde durdu ve hırkayı kafama attı.
"Giy bunu. Üşümüşsündür."
"Sağ ol..."
O günden sonra ona sıcak bir şekilde yaklaşamıyorum. Aramızda her zamankinden daha fazla bir soğukluk vardı.
"Himari yemek hazır."
Ken içeriden seslendi.
"Aç değilim."
Bir şey demesini bekledim ama yine cevap vermedi. Sustu, her zaman yaptığı gibi.
Yatağa uzandım ve boş boş tavanı izlemeye başladım.
---
Yarım saat sonra dış kapının sesi ile düşüncelerimden ayrıldım.
Yataktan doğrulup mutfağa ilerledim. Bulaşıkları toplamak için içeri girmiştim ama Ken hepsini temizlenmiş ve düzenlemişti. Ayrıca bana da yemek ayırıp not bırakmıştı.
Öğünlerini atlama. Kendine dikkat
et, hasta olma.Not ile yüzümde bir gülümseme oluştu. Notu hızlıca odama götürdüm ve bir sandığın içine koydum.
Bu sandıktaki Ken ile tanıştığımız ilk günden beri bana verdiği hediye ve not gibi şeyler vardı. Ve sanırım yeni bir tane daha almam lazım. Bu bayağı dolmuş.
Bunu aklımın bir köşesine yazarak kutuyu kaldırdım ve güzelce gizledim. Acaba Ken ona verdiğim hediyeleri ne yapmıştır? Atacağını sanmam öyle biri değil sonuçta.
Yavaşça mutfağa doğru ilerledim. Masaya oturdum ve yemeğe boş boş baktım. İştahım yoktu bu aralar.
Yemeği ağzıma götürdüm ve istemeye istemeye çiğnedim. Her çiğnediğimde daha da midem bulanıyordu.
Kusacağım hissetmemle direkt banyoya koştum.
Klozete doğru eğilip kapağını açmamla kusmam bir oldu. Son iki haftadır böyleydim.
Son birkaç sevişmemizde ne prezervatif kullanmıştık ne de hap almıştım. Hızlaca kalkıp dış kapıya ilerledim.
Aklıma birden Emma ve Sumi'nin bana 'düğün hediyesi' olarak verdiği hamilelik testi geldi ve odamıza doğru ilerledim.
Makyaj masasının ilk çekmecesini açtım. Biraz orasını karıştırdıktan sonra bulmuştum.
Hemen testi alıp banyoya gittim.
---
Pozitif çıkmıştı. Şaşırmamıştım. Şüpheleniyordum zaten. Ken geldiği zaman ona nasıl açıklayacağımı düşünmeye başladım.
Kötü tepki vermezdi ama direkt söylemek istemiyorum. Belki aramız düzelirdi böylece.
Fazla klasik olacak ama akşam yemeği hazırlamaya başladım. En sevdiğim(sizin en sevdiğiniz) yemekleri ve Ken'in sevdiği yemekleri hazırlamaya karar verdim. Uzun sürerdi ama zaten en erken akşam yedi gibi en geç sekiz gibi gelirdi. Bol bol vaktim vardı daha saat on bile olamamıştı.
Malzemeleri çıkarttım ve yavaştan hazırlamaya başladım.
---
Saat akşam sekize geliyordu. Ken hala gelmemişti. Ben ise sofrayı güzel bir şekilde kurmuştum. Şimdi de üstümü giymeye odamıza ilerledim.
Dolabı karıştırıyorumdum bir sürü elbise vardı ama böyle bir şey için fazla abartılılardı. Aralarından en sadesini aldim ve giydim. (kendim koyacaktim ama bulamadim😨)
Ken birazdan geleceği için hızlıca küçük bir makyaj yaptım ve masaya koşar adımlarla ilerledim.
Ken'in en sevdiği mumları yaktım ve onu beklemeye başladım.
---
Saat gece iki olmuştu, hatta üçe geliyordu ama hala gelmedi.
Defalarca aradım ve mesaj attım ama geri dönmedi. Endişeleniyorumdum çünkü geç kalacak olsaydı bana haber verirdi. 'Geç kalacağım.' diye yazardı.
Gelmesimi beklemeye çalışıyordum ama gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu. Daha yemek masasında kalkamadan uykunun beni esir almasına izin verdim.
siradan bolum oldu neyse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alexithymia | Draken x Reader
FanfictionKen "Draken" Ryuguji x Reader !!Uyarılar!! ∝Angst ∝Küfür ∝Şiddet ∝Depresyon ∝Kan