8.Bölüm

689 31 17
                                    

Heyecandan kafayı yemek üzereydim.Ne zamandan beri sağa sola volta attığımı da bilmiyordum.Takımdaki herkes arabasına binip stadı terk etmişti.Kerem hariç.Söylemek istediklerimi kafamda tasarlamaya çalışsam da asla tatmin etmiyordu.Yoldan geçen arabaları sayarken duyduğum ayak sesleriyle sol tarafıma döndüm.Gelmişti.

''Geldiğin için çok teşekkür ederim.''

''Seni dinlemeye gelmedim.Ne yaşadığınız beni ilgilendirmiyor.İstediğin insanla da sevgili olabilirsin ben senin hiçbir şeyin değilim.Açıklama da borçlu değilsiniz.''

''Madem öyle o zaman bu tavırlar ne? Hiç umurunda değilmiş ya.''

''Ne varmış tavırlarımda?''

Bu cümlesi karşısında histerik bir kahkaha atmıştım.Benimle dalga mı geçiyordu bu çocuk?

''Taylan'a günlerdir bok gibi davranıyorsun.Erdem'le ikimiz tesislere geldiğimiz günden beri de bana soğuk yapıyorsun.O gün de bunun sebebini sormak için buluşmuştum Taylan'la,acaba istemeden kalbini mi kırdım diye.Ben bu kadar seni önemserken,sen iki tane saçma sapan fotoğrafa inanıyorsun bize inanmıyorsun.''

Sonlara doğru sesim çatallaşırken gözlerim dolmaya başlamıştı.Ciddi tartışmalar gerçekten hiç bana göre değildi.O ise öylece durmuş bana bakıyordu.

''Bitti mi söyleyeceklerin?''

''Bitti.''

''Peki o zaman iyi akşamlar.''

Beni buz gibi havada bırakıp arabasına hareketlenmişti.Daha fazla tutamadığım gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken İstanbul'un ilk karları üzerime düşmeye başlamıştı.Ben böyle bir muameleyi hak edecek ne yapmıştım?   

Kerem'den

Sezen'i o halde bırakıp gitmek beni kahretse de ne yaparsam yapayım gururum üstün geliyordu.Soyunma odasında oyalanırken bütün duygularımı ona açıklamak için kendimi ikna etmiştim ama karşısında dururken aklımdaki her şey uçup gitmişti.Ayrıca Taylan meselesini kapatmanın zamanı gelmişti de geçiyordu.İlk başta sinirimden dolayı mantıklı düşünememiş olsam da Sezen'in yaptığı açıklama her şeyi açığa kavuşturmuştu.Beni önemsediğini de laf arasında söylemişti.Erdem'in onun hayatındaki konumunu öğrenmeden içim rahat etmeyecekti.

Kafamdakiler beni bunaltırken telefondan Halil'in numarasını bulup aradım.

''Buyur Kerem'im.''

''Barış'ın evinde misiniz hala?''

''Evet oradayız.Bir sorun yoktur inşallah sesin kötü geliyor.''

''Gelince anlatırım haydi görüşürüz.''

Yolun soluna sapıp evin yanındaki otoparka aracımı park ettim.Ceketimin önünü iyice kapatarak zile bastım ve Barış'ın kapıyı açmasıyla ayakkabılarımı çıkarıp içeri geçtim.Salona girmemle bütün gözler üzerime dönmüştü.Taylan ve Halil beklenti dolu gözlerle bana bakıyorlardı.Bir de geçenlerde Sezen'in yanında gördüğüm kız da buradaydı.Barış,o tarafa hareketlenip kızın yanına oturdu ve elini omzuna attı.

''Görmeyeli bazılarımızın hayatında gelişmeler olmuş galiba.''

Kurduğum cümle karşısında yüzü aydınlanırken kocaman bir gülümsemeyle beni onayladı.

''Yasemin'le iki haftadır çıkıyoruz.Çok yoğunluk oldu bu aralar malum,o yüzden söylemeye fırsatım olmadı.''

Onları tebrik ettikten sonra ceketimi asmak için vestiyere gitmiştim.Bir anda yanımda biten Halil yüreğimi ağzıma getirmişti.

Gitme | Kerem AktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin