8- Tamamlanmış

4.6K 171 8
                                    

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin bebekler. Sizi seviyorum.💕

Alkım bugün için çok heyecanlıydı. Sabah erkenden kalkmıştı. Aslında pek uyuyabildiği de söylenemezdi. Atlas ve Kuzey babası da yanında yatmıştı. Onlar uyumuştu ama o uyuyamamıştı. Kuzey babası gece ara ara uyandığında iki parlak mavi gözle karşılaşmıştı neden uyumadığını, bir sorun olup olmadığını sormuştu. O ise sadece heyecanlı olduğunu söylemişti. Kuzey de Alkım'ı daha sıkı sarıp sarmalayıp saçlarını okşayarak öpücükler kondurmuştu yanaklarına, gözlerine.

Alkım erkenden kalkmıştı sonra da babalarını kaldırmıştı. Güzelce hazırlanıp yola çıkmışlardı kahvaltı bile yapmadan. Akıllarına dahi gelmemişti kahvaltı yapmak. Yola çıktıklarında yolun yarısında Atlas " Kahvaltı yapmayı unuttuk." demesiyle gülmeye başlamışlardı.

" Dönüşte yeni keşfettiğim kahvaltı yerine gidelim." dedi Kuzey. İkisinden de onay alınırken yola devam edildi.

----

Atlas arabayı park etmek için alanlara bakarken boş park yeri görememişti.
" Siz yürümeye başlayın, bende park yeri bakayım gelirim hemen yanınıza." dedi. " Tamam." diyip indi hemen Alkım. Kuzey ve Atlas ise bu tatlı heyecanla gülüştüler. Ardından da Kuzey indi.

Alkım hemen Kuzey babasının koluna girerek yürümeye başladı. Kuzey de gülümseyerek baktı Alkım'a.

Alkım yetimhanenin giriş kapından içeri adımladığında yutkundu. Gözleri yavaş yavaş dolmaya başladı. Çünkü on yedi yıl boyunca buradaydı. Bütün çocukluğu hatta ergenliği bile burada geçmişti. Burada geçirdiği yıllar film şeridi gibi geçti gözlerinden.

Çocukken parkta oyun oynayışları, gülüşleri, ağlamaları, neşeleri ve hüzünleri hepsi.. Hepsi gözlerinin içinden geçti. Kalbi sızladı.. Gözlerinden iri inci tanelerini düşürdü daha fazla dayanamayarak. Kuzey babası Alkım'ın iç çekişini duyduğunda çocuğa baktı. Hemen karşısına geçerek çocuğun yanaklarından tuttu. Kendisine bakmasını sağladı.
" Bebeğim.." dedi ne diyeceğini bilemeyerek. Alkım bunu duyduktan sonra kollarını doladı Kuzey babasına, kafasını ise göğsüne gömdü. Kuzey ne olduğunu bilmiyordu ama hissediyordu. O yüzden kollarını sıkı sıkı sardı çocuğa. " Geçti bebeğim..Biz hep yanında olacağız.."

Alkım biraz daha sarılıp hafifçe ayırdı kollarını. Burnunu çekti. Kuzey cebinden peçetesini çıkarıp Burnunu sildi çocuğun. " Sümüklü seni." dedi şakacı bir tonda. " Ya baba ya." diye isyan etti çocuk yarı ağlar tonda gülerek.

O sırada Atlas geliyordu yanlarına.
" Zor buldum yer. Ama sonunda buldum ya. Siz niye buradasınız içeriye girelim hadi." Sonra Alkım'a değdi gözleri. Kaşlarını çattı hemen. " Ne oldu bebeğim?" diye sordu. " Bir şeyim yok sadece duygulandım o kadar." dedi Alkım. " Hadi içeriye girelim." diye de ekledi.

Alkım ellerini ikisinin de kollarına koyup hızlı hızlı yürütmeye başladı ikisini. Kuzey ve Atlas ise tebessüm ederek yürümeye başladı.

Kapıyı çalıp içeriye girdiler. Müdüre hanım ayağa kalkıp Atlas ve Kuzey'in elini sıktı. " Merhaba, hoşgeldiniz Bay ve Bay Soykan. Alkım sana da merhaba canım. Buyrun şöyle oturun." diyerek önündeki deri koltukları gösterdi.

Atlas ve Kuzey karşı karşıya oturdular. Alkım da Kuzey'in yanına oturdu.
" Nasılsınız? " diye sordu müdüre gülümseyerek. " İyiyiz siz nasılsıniz?" diyerek konuştu Kuzey. Nasılsınız fasılları bittikten sonra bu sefer asıl konuya gelindi.

" Peki bu deneme sürecinde bir karara vardınız mı?" diye sordu müdüre hanım. " Biz Alkım'ın bizimle birlikte olmasını istiyoruz." dedi Atlas. Müdüre hanım Alkım'a baktı. " Peki sen ne diyorsun Alkım. Senin de düşüncelerini duymak istiyorum." dedi tebessüm ederek müdüre hanım. " Ben ikisini de çok benimsedim ve sevdim efendim. Onlarla birlikte gitmek istiyorum. " dedi gülümseyerek Alkım.

ALKIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin