Karanlığın Kalbi 6 Halka

Bölüm 7 Kimsiniz ?

''Buyurun ne istemiştiniz ?" dedi Marley içinde tutmaya özen gösterdiği şaşkınlığıyla beraber. Bu soruyu duymadığı belliydi gelen ihtiyarın. Çünkü gözleri hala Salvador'a kilitliydi. Salvador,gelen bu yabancı ihtiyarın niçin kendisine dikkatle baktığına bir anlam verememişti. Aynı şekilde Bayan Langdon da bir şey anlamamıştı. İhtiyarın bakmaya devam ettiği Salvador'a çevirdi başını. Salvador'un da en az kendisi kadar şaşkın olduğunu görünce ve Marley'in sorusunun cevapsız kaldığını da fark edince Salvador'un kulağına eğilerek şunları söyledi: " Korkma,şimdi hallederim." Salvador içini rahatlatamamıştı bu sözlerle de. Bunları söyledikten sonra kapıya doğru ilerlemeye başladı. Kapıdaki ihtiyarın kim olduğunu ve niçin oğluna öyle baktığını o kadar merak ediyordu ki kendini kapıda buldu. Marley'e göz işareti yaparak oğlunun yanına gitmesini anlatmaya çalıştı. Mesaj yerine ulaşmıştı,Marley Salvador'un yanına gidiyordu. Zaman kaybetmeden söze girişti Bayan Langdon: " Evime niçin geldiğinizi ve yardımcıma niçin ısrarla cevap vermediğinizi açıklar mısınız lütfen beyefendi ? " dedi yüksek bir ses tonuyla. Bu sefer ihtiyar, bakışlarını Gabriell'e çevirmişti. Anlamlı bakan yüzü ve sanki bir şeyi anlamışçasına hafifçe salladığı başıyla bu yabancı Gabriell'in pek hoşuna gitmemişti. Aynı ses tonuyla: " Sorumu tekrarlamamı ister misiniz? " diye sordu hiddetle. Artık ihtiyarın cevabı gecikmeyecekti. Kim bilir bugüne kadar neler fısıldamış yaşlı dudaklarıyla: " Adım Muhammad Cabbar..." Bayan Langdon şaşkınlığını belli ederek : " İsminizi ilk defa duyuyorum. Buraya niçin geldiniz acaba? " derken ses tonunun biraz yumuşadığı kesindi. Muhammad ise,tecrübenin zihnine yuva yaptığı bu ihtiyar ise gizemli görünümüne yakışan şu cevapları verecekti: " Bakın Bayan,buraya sizin sorularınıza cevap vermek için gelmedim. " duraksadı bir an. Bay Langdon için geldim diyecekti;ama şimdiden asıl konuyu açmak istemedi. " Ben buranın yaklaşık iki km batısında yaşayan bir din adamıyım. Buraya geliş sebeplerimden biri,kasabamız yeni gelen sizlere 'hoşgeldin' demek Bayan Langdon. " Gabriell Lngdon şaşırmıştı. Bu yabancı,ismini nereden bilebilirdi ki ? Onun bu düşüncelerini okumuş gibi Muhammad Cabbar: " Burası Langdonların evidir. Ayrıca on yıldır boş olan bu eve elbette ki yine bir Langdon gelecekti. Genellikle yalnızca Langdonların erkek üyeleri gelirdi buraya;ama iz oğlunuzla beraber geldiniz. " Şaşkınlığı devam ediyordu Gabriell'in. Bu dam nasıl olur da Salvador'un onun oğlu olduğunu biliyordu ? Başka biri olma ihtimali yok muydu salondaki on üçlük gencin? Yine Muhammad Cabba bozacaktı bu kısa süren sessizliği,ona mükemmel uyum sağlayabilen ses tonuyla: " Bakın Bayan Langdon,bugüne kadar yalansız yaşamaya çalışan müslüman bir din adamıyım ben. O yüzden size karşı dürüst olacağım. Size kocanızdan kalan eşyların arasında bir mektup vardı öyle değil mi ? Gabriell'in şaşkınlığı iki kat artmıştı. Kısık bir sesle : " Siiz,bunu nereden biliyorsunuz? diyebildi ancak. Bu durumdan rahatsız olan Muhammad: Soruma cevap verin Bayan." dedi. Bunu üzerine Gabriell yine kısık bir sesle: " Eevett,evet bir mektup kaldı doğru. " dedi. Muhammad Cabbar hiç şaşırmamıştı. " O mektupta size,daha doğrusu oğlunuza bazı konularda yardım edecek olan bir ihtiyar geçiyordu öyle değil mi ? " Nasıl yani kapıdaki yabancı ....Bu,buu gerçek miydi ? Gabriell'in şaşkınlıktan bembeyaz kesilen yüzü cevabı veriyordu aslında. Ama yine de ondan duymalıydı Muhammad. İyice sıkılan dürüst adam : " Hadi Bayan,şaşkınlığınızı bekleyecek kadar zamanım yok." dedi. Gabriell, az öncekinden de kısık bir selse: " Evet geçiyordu,yoksa siz..?" dedi ve hemen ardından Muhammad: " Evet,o ihtiyar benim" dedi yorgun bir edayla. "Şimdilik bu kadar yeterli Bayan Langdon,buraya tam olarak yerleşip alıştıktan sonra ben karar verdiğim bir anda tekrar geleceğim. " dedi ve ekledi " İki km batıda küçük bir kulübem var. " Gabriell'in dudakları bir şey söylemek için aralanmıştı ki Muhammad: " Bilmeniz gerekenler şu an için sadece bu kadar Bayan. İyi günler" deyip ağır adımlarla uzaklaşacaktı Langdonların evinden. Gözden kayboluncaya kadar şaşkınlıkla onu izleyen Gabriell,sonuna kapattı kapıyı ve kendini kafasındaki onlarca soruyla başbaşa bıraktı.