Alexithymia | Draken x Reader

BOLUM UC

1. kişi anlatımı
Himari Takao

"Eve dönüyoruz."

Ken karşımda dikilmeye devam etti.

"Neden değişmedin üstünü veya silmedin akan makyajı?"

"Sana ne lan!" Sumi sinirle araya atladı.

Ortamda olan gerginliği iliklerime kadar hissediyordum. Sumi kolumdan tutup beni kendine çekti. Ken tam konuşacakken Mikey araya girdi.

"Bence sakince konuşabilirler. Sonuçta ikiside yetişkin ve evliler yani."

"Bence de!" diye söze atladı Emma. Ardından Sumi'nin kolundan tutup dışarıya çıkardı.

"Siz konuşun biz dışarıdayız. Hadi Mikey!" Baji ve Mikey de dışarı çıktı.

Ken bir süre bana baktıktan sonra koltuğa ilerledi ve oturdu. Yanını patpatladı oturmam için.

Yavaşça yanına gittim. Vurduğu yere oturdum ve ona baktım. Kafasını ellerinin arasına almıştı. Derin bir nefes aldı.

"Sana haber veremediğim için üzgünüm. Bana ne kadar inandırsın bilmiyorum ama benim için çok değerlisin..."

Cevap vermedin. Ken beni kendine doğru çekti. Sıkıca sarıldı. Birden sertçe kapı açıldı ve içeriye Sumi girdi. Hemen peşinden ise Emma.

"Sumi gel buraya!"

Sumi, Emma'yı dinlemeden yanımıza geldi ve Ken'i itti.

"Hem onu tüm gece beklet hem de sarıl! Yok öyle bir şey."

Ardından içeriye Baji ve Mikey de geldi.

"Haberin de yoktur şimdi senin!"

Ken kaşlarını çattı.

"Neyden?"

Ken ayağa kalktı. Ben de ayağa kalacaktım ki Ken beni durdurdu.

"Neyden haberim yokmuş Sumi? Söyle de bileyim!" o kadar sesli bağırmıştı ki sanki ev sallanmıştı.

Sumi kendi kendine kıkırdadı. Bazen korkuyordum ondan.

"Karın hamile ve bunu bilmiyorsun. Ne biçim bir eşsin sen?!" Sumi, Ken'den daha yüksek sesle bağırmıştı ama ortam birden sessizleşti.

Emma, Sumi'nin koluna vurdu. Onlar sessiz sessiz tartışırken Ken bana döndü.

"Doğru mu..?" o kadar sessiz çıkmıştı ki sesi zor duymuştum.

Kafamı salladım. Sessiz kaldı. Sanki istemiyormuş gibiydi. Ağzımı açmıştım ki Mikey hızlıca bana sarıldı.

"Tebrik ederim Hima-chin! Çocuğunuz ismini Mikey koyar misiniz? Bence çok iyi olur."

Mikey'nin bu çocuksu haline gülmeden duramadım.

"Tabii erkek olursa koyun! Kız olursa... Miyako olabilir... Onun anısını böyle yaşayabiliriz belki."

Dediği şey ile Emma ve Sumi de kesmişti tartışmayı.

Miyako 10 yıl önce o araba kazası yüzünden ölmüştü.(spoiler degil bu kismi zaten yazmistim Saudade'nin sonunda Miyako olmez buyuk ihtimalle)

Baji, Mikey'nin yanına gelip saçlarını karıştırdı.

"Mikey üzülme! Miyako seni böyle görse çok mutsuz olurdu biliyorsun!"

Mikey kafasını salladı. Ken, Mikey'yi benden uzaklaştırdı.

"Mikey biraz daha dikkatli davranmalısın. Himari hamile."

Mikey biraz mırıldandıktan sonra Baji ile gezeceklerini söyleyip uzaklaştılar.

"Hadi Himari. Biz de eve gidelim."

Ken'in dediği şeyi onayladım ve kızlarla vedalaştım. Aynı zamanda da bu kadar kolay affettim diye kendime kızıyordum.

Evden çıktık ve motoruna doğru ilerledik. Motora önce o bindi ben de hemen arkasına oturdum ve beline sarıldım. Vakit kaybetmeden motoru çalıştırdı.

Yavaş yavaş sürdü.

---

Yarım saat sonra eve gelmiştik. Motordan indim ve koluma girdi, beni eve kadar götürdü.

Kapıyı açtı ve ayakkabılarımızı çıkartıp içeri girdik.

"Gel banyoya girelim."

Kafamı yavaşça salladım. Banyoya doğru ilerledik. Önce suyu ayarladı. Sonra da hem benim hem kendisinin üstünü çıkardı.

İkimizinde üstüne biraz su döktükten sonra şampuanı ve eline döktü. Saç diplerime masaj yapa yapa saçımı yıkadı. Vücudumu yıkamak için uzandığımda izin vermeden kendisi yapmaya başladı.

Beni yıkamayı bitirdiğinde ban fırsat vermeden kendisini yıkamaya başladı.

Kendisini yıkamayı bitirdiğinde bornozunu giydi ve bana da giydirdi.

Ortak yatak odamıza vardığımızda kendimi yatağa attım. O da yanıma oturdu. Derin bir iç çekip konuşmaya başladım.

"Benimle vakit geçirmen için hamile mi olmam lazımdı?"

bu ficde tam bir konu olusmuyor kafamda ama ayni zamanda da var